Zeren Ertaş'ın ihmal sonucu ölümünün ardından yurtlarda kalan öğrenciler Evrensel'e yazdı
Aydın'da KYK yurdunda kalan Zeren Ertaş asansör cinayetinde hayatını kaybetmesinin ardından yurtlarda kalan üniversite öğrencileri Evrensel'e sorunlarını, taleplerini ve çözüm önerilerini yazdı.
Fotoğraf: DHA
Aydın'da, KYK Güzelhisar Kız Öğrenci Yurdunda asansörün düşmesi sonucu Zeren Ertaş isimli öğrencinin hayatını kaybetmesinin ardından yurtlarda kalan üniversite öğrencileri Evrensel'e sorunlarını, taleplerini ve çözüm önerilerini yazdı.
YURTLARDA ÖĞRENCİ BİRLİKLERİ KURMALIYIZ
Mogan Erkek KYK yurdunda kalan bir öğrenci
Ankara
KYK yurtlarında kalan arkadaşlarımla birlikte yaptığımız konuşmalarda Aydın Efeler ilçesindeki Güzelhisar KYK Kız Öğrenci Yurdunda, asansörün düşmesi sonucu hayatını kaybeden Zeren Ertaş’ı rahmetle anıyoruz. Bu olaydan sonra arkadaşlarımla konuştuğumda “ihmalkarlık” kelimesi fazlasıyla telaffuz edildi. Ankara da KYK yurdunda kalan arkadaşım kaldığı KYK yurdunun fazla kattan oluştuğunu ve bu yüzden de çoğunlukla asansör kullandığını belirtti. Hatta asansör düşmesi üzerine konuştuğumuzda daha öncesinde de başka arkadaşları ile birlikte asansörde kaldıklarını ve asansörlerin düzenli aralıklar ile bakımı yapıldığında asansörün hemen düşmeyip direk asansörün kendisini kilitlediğini ve bu durumu daha önce çokça yaşadığını anlattı. Zeren Ertaş’ın kalmış olduğu KYK yurdunda da önceki haftalarda asansörde kalmaları üzerine öğrenciler tarafından asansör arızası olduğunu belirtmelerine rağmen herhangi bir önlem alınmadığı için şu anda Zeren Ertaş maalesef ki aramızda değil.
ÖNLEM İÇİN ÖLMEK Mİ GEREKİYOR!
KYK yurtlarında kalan arkadaşlarım öğrencilerin asansör kullanamadığını ve gerekli önlemlerin alınmaması yüzünden öğrencilerin birçoğunu korku kapladığını söylüyor. Öğrenciler bu durumdayken yurt müdürleri öğrencileri ne kadar umursuyor? Yaşanan bu olaydan sonra KYK yurtlarında asansörlerin bakıma alındığına dair uyarılar asıldı. Bir sıra arkadaşımızı kaybetmemiz mi gerekiyor önlemlerin alınması için? Bu yaşanan olaya karşı gösterdiğimiz tepkilerden dolayı kolluk kuvvetleri tarafından biber gazı, ters kelepçe tehditleri; yurtlarımızdan çıkarılacağımıza dair tehditler vb. şeyler ile bizleri yıldırmaya çalışıyorlar. Fakat bizler direnmeye devam edeceğiz çünkü bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok.
YURTLARDA KARARLAR ÖĞRENCİLERLE BİRLİKTE ALINMALI
Kaldığımız KYK yurtlarında çıkan yemeklerin içinden çıkan böcekler, yurt giriş çıkış saatlerinin kız ve erkek yurtlarına göre sıkılığının değişmesi, 75 gün olan izin günlerinin 30 güne çekilmesi, yurtlardaki sorunların öğrenciler tarafından yurt müdürlüklerine bildirilmesine rağmen herhangi bir bakım veya önlem alınmaması sonucu Zeren Ertaş gibi birçok arkadaşımızı kaybedebiliriz. Bu yüzden yurtlarda öğrencilerin karar alma mekanizmalarının olması, birlikte hareket edilmesi için yurtlarda öğrenci birliklerini kurmalıyız. Yaşam alanımız olan yurtlarda söz hakkımızın olması için yurtlarda alınacak kararların öğrenciler ile birlikte alınmasını istiyoruz.
ZEREN'İN ARDINDAN GELECEĞİMİZİ KAZANANA KADAR!
Lorin CEYLAN
Diyarbakır
Aydın’ın Efeler ilçesinde bulunan, Kredi ve Yurtlar Genel Müdürlüğüne bağlı (KYK) Güzelhisar Kız Öğrenci Yurdunda arızalanan asansörün düşmesi sonucu Zeren Ertaş arkadaşımızı kaybettik. Haberi aldığım zaman aklıma birkaç gün önce başımdan geçen olay geldi. Tıpkı Zeren gibi ben de Diyarbakır’da KYK’de kalıyorum. Kaldığım yurtta arıza nedeniyle asansörde kalmıştım. Asansör çalışmaya başlayıp durunca da kapısının sensörünün arızası nedeniyle aniden kapanan kapının arasında kolum sıkışmıştı. Durumu yetkililere söylediğimde ise bir özel güvenlik görevlisi “Asansör sürekli arızalanıyor. Yenilenmesi lazım aslında” demişti. Ama hiçbir şey yapılmamıştı. Zeren’in yaşamını yitirdiğini duyduğumda ben de onun gibi olabilirdim diye düşündüm. Gecesinde Diyarbakır’da bulunan diğer KYK yurtlarında olduğu gibi bizim yurtta da hem arkadaşımızın ölümüne sebep olan ihmalleri protesto ettik hem de bir türlü çözüm üretilmeyen birçok sorununuzun çözümü için taleplerimizi dile getirdik.
Evet Zeren arkadaşımızı ihmaller sonucu kaybettik. Ama bu ihmaller sadece asansör ile sınırlı değil. Örneğin eylemlerin olduğu günün akşamı bir arkadaşımız İvaz Bin Ganem Yurduna giderken tacize uğradı. Bindiği toplu taşıma aracının yurdun önüne kadar gitmemesi ve sokak lambalarının çalışmaması eylemlerde de sıkça dillendirildi. Yurt yemeklerinin hijyenik olmamasını, kötü ve sağlıksız olmasını ayrıca söyledik.
Ülkede her geçen gün daha da kötüye giden ekonomik koşullar, zamlar zaten biz öğrencilerin okumak bir yana yaşamını sürdürmesini dahi zora sokuyor. Bir yandan okuyup diğer yandan çok düşük ücretlerle çalışmaya mecbur bırakılıyoruz. Okulu bitirdikten sonra geleceğimizin ne olacağı dahi belirsiz. Tam da bu belirsizliği ortadan kaldırmak için, daha fazla arkadaşımızın ölmemesi için bir araya geldik. Ve koşullarımız düzeltilene kadar, geleceğimizi kazanana kadar da bu birliğimizi korumalıyız.
HER KYK YURDUNDAKİ SORUNLAR BİZDE DE MEVCUT
CBÜ Muradiye KYK Kız Yurdundan bir öğrenci
Manisa
Manisa Celal Bayar Üniversitesi öğrencisiyim. Muradiye KYK kız yurdunda kalıyorum. Her KYK’de olduğu gibi bizim yurdumuzda da eksikler ve sorunlar mevcut. Örneğin yemekler çoğu zaman yenmeyecek tarzda ve ‘Nasıl olsa bunu yemek zorundalar’ diyerek kendilerinin bile yemeyecekleri yemekleri bizim önümüze koyup yememizi bekliyorlar. Kıl, kurt, böcek… Ne ararsan yemeğin içinde. Kantindeki ürünler saçma bir şekilde pahalı. Bursumuzu bırakın ailemizin yardımı bile dayanmıyor bir süre sonra. Odalarımızda çalışma masaları yok, etüt odaları yeterli değil. Kütüphaneye gittiğimizde orada sabahlamak zorundayız ki tutanak tutulmasın. Bünyemiz bir süre sonra buna da dayanmıyor normal olarak. Çamaşır sırası da bir hayli berbat oluyor. Alabilen şükrediyor ancak makineler kısa programda çalıştığı için ne leke çıkıyor ne de kendi renginde kalıyor. Çalışanları asla anlayışlı değil. Kütüphanedeydim o yüzden geç geldim derseniz, ‘Yurtta çalışsaydınız’ derler, ‘Yurtta yer yok’ derseniz ‘bu beni ilgilendirmiyor’ derler.
YEMEKLER KÖTÜ, KANTİN PAHALI, DERS ÇALIŞACAK YER YOK
CBÜ Muradiye KYK Kız Yurdundan bir öğrenci
Manisa Celal Bayar Üniversitesi öğrencisiyim. Muradiye kız KYK’de kalıyorum. Yurdumuzla ilgili birtakım eksiklikleri dile getirmek istiyorum. Öncelikle yurt yemekhanesindeki yemekler çoğunlukla pişmemiş ya da pişenler de çok yağlı ve hijyen neredeyse yok. Çoğunlukla dışarıdan yemek yiyoruz fakat bursumuz da bunu karşılamıyor. Çünkü kantindeki fiyatlar da bir hayli pahalı. Yemek konusu dışında odalarda 5 kişi kaldığımız için zor sığmakla birlikte çalışma ortamımız da yok. Her blokta bir tane etüt odası bulunmakta fakat orada da yer bulamıyoruz. Sınav haftaları okul kütüphanesi de dolu olduğundan neredeyse çalışacak hiçbir yer kalmıyor. Ayrıca yurdumuzda bulunan çamaşırhane de bir hayli yetersiz. Çalışma saatleri içerisinde dersimiz olduğundan ne sıra alabiliyoruz ne de çamaşırlarımızı yıkayabiliyoruz. Bu konuda da çalışma saatlerinin aralığının az olması ve çamaşır makinelerinin yetersiz olması sıkıntısını çekmekteyiz. Bir de güvenlikler giriş-çıkış saatlerimizde tutarlı davranmıyor.
BİZİ DİNLEMEK YERİNE TAHAMMÜLSÜZLÜK GÖSTERDİLER
CBÜ Muradiye KYK Kız Yurdundan bir öğrenci
Manisa Celal Bayar Üniversitesi öğrencisiyim. Muradiye KYK Kız Öğrenci Yurdunda kalmaktayım. Birçok KYK gibi bizim yurdumuzun da pek çok eksiği ve sorunu bulunuyor. İki gün önce ihmal nedeniyle kaza adı altında gündem olan genç arkadaşımız için hâlâ üzülüyoruz ve her yurt gibi sesimizi çıkarmak ve aynı sorunları biz de yaşadığımız için bazı cevaplar alabilmek adına yurdun bahçesinde eylem düzenledik. Sorularımıza cevap vermek yerine dinlemeye bile tahammülsüz bir tavırla karşılaştık. Asansörlerimiz bozuk. Daha önce bizzat kendim kaldım asansörde. Tamir esnasında uyarılmadığımız ve herhangi bir tabelayla karşılaşmadıkları için pek çok arkadaşım daha yapılmamış ve onarım aşamasındaki asansörleri kullandılar. Şanslılar ki bir şey olmadı. Güvenliğimizin tehlikesi yalnız asansörlerden değil bir odaya beş kişi sığdırmaya çalıştıkları halde yetersiz kapasite nedeniyle arka bahçemize yapılan yurtta çalışan birkaç erkek işçi yüzünden de tehlike altında. Başlarında bir güvenlik yok ve birçok kız arkadaşımızı rahatsız edecek hareketlerde bulundular. Bunu şikayet olarak dile getirdiğimizde ise gözlerini bağlayamayız ki insanların diye bir cevapla karşılaştık. Yurt yemekhanesindeki yemeklerimiz ise çoğu zaman yağlı ve içinden taş, kurt gibi birçok şey çıkıyor. Her zaman dışarıdan yiyecek bir maddiyatımız da yok ne yazık ki. 18 yaşını geçmiş yetişkin insanların giriş çıkış saatlerini yazmak için veya yurt tahsilatı bir gün gecikse bile barınma hakkımızı elimizden almak için harcadıkları mesaiyi konfor ve rahatımız için harcamalarını tercih ederdik tabii ki. Bunun yanında çamaşır makinesi sayısı oldukça az ve sıra bulamıyoruz. Aynı şekilde her blokta bir tane etüt odası var ve masa sayısı yetersiz olduğundan kimse rahat bir şekilde ders çalışamıyor. Güvenlik sayımız yetersiz ve çoğu zaman bazı bloklarımızda güvenlik yok.
SORUNLAR BİRLİK OLARAK ANLATILMALI
CBÜ Köprübaşı KYK Kız Yurdundan bir öğrenci
Zeren’i kaybımızdan dolayı üzüntülüyüm. Öncelikle hepimizin başı sağ olsun. Biraz ağır bir cümle olacak ama insanlık dışı olduğunu düşünüyorum. Çünkü bizler uzak memleketlerimizden buralara okumak ve barınmak için geliyoruz, ailelerimiz bizi biraz da olsa kaldığımız devlet dairelerine emanet ediyor, devlete güvenmiş oluyor.
Kaybettiğimiz genç arkadaşımız ile birlikte birçoğumuzun aileleri endişe içinde kaldı. Eminim ki birçok anne/baba, oğlunun veya kızının sağlığı, rahatı, refahı ve huzuru için endişe etmeye başladı. Ya benim de çocuğumun başına bir kötü olay gelirse sorusu ailelerin akıllarında dönüyor diye düşünüyorum.
Genel olarak yurtta yemek sorunu var. İki öğünle sınırlı ve porsiyonlar küçük. Bu konu hakkında genel olarak hiçbir iyileştirme çalışmasının yapılmadığını düşünüyorum.
Ulaşım olarak şanslı bir durumdayım çünkü okulum yurduma çok yakın ve yürüme mesafesinde. Fakat erkek arkadaşlarımın yurdu çok uzak ve ulaşımda çok zorlanıyorlar. Yeri geliyor bir ders için çok erken vakitlerde gelmek zorunda kalıyorlar. Geri dönerken otobüs saatleri uyuşmadığında çok zor durumda kalıyorlar. Kış ayları yaklaşıyor ve bu durumun zorluğu onlar için katlanarak büyüyecek. Ulaşım sağlamak için otostop yolunu kullanıyorlar fakat ne kadar güvenli olabilir?
Problemlerimizi çözmek için çoğunluk olarak, büyük bir topluluk halinde yüksek makamlara yazılı veya sözlü direkt yüz yüze çıkıp yaşanılan durumlar anlatılmalı ve istenilen düzenleme ve iyileştirmeler talep edilmeli.
BİR ARAYA GELDİĞİMİZDE SONUÇ ALDIĞIMIZI GÖRDÜK
Çubuk KYK yurdunda bir öğrenci
Ankara
Aydın Işıklı KYK yurdunda yurt yönetiminin ihmalleri sonucu kaybettiğimiz arkadaşımızın ardından biz de Gençlik ve Spor Bakanlığı (GSB) başkent yurtlarında kalan öğrenciler olarak bu olaya tepki çekmek ve hayatlarımıza yapılan müdahalelere kayıtsız kalmayacağımızı göstermek amacıyla bir araya geldik.
Halihazırda gruplarda sabahın ilk saatlerinde konuşulmaya başlanan bu haber sonrası ‘Bir kişi daha eksilmeyeceğiz’ başlığıyla ışık açma kapama eylemine çağrı yaptık. Akşam 11.30 sularında bizler odalarımızda ışıkların başında beklerken dışarıdan sloganlarla 20-30 kişilik bir grup öğrencinin toplandığını gördük. Aşağı indiğimizde yurt müdürü öğrencilerin arasındaydı ve öğrenciler kendi yaşadıkları benzer problemleri müdüre anlatıyorlardı. Müdür öğrencileri geçiştirip, eylemin gereksiz olduğunu söylemiş. Diğer öğrenciler de sesi duydukça birlikteliklerinden cesaret alarak kalabalığa karıştılar. Birkaç dakika içerisinde onlarca öğrenci çoktan yürüyüşe başlamışlardı. Bu sırada yurt güvenliğinin ışık açıp kapatan odaların numaralarını tespit etmeye çalıştığı görüldü. ‘Zeren için adalet’, ‘Katil KYK hesabını verecek’, ‘Susma sustukça sıra sana gelecek’ sloganlarıyla yüzlerce öğrenci yürüyüşü noktaladık. Bu yürüyüşün bir defayla sınırlı kalmaması noktasında ise herkes hemfikirdi. Herkesin aynı sorunlarla karşılaştığı ve birleştiğimizde bunların çözüme kavuşma ihtimali hepimizi heyecanlandırdı.
Ertesi gün ise GSB il müdürü sesimizi duymuş olacak ki yurdumuzu ziyarete geldi. Ziyaret sonunda çarşamba günü yurdun konferans salonunda yurda dair bütün sorunlarımızı konuşmak için bir oturum planlandı. Bir araya geldiğimiz zaman oluşturduğumuz baskının sonuç vermeye başladığını gördük. Eylemlerimiz diğer gün de devam etti ve biz hakkımız olanı alana kadar sürmeye devam edecek.
ÖNLEMSİZ TEVEKKÜL FAYDA GETİRMEZ
Güzelhisar KYK Kız Yurdu öğrencisi
Aydın
Aydın Güzelhisar KYK Kız Yurdunda kalan bir öğrenci olarak yaşanan olaylar karşısında hepimiz üzgün ve yastayız. Sosyal medyada verilen farklı bilgilerin yanıltıcılığını görüyor ve insanların birbirine olan nefretlerinin birlik olunması gereken tüm zamanlarda olduğu gibi yine aynı şiddetle ivmelenmesine de ayrıca üzülüyorum.
Henüz gerçekleşmemiş envai çeşit hayalleri olan, hepimiz gibi yarına planlar yapan, okulunu bitirip sevdiklerine sağlıkla kavuşma hayali kuran genç son sınıf Üniversite Öğrencisi Zeren Ertaş’ın ölümü hepimizi derinden etkiledi. Ve bu ülkedeki hiçbir yerde güvende olunamayacağını bize bir kez daha kanıtladı.
Depremde hastane yıkıldı, fikre ters söylenen her düşünceye ait ses bastırıldı, sıcak yemeklerimizi bırakıp geldiğimiz yerde bize sunulan yemeklerden böcekler çıktı, anne yemeği beklemiyorduk biz de elbette ama hijyen umulması gereken bir faktör olmamalıydı. Ve en sonunda da defalarca her gün uyarılan, rica minnet yetkililere bildirilen o asansörün içinde canlar, hayaller 6'ıncı kattan yerin dibine doğru kayıp gitti. Tutabilirdik. Durdurabilirdik. Düşmemesini sağlayabilirdik.
Ama bu ülke yazık ki çukura biri düşmeden o çukurun ivedi kapanması gerektiğini algılayamayan zalimler tarafından kontrol edilmekte. Yangın merdiveni olmayan okullar, yurtlar gördü bu ülke. Ve tabii bir yangın çıkana kadar da fark edilmedi.
Önlemsiz tevekkül fayda getirmez bunu anlayın artık. Biz de sırtımızı hem devletimize hem insanımıza güvenle yaslayalım.