İTÜ öğrencilerinden Zeren Ertaş eylemi: Kaza değil cinayet, Zeren için adalet
İTÜ öğrencileri yaptıkları yürüyüşle, KYK yurdunda asansör faciasında hayatını kaybeden Zeren Ertaş için adalet istedi. Eylemde barınma ve yaşam hakkı için mücadele çağrısı yapıldı.
Fotoğraf: Evrensel
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) öğrencileri KYK yurdunda ihmal sonucu hayatını kaybeden Zeren Ertaş için eylem yaptı. Vadi Yurtları’ndan Batı Yurtları’na yapılan yürüyüşe güzergah üzerindeki öğrenciler destek verdi. Öğrenci toplulukları tarafından düzenlenen eylede Türkiye’nin diğer okul ve yurtlarındaki eylemlerde de kullanılan “Zeren bizim kardeşimiz”, “Katil KYK” ve “Kaza değil cinayet, Zeren için adalet” sloganları atıldı.
20 dakika kadar süren yürüyüşün sonunda öğrenciler basın açıklaması yaptı. Aydın’da bulunan KYK’ya bağlı Güzelhisar Kız Öğrenci Yurdunda öğrencilerin bindiği asansörün düşmesiyle Zeren Ertaş’ın hayatını kaybetmesenin derin bir sarsıntıyla karşılandığı vurgulanan açıklamada; “Aynı yurtta kalan arkadaşlarımızın sosyal medyadaki paylaşımlarıyla asansördeki arızanın yurt yönetimine defalarca bildirildiğini ancak yönetimin bu facianın öncesinde gerekli bakımları yaptırmadığını öğrendik” denildi.
“GÖZ GÖRE GÖRE GELEN FACİANIN SORUMLULARI BELLİ”
Göz göre göre yaşanan facianın asla bir kaza olarak nitelendirilemiyeceği vurgulanan açıklamada şöyle denildi; “Aydın valisinin ‘15 kişilik asansöre 16 kişi binmişsiniz’ diyerek üzerinden atmaya çalıştığı sorumluluğa, olay yeri savcısının “kız kardeşiniz mi isyan çıkarıyorsunuz?” diyerek pişkince öğrencilere yönelttiği söze karşı en iyi cevabı Türkiye’nin her yerinde yurtlarda ve kampüslerde yapılan eylemlerde “Zeren bizim kız kardeşimiz” diyerek haykıran öğrenciler verdi.”
Zeren’in hayatını kaybetmesinin sorumlusunun öğrencilerin sorunlarını gözetmeyen, talepleriyle ilgilenmeyen yurt yönetimi ve denetleme görevini yapmayan devlet kurumları olduğunun altı çizilen açıklamada; “İhmallerin yol açtığı cinayete kurban giden arkadaşımız Zeren’in hesabını soracağız” denildi
“Yalnızca son 10 günde borç, yoksulluk ve geleceksizlik kıskacında kalan 3 arkadaşımızın intihar haberini aldık. Yaşadığımız sistemin bize sunduğu tek şey karanlık bir gelecek. Ancak bunu değiştirebileceğimizi biliyoruz. Geleceğimiz için dayanışmamızı ve mücadelemizi büyütmek zorundayız” denilen açıklamada şu talepler sıralandı
- Göz göre göre ölüme sürüklenmeyi kabul etmiyoruz!
- Ödeneklerin eğitimdeki ve yurtlardaki koşulların iyileştirilmesi için değil tarikat yurtlarına aktarılmasını kabul etmiyoruz!
- Niteliksiz barınma koşullarında hayatta kalmaya çalışmayı kabul etmiyoruz!
- Yaşananlara “kaza” süsü vererek sorumluluğu üstünden atma çabalarını kabul etmiyoruz!
- Bizlere dayatmaya çalıştığınız yoksulluğu, geleceksizliği kabul etmiyoruz!”
“MÜCADELEMİZİ BÜYÜTMEYE ÇAĞIRIYORUZ”
“Kampüslere, yurtlara ölmeye değil okumaya, yaşamaya geldik! Bir arkadaşımızı daha ihmalleriniz yüzünden kaybetmeye tahammülümüz yok!” denilen açıklamada Gençlik ve Spor Bakanlığı, Kredi ve Yurtlar Kurumu ve yurt yönetimi başta olmak üzere tüm sorumluların hesap vermesi ve nitelikli barınma koşullarının tüm öğrenciler için sağlanması talep edildi.
Açıklamada son olarak; “Tüm arkadaşlarımızı Zeren için, yaşamlarımız için bulunduğumuz her alanda bir araya gelmeye ve mücadelemizi büyütmeye çağırıyoruz” denildi. (HABER MERKEZİ)