Denizli'de avukatlardan Can Atalay açıklaması: Melektaşımızın esaretine derhal son verin
AYM kararına rağmen serbest bırakılmayan Hatay Milletvekili Av. Can Atalay için Denizli'den avukatlar basın açıklaması yaptı. Meslektaşları Atalay'ın serbest bırakılmasını talep etti.
Fotoğraf: Evrensel
AYM kararına rağmen serbest bırakılmayan Hatay Milletvekili Av. Can Atalay için Denizli'den avukatlar basın açıklaması yaptı. Denizli Adliyesi önünden çağrıda bulunan Can Atalay'ın meslektaşları AYM kararının uygulanmasının yasal yükümlülük olduğunu hatırlatarak derhal serbest bırakılmasını istedi. Büro Emekçileri Sendikası (BES) İşyeri Temsilcisinin de destek verdiği basın açıklamasını Av. Meryem Bilge İnci okudu.
Gezi Davası nedeniyle bir yılı aşkın süredir Silivri Cezaevi'nde tutulan Av. Can Atalay'ın Hatay halkının oylarıyla Hatay Milletvekili seçildiğini hatırlatan İnci, "Meslektaşımızın tahliyesine karar verilmemiş olmakla birlikte yargılamaya devam edilip cezası da süratle onanmıştır. Bunun üzerine avukatları meslektaşımız adına bireysel başvuru yoluna müracat etmiştir. Başvurucu Can Atalay’ın 20.07.2023 tarihinde yapmış olduğu bireysel başvuru üzerine Anayasa Mahkemesince 25.10.2023 tarihinde verilen karar, 27.10.2023 tarihli ve 32352 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Bu kararda başvurucunun, Anayasa'nın 67. maddesinde güvence altına alınan seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkının ihlal edildiğine oy çokluğuyla, Anayasa'nın 19. maddesinde güvence altına alınan kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine oy çokluğuyla, karar verilmiştir" ifadelerini kullandı.
"HATAY HALKININ İRADESİNİN YOL SAYILMASIDIR"
Anayasa mahkemesi tarafından verilen hak ihlali kararının yerel mahkeme tarafından sürüncemede bırakılması ve dosyayı Yargıtay’a göndermesinin hukuka aykırı olduğunu belirten İnci şöyle devam etti; "Anayasa’nın 153. maddesi gereğince Anayasa Mahkemesi kararları kesindir ve “Anayasa Mahkemesi kararları Resmî Gazete’de hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar. Her türlü hukuka aykırı uygulamayı “milli irade” bohçasına sokarak kendince meşruiyet zemini yaratan siyasi iktidarın, “milli iradenin” temeli olarak gördüğü seçim sandığına ve o sandıktan çıkan iradeye saygı duymaması, açıkça halk iradesinin gasp edilmesi, Hatay halkının iradesinin yok sayılmasıdır"
Can Atalay'ın, seçmenlerinin iradesini parlamentoda temsil etmek, yasama faaliyeti içerisinde yer almak ve deprem bölgesi olan Hatay için çalışmalarına başlamak üzere derhal serbest bırakılmasını isteyen İnci, "Yerel mahkeme ya da Yargıtay, eninde sonunda Anayasa Mahkemesi kararını uygulamakla yükümlüdür. Tarafsız ve bağımsız olması gereken yargı kendi meşruiyetini sorgulatacak hukuksuzluklardan derhal dönmelidir! Meslektaşımızın esaretine derhal son verin" dedi.
(Denizli/EVRENSEL)