Emek Gençliği: Parasız, bilimsel, demokratik eğitim, haklarımız için mücadeleye!

YÖK'ün 42. kuruluş yıldönümü ile ilgili açıklama yapan Emek Gençliği “Parasız, Bilimsel, Demokratik Eğitim! Haklarımız için Mücadeleye” sloganı ile gençliği mücadeleye çağırdı.

Üniversitelerin demokratik ve özerk mekanizmalarına, üniversite gençliğinin mücadelesine dönük en büyük saldırılardan biri olan YÖK’ün, bugün de üniversitelerin tepesinde sallanan Demokles’in kılıcı gibi varlığını koruduğu vurgulanan açıklamada; “Tek adam yönetimi üniversitelere dönük baskı ve saldırı politikalarını, YÖK aracılığıyla üniversitelerin canlı ve cansız tüm olanak ve imkânlarının ‘‘üniversite-sanayii işbirliği’’ adı altında sermayeye peşkeş çekilmesiyle, her türden hak arama mücadelesinin, özgür ve bilimsel düşüncenin önüne geçmek üzere hazırlanmış antidemokratik yönetmeliklerle, öğrencilere ayrılan bütçenin kısılarak temel ihtiyaçlara gelen zam yağmurlarıyla, piyasacı eğitim anlayışıyla pıtrak gibi çoğalan vakıf üniversiteleriyle hayata geçirmektedir. Üniversite rektörlerini belirlerken ise göstermelik bile olsa YÖK’e ihtiyaç duymamakta, kendi eliyle yaptığı atamalar yoluyla üniversitelerin başına, iktidar sermaye işbirliğiyle organize edilen üniversite anlayışına hizmet edecek ‘‘memur’’lar yerleştirmektedir. Tüm bunlar üniversite gençliğinin barınma, yemek, ulaşım gibi sorunlarını katmerlendirmiş; üniversiteleri bilim, kültür, sanat alanında daha da çoraklaştırmıştır” denildi.

“BÜTÇE, EĞİTİME DEĞİL PATRONLARA, TARİKAT VE CEMAATLERE AYRILIYOR”

Her kademede giderek niteliksizleşen eğitimin yanında beslenme, barınma ulaşım gibi giderlerin karşılanamaz duruma gelmesinin eğitim hakkının gasbedilmesine yol açtığının altı çizilen açıklamada şu ifadelere yer verildi; “Sermayedarlar için bir cennete dönüştürülen memlekette Türkiye gençliği için cehennem kapıları açılıyor. Sermayedarlar devasa karlar açıklıyor, bu koşulların sürmesi adına halk için artan hayat pahalılığına önlem olarak açıklanan Orta Vadeli Plan ise özünde daha fazla yoksulluğun ve sömürünün planı.

Halkın ve onun genç kuşaklarının ihtiyaçlarını yok sayan bu plan özünde tekelci kapitalistlerin zenginleşmesi için daha fazla karın hesabını yapıyor. Baskı ve sömürü politikalarının daha fazla hüküm sürebileceği bir ülke yaratmak adına bütçe, patronlara, tarikat ve cemaatlere, kolluk güçlerine, savaşa ve ranta ayrılıyor.”

“GENÇLİK BİLİMSEL VE LAİK EĞİTİMDEN TAMAMEN MAHRUM EDİLİYOR”

Tek adam yönetiminin Türkiye gençliğini, şiddet ve baskıyla sindirerek, savaşçı, milliyetçi, şoven ve ayrıştırıcı politikalarıyla düşmanlığı körükleyerek, dinci gerici politikalarıyla biat ettirerek kendi gençlik planına mahkûm etmeye çalıştığına dikkat çekilen açıklamada; “Üniversite ve liselerde eğitime yönelik müdahaleler, tek adam ve sermayenin ihtiyaçlarına göre dizayn ediliyor. MESEM ve ÇEDES projesi, iktidarın liseli gençlik üzerindeki iki temel hedefini ortaya koyuyor. Bir yandan ucuz iş gücü olmaları hedefiyle eğitimden koparılan gençler, öte yandan iktidarın dinci gerici kuşatması altında bilimsel ve laik eğitimden tamamen mahrum ediliyor.”

"EĞİTİM HAKKI İÇİN MÜCADELEYE!"

“Tek adam yönetiminin ve sermaye güçlerinin Türkiye gençliğini sürüklemek istediği bu karanlık tablonun karşısında Emek Gençliği olarak yeni eğitim dönemine girerken aşağıda yer alan talepleri ilan ettik. İlan ettiğimiz acil taleplerin örgütlenmesi sürecini bütün güçlerimizle, yoğunlaşmış bir çalışma dönemi olarak geçirdik” denilen açıklamaya şöyle devam edildi;  

“Türkiye gençliği, üniversite ve liselerde yapılan buluşmalar, forumlar, fakülte, bölüm ve sınıflar düzeyinde örgütlenen sayısız, yerel ve çok çeşitli işler sonucunda elde edilen kazanımların yanı sıra, örgütlülüğünü büyüttü. KYK yurtlarında ihmaller sonucunda hayatını yitiren Zeren Ertaş için başlayan eylemler, sorumluların hesap vermesi talebinin yanı sıra KYK yurtlarının kötü koşullarını karşısında eylem yapan binlerce gencin ortak sesi oldu. Tek adam yönetimi, “yaşamak istiyoruz” talebiyle dahi sesimizi yükselttiğimizde bizi tehditlerle, soruşturmalarla ve şiddetle karşıladı. Taleplerimiz hala güncelliğini koruyor, Erdoğan yönetiminin bu koşullarında nefes dahi almanın koşulu ise mücadele etmek.”

“Türkiye gençliğinin, kendi talep ve özlemleri etrafında bir araya gelmesi, en acil taleplerin kazanılması sorununun çözümünün, kalıcı birlikler, istikrar kazanan mekanizmalar yaratarak mücadeleyi kitleselleştirmekten geçtiği bir kez daha görüldü” denilen açıklamada bu talepleri sahiplenen binlerce gencin Türkiye gençliğinin örgütlü mücadeleyi sürdürmeye, hakları ve yaşamları için mücadele etmeye devam edeceğini bir kez daha gösterdiği vurgulandı

"HAKLARIMIZ İÇİN EMEK GENÇLİĞİ’NDE MÜCADELEYE KATIL!"

Emek Gençliği’nin Türkiye’nin dört bir yanında tüm güçlerini “Parasız, Bilimsel, Demokratik Eğitim! Haklarımız için Mücadeleye” sloganı etrafında seferber ettiğini ve etmeye de devam edeceğinin altı çizilen açıklamada şöyle denildi; “Emek Gençliği, bu memlekette insanca yaşamak ve eğitim almak isteyen tüm gençlerin mücadele örgütü olarak üniversitelerde, liselerde, yurtlarda ve iş yerlerindedir. Bu talepleri büyütmeye devam edecektir.

Emek gençliği olarak bir kez daha ilan ediyoruz;

• Üniversitelerde, Üniversitelerin yurt olanakları artırılsın! Beslenme barınma ve ulaşım zamları durdurulsun! İhtiyacı olan herkese burs verilsin! Burslar en az asgari ücretin yarısı olacak düzeyde artırılsın! Üniversitelerde antidemokratik uygulamalara son verilsin! Öğrenciler karar alma süreçlerine katılsın!
• Liselerde, Çedes projesi durdurulsun! Her kademede laik bilimsel eğitim koşulları sağlansın! Bir öğün ücretsiz ve sağlıklı yemek sağlansın
• Meslek liselerinde; MESEM projesi iptal edilsin! Mesleki eğitim nitelikli hale getirilsin! Mesleki eğitim gören, ihtiyacı olan her öğrenciye burs verilsin!  (HABER MERKEZİ)