6 Kasım 2023 03:49

Mahal Edebiyat’ın Genel Yayın Yönetmeni Melike Kara: Dijital ortam okuma deneyimini çeşitlendirdi

S. Mesut KARAT

Mahal Edebiyat, 2016 yılından beri belirli aralıklarla yayımlanan bir dergi. Son dönemde öykü yayımcılığı ve üç ayda bir hazırladıkları yazar dosyalarıyla dikkat çeken dergi ekibi, aynı adla kitap yayımcılığı da yapıyor. Mahal Edebiyat dergisinin Genel Yayın Yönetmeni Melike Kara’yla dergiciliği ve yayımcılığı konuştuk.

Mahal Edebiyat ile başlayalım…Nasıl bir dergi Mahal Edebiyat? 

Mahal Edebiyat dergisi, farklı türde edebiyat eserlerini dijital ortamda okuyucularıyla paylaşan bir edebiyat dergisi. Farklı meslek gruplarından, yaştan, farklı illerden insanların gönüllü olarak bir araya gelerek emek verdiği bir yayın kuruluşu. Edebiyatsever Mahal takipçileri ve edebiyatın üretim kısmında yer alan yazar, şair, akademisyen, edebiyatla ilgili herkesin bir araya geldiği bir platform diyebiliriz. Kültür, sanat ve edebiyatı okurlarıyla buluşturmaya çalışan ve bunu gerçekleştirmekten mutlu olan bir yayın ekibiyiz.

‘OKUMA DENEYİMİ ÇEŞİTLENDİ’

Son dönemde online dergiler çoğaldı. Dijital ortam edebiyata nasıl bir katkı sunuyor?

Bu soruya aynı zamanda bir okur olarak da cevap verebilirim. Evet, kitap ve dergiler okuma eylemi olarak insanın daha kendi dünyasında ve hayal gücünü geliştiren bir etki yaratıyor diyebiliriz ancak artık yaşadığımız çağda okuma eylemi sadece kitap, metin üzerinden gerçekleşmiyor. Dinleyerek ya da online, dijital ortamda, görselleri ile birlikte ve hatta video olarak ya da sinematografik bir yapıda gerçekleştirilebiliyor. Bu açıdan okuma deneyimi hem çeşitlendi hem de ulaşılabilirlik açısından daha geniş imkanlara sahip oldu. İletişim içinde online dergi, okurların doğrudan ulaşabildiği, katılabildiği, eleştirilerini de sunabildiği bir yayın imkanı oluşturuyor.

‘MADDİ ZORLUKLARI HİSSEDİYORUZ’

Basılı dergiler ekonomik kriz sebebiyle giderek artan maliyete daha ne kadar dayanabilir?

Bu konuda hem yayımcı olarak hem okur olarak maddi anlamda zorlukları hissediyoruz. Kitap ve dergi yayımcılığının sürdürülebilirlik açısından son sınırı ne olur bilememekle birlikte gerçek edebiyat yayımcılığının sonuna kadar direneceğini düşünüyorum. Maddi kısımlarla ilgili yaşanabilecek en zor noktada ise bunun dönüşümle, başka yollarla kendine yeni bir yol oluşturarak devam edeceğini düşünüyorum. Yaşadığımız süreç de bunu gösteriyor. Güncel üretimlerin yaygınlaşması açısından dijital yayımcılıkla birlikte maddi imkanlar elverdiğince yazılı ve basılı yayın da devam edecek.

Mahal Edebiyat’ın aynı zamanda yayınevi de var. Hem dergi hem de yayınevi olarak yayın dünyasında olan bu mecranın yayınevi kanadı nasıl ilerliyor?

Mahal Edebiyat’ın dergi kısmı yeni yazarların eserlerini sunabildiği bir imkan oluştururken Mahal Edebiyat yayıncılık da yazarlara eserleri üzerine profesyonel bir çalışma yapılması olanağını sunuyor. Bunun dışında yayınevimizle iletişime geçen yazarların da eserleri edebiyat dünyasına kazandırılmış oluyor. Yayımcılık çalışmaları her aşamasında yazarla iletişim halinde, titizlikle ve özenle gerçekleştiriliyor. Kitap yayımlandıktan sonra de yazar ve okur buluşmaları için farklı illerde imza ve söyleşi günleri düzenliyoruz.

Aynı zamanda organizasyonlar da yapıyorsunuz. Bunlardan biraz söz eder misiniz?

Sadece yayımcılık olarak değil, imza günleri ve söyleşilerimizle farklı illerde etkinlikler gerçekleştiriyoruz. Geçen yıl İstanbul, İzmir, Eskişehir, Ankara, Zonguldak’ta söyleşi ve imza günlerimiz oldu. Yine geçen yıl 2021 yılında düzenlemiş olduğumuz öykü yarışmasının kazanan ve dereceye giren yazarlarıyla Ankara’da bir söyleşi gerçekleştirdik. Bu yıl da yine yayınevimizden çıkan yeni kitaplarımızın yazarlarının İstanbul ve Ankara başta olmak üzere tanıtım ve imza günleri yapılacak. Ayrıca bu yıl 15 Ocak’ta “Hoş geldin Nâzım: Umuda, Hürriyete” ismini verdiğimiz ve Nâzım Hikmet’in 121. yaş günü ve anma etkinliğini Leyli Sanat Derneğiyle birlikte Kozyatağı Kültür Merkezinde gerçekleştirdik.

‘YARIŞMALAR MOTİVASYON SAĞLIYOR’

Mahal Edebiyat ikinci öykü yarışmasını düzenleyecek. Bu yarışma özelinde son zamanlarda artan yarışma furyasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Yarışmalar, yeni eserlerin ve yazarların okurlar, edebiyat dünyası ve daha geniş kitlelerce tanınması açısından oldukça önemli. Yarışmaların, yazın üretimi açısından da motivasyon sağladığını düşünüyorum ancak yarışma kriterlerinin, jürinin, yarışma komisyonlarının özenli, nitelikli ve titiz bir çalışmasıyla bunun gerçekleşebildiğini görüyoruz. Bu sayede, saygınlığı olan, edebiyatımıza başarılı yeni eserler ve yazarlar kazandırılmış oluyor. Mahal Edebiyat da bu düşünceler ve ilkelerle bir yıl arayla öykü yarışması düzenlemektedir. Bu yıl ikincisini düzenleyeceğimiz yarışmamızın on editör ve yazardan oluşan bir ön jürisi olacak. Seçici Kurul ise Metin Nart, Mehmet Fırat Pürselim, Başar Yılmaz, Esra Kahya, Gülhan Tuba Çelik, Onur Özkoparan’dan oluşuyor. Yarışmanın sekretaryası ise Mete Karagöl tarafından yapılacak.

Yarışma konusu serbest. 18 yaş üzeri yazar ve yazar adayları, elektronik ortamda veya kağıt baskı olarak yayımlanmamış, başka bir yarışmadan ödül almamış bir öyküyle başvurabilir. Ayrıca başvuru yapılan eser, yarışmanın sonucu açıklanana kadar başka bir yerde yayımlanmamalıdır. En fazla 2000 sözcük uzunluğundaki öykü, Word dosyası içinde, Times New Roman karakterinde, 12 punto olacak şekilde ve 1.5 satır aralığında, iki yana yaslı yazılmış olarak yarisma@mahaledebiyat.com e-posta adresine, 10 Ocak 2024’te, saat 23.59’a kadar gönderilmelidir. Kısa liste 25 Şubat 2024’te; kazanan, 25 Mart 2024 tarihinde açıklanacak. Seçici kurulun birincilik ödülüne değer bulduğu yazarın öyküsünün adı, finaldeki 10 katılımcının öyküleri ile birlikte Mahal Edebiyat Yayınları tarafından kitaplaştırılacak olan esere verilecektir. Dilerim yine, herkes için edebiyatla ve keyifle geçecek bir yarışma süreci olur.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

‘Tüm gruplar silah bıraksın, PKK kendini feshetsin’

‘Tüm gruplar silah bıraksın, PKK kendini feshetsin’

PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın, bir süredir beklenen mesajı, DEM Parti İmralı heyeti aracılığıyla duyuruldu. Öcalan, “Tüm gruplar silah bırakmalı ve PKK kendini feshetmelidir” çağrısı yaptı. Açıklamada Suriye’deki Kürtlerin siyasi ve askeri durumuyla ilgili bir ifade yer almadı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
CHP'li belediyelere silkeleme ve sabah dörtte operasyonlar yapılırken AKP'li Sincan Belediyesine Cumhurbaşkanlığı bütçesinden 30 milyonluk bağış yapıldığı iddia edildi.

Evrensel'i Takip Et