Yurtlarımızdan tüm yurda yayılacak mücadele
Öğrenciler sorunlarının yurtlar müdürlüğü ve rektörlüğün insafına bırakılarak çözülemeyeceğini görüyor.
Kaynak: Freepik
Zeynep ŞENOL
ODTÜ
Aydın’daki KYK faciasından sonra Türkiye’de öğrenciler arasında yurtlarında yaşadıkları problemler daha çok tartışılmaya başlandı. Bununla beraber ODTÜ 1. Yurt’ta da öğrenciler yurtlarında yaşadıkları problemleri bir toplantıda değerlendirerek taleplerini ve sorunlarını dile getirdi.
Son altı aydır yurtta yaşayan kedilerin gündem olmasıyla birlikte, toplantıda en fazla konuşulan meselelerden biri kediler oldu. ODTÜ’de yaşayan kediler yurtların sıcak olmasından dolayı yıllardır ODTÜ yurtlarında barınıyorlardı. Ancak bu yaz 1. Yurt’a bırakılan yavru kediler birtakım hijyen problemleri yarattı. Geçen haftalarda bu sorun üstüne, kedi kumunun gerekliliğinin dile getirilmesi üzerine müdür, yönetmelik gerekçesiyle öğrencilerin bu talebini reddetmişti.
Öğrenciler, müdürün kedi meselesini bir koz olarak kullandığını düşünmeye başladıklarını dile getirdiler. Kedi sorununun bu kadar ön planda tutulmasına karşın yurtlardaki hayati problemler için bir reaksiyon alınmaması, öğrencilerin gerçek problemlerinin gölgede kalması için kendi meselesinin bahane edildiğini düşündürüyor.
YURTLAR MÜDÜRLÜĞÜ GERÇEKTEN ÖĞRENCİNİN YANINDA MI?
Toplantıda öğrenciler yurtta yaşadıkları problemleri dile getirirken depremzede öğrenciler de deprem sonrası Yurtlar Müdürlüğünün yurt ücreti istemesinin kendilerine ne kadar zorluk çıkardığını anlattı. Depremzede bir öğrenci, depremden sonra ailesinin yaşadıkları zorluklara rağmen haziran ayında, şubat ayı dahil toplamda beş ayın yurt ücretinin toplu istenmesinden sonra farklı işlerde çalışmak zorunda kaldığını dile getirdi. Yurtlar Müdürlüğünün deprem faciasını yaşamış öğrencilere bile yardımcı olmaması tartışıldı.
Temizlik ve çamaşır makinesi yetersizliği de öğrencilerin ana problemi konumunda. Haftada iki kere temizleneceği söylenmesine rağmen bir kere, hatta bazen hiç temizlenmeyen odalardan öğrenciler fazlasıyla şikayetçi. Hatta toz alerjisi olan arkadaşlarımız odalarının doğru düzgün temizlenmemesinden dolayı birçok kez alerji atağı geçirdiklerini dile getirdi. Bir arkadaşımız odasındaki tuvalet havalandırmasının bozulmasının ardından bu sorunu müdüre taşımasına rağmen bir haftadır havalandırmanın tamir edilmediğini ve bu yüzden kokudan dolayı sıkıntı çektiklerini söyledi. Yurtta kalan öğrenciler yurt yönetiminin görevlerini yapmamasından dolayı aslında büyük bir sağlık tehlikesiyle de karşı karşıya kalıyor.
Çamaşır makinelerinin az olması ve bazılarının da bozuk olmasından dolayı öğrenciler, çamaşırlarını yıkayamaz duruma geldi. Çamaşır sırası almak için insanlar dakikalar öncesinden sıraya girmek zorundalar. Çamaşır makinesine sıra alabilseler bile çamaşırları kurutmak ayrı bir problem. Kurutma makinesi ve çamaşır askıları da yurttaki diğer şeyler gibi yetersiz. Her odada çamaşır askılığı olmaması sebebiyle öğrenciler arasında gerginlikler yaşanıyor. Geçen hafta yeni çamaşır askılarının alınması talebine karşılık olarak müdür, diğer yurtlarda az sayıda olan çamaşır askılarına kıyasla 1. Yurt’un sayısının iyi durumda olduğunu söyleyerek, diğer yurtların vahim durumunu teşhir etti. Müdürle alınan toplantının genel hattını değerlendirirsek öğrencilerin sorunlarını dile getirdiği ama müdürün ve Yurtlar Müdürlüğünün öğrencilerin bu taleplerini karşılıksız bıraktığı bir durum yaşandı.
BİTMEK BİLMEYEN BİR İHALE SÜRECİ
Temizlik malzemelerinden personel eksikliğine, çamaşır makinelerinden askılıklara kadar yurdun birçok eksikliğine dair müdürle olan tartışmalarda yeni yapılacak ihalenin beklendiği gibi bir sebep sunuldu. Ancak yurtta yangın merdivenlerine takılan yeni alarm sistemi ve kameralar; rektörlüğün barınma probleminin had safhada olduğu bir dönemde yurt yaptırmak yerine Devrim Stadyumu’nun yanına değeri 10 milyon lira olan çim amfiyi yaptırması, bu ihale ve bütçe tartışmalarının öğrencilere söylenen birer bahane olduğunu açık bir şekilde gösteriyor. Ayrıca yurttaki temizlik sorununun uzun zamandır öğrencilerin gündeminde olması da bu ihale cevabını boşa çıkarıyor. Öğrencilerin birebir ihtiyaçlarına yönelik harcanması gereken bütçenin bu gibi şeylere harcanması bugün Yurtlar Müdürlüğü ve rektörlüğün öğrencilere yönelik tutumunu bir kez daha gösteriyor.
SORUNLARIN ÇÖZÜMÜ BİRLİKTELİĞİMİZİN GÜCÜNDEN GEÇİYOR
Toplantıda konuşulanların sonucunda öğrenciler, sorunlarının Yurtlar Müdürlüğü ve rektörlüğün insafıyla çözülemeyeceğini ve çözümü kolektif bir mücadelede, idarecileri markaja almakta görüyor. Geçenlerde Faika Yurdu’nda yaşanan sorunlara karşı öğrencilerin topladığı dilekçelerle Yurtlar Müdürlüğüne çamaşır askılığı aldırılması, Aydın’da yaşanan KYK faciasından sonra 19. Yurt’ta öğrencilerin baskısıyla yurttaki asansörlere baktırılması ve sabun eksikliğinin çözülmesi gibi örnekler de önümüzde duruyor. Var olan bu sorunlarının çözülmesi talebiyle yurtta kalan öğrenciler bir dilekçe çalışması yapma kararı aldılar.
1. Yurt’ta, Faika’da ve 19. Yurt’ta gördüğümüz gibi öğrencilerin yaşam alanı olan kampüslerinde ve hayatlarında söz sahibi olmalarının bugün yaşanılanlara bakıldığında ne kadar hayati olduğunu görebiliyoruz. Sadece yurtlarda değil, yemekhanemizden bölümlerimize dek koşulların daha da zorlaşmasıyla yaşam koşullarımız bütünüyle kötüleşiyor. Öğrenciler olarak birlikte ses çıkarmazsak sorunlarımız katlanarak devam edecek. Taleplerimizin gerçekleşmesinin yolu da ODTÜ öğrencileri olarak dayanışmamız ve ortak mücadele etmemizden geçiyor.