Yurt temsilcilikleriyle yönetimde ve denetimde varız

Ecem

Özlem

Boğaziçi Üniversitesi

Biz, Boğaziçi Üniversitesi’nin KYK’dan bu sene aldığı Anadolu Hisarı Kadın Yurdunda kalan öğrencileriz. Biraz sorunlarımızdan bahsetmek ve daha fazla insanı yaşadığımız sıkıntılardan haberdar etmeyi istiyoruz. Öncelikle ilk geldiğimizde yurdumuz KYK’dan yeni alındığı için inşaatı hala devam ediyordu ve yurdun için işçiler çalışıyordu. Bazılarımızın dolapları, buzdolapları daha yeni temin edildi. Biz 6 kişilik bir odada kalıyoruz ancak yurdumuzda 8 ve 14 kişilik odalar da mevcut. Odalarımız 6 kişinin rahatça barınabileceği büyüklükte değil maalesef. Örneğin sadece ufak bir masamız ve 4 sandalyemiz var. Aynı masada hem yemek yememiz hem ders çalışmamız hem de günlük işlerimizi halletmemiz gerekiyor.

TACİZİN ÜSTÜ KAPATILIYOR

Temel ihtiyaçlarımıza gelirsek tuvalet kağıdı ve sabun sıkıntımız var. Tuvaletlere belirli aralıklarla konulan peçeteler ya yere düşüyor ya bitiyor ve yerine yenisi konmuyor. Aynı şekilde sabunlarda, bir katın yarısı yani yaklaşık 80 kız aynı tuvaleti kullanırken sabunların çabuk bitmesi gayet normal olmasına rağmen yeniden doldurulması çok zaman alıyor. Bu da zaten temiz olmayan tuvaletlerdeki hijyeni neredeyse sıfıra indiriyor.

Bahsetmek istediğimiz başka bir sorun ise yurda giriş-çıkışlarımız. Eğer yurda gece geç saatte dönüyorsak görevlilerin bize ve kıyafetlerimize olan bakışlarına maruz kalıyoruz. Bununla da bitmiyor. Erkek bir görevli tarafından yurttaki kadınlar taciz edildi ve kadınlar şikayet etti. Bunun sonucunda söz konusu şahıs görevden atılmak yerine Kuzey kampüse gönderildi. Yeni bir gelişmeyle bu kişinin Kilyos Kampüsüne gönderildiğini öğrendik. Öğrencilerin talebi bu görevlinin işine son verilmesiydi ama hiç maalesef ki hiçbir konuda taleplerimizi dinlemeyen yönetim, bu konuda da isteklerimize kulağını tıkadı.

TEMSİLCİLİKLERLE TALEPLERİMİZİ YÜKSELTMELİYİZ

Aydın KYK yurdunda ihmaller sonucu asansör düşmesiyle Zeren Ertaş’ın hayatını kaybetmesi biz öğrencileri derinden etkiledi. Benzeri olayların yaşanmaması, önlemlerin alınması ve kendi yurtlarımıza dair taleplerimizin duyulabilmesi için tepkimizi gösterip Zeren’in sesi olmak istedik. Bu niyetle aynı anda okulumuzda bütün yurtlarda ses çıkarma ve ışık açıp kapatma eylemleri düzenledik.

Son zamanlarda gördüğümüz yurt eylemleri ve sonucundaki kazanımlar gösteriyor ki yurtlarımızdaki öğrencilerin talepleri, şikayetleri ve önerilerinin değerlendirilip yetkililere aktarılması ve bu gibi durumlarda birlikte hareket edilebilmesi için ÖTK’nin yurtlarımızda da aktif olması gerekiyor. ÖTK olmasa bile her yurdun kendine ait bir temsilci mekanizması belirlemesi böyle durumlarda kazanım elde edilebilmesi açısından çok belirleyici oluyor.

Yurtlar arasındaki haberleşmenin sağlanması ve sistematikleştirilmesi çok büyük önem arz ediyor. Bunun için biz de ÖTK’ye bağlı yurt temsilciliklerinin ve kat temsilciliklerinin oluşturulmasını talep ediyoruz ve bu temsiliyetlerin sağlanabilmesi için kendi yurdumuzda çalışma yapıyoruz. Bugünümüze ve geleceğimize sahip çıkmak, yurtlarda hijyenik ve insani koşullarda yaşamak için taleplerimizi kendi yurdumuzda örmeye ve beraber olmaya devam edeceğiz.