Diyanet Vakfı'nın yurdunda kız öğrencilere baskı iddiası: Pijamayla çıkmayın, erkekler tahrik oluyor
Kütahya Türk Diyanet Vakfı Kız Yurdu'nda kalan bir öğrenci, yurtta erkekler tahrik olduğu için pijama ile dışarı çıkmalarına izin verilmediğini anlattı, yetkililer hakkında suç duyurusunda bulundu.
Zeren Ertaş'ın asansör cinayetinde ölümü sonrasında pek çok yurtta eylemler yapılmıştı. | Arşiv fotoğraf: Evrensel
Zamlanan barınma ve yemek ücretleri, çeşitli kentlerde meydana gelen öğrenci intiharları ve son olarak Aydın'daki KYK yurdunda asansör düşmesi sonucu Zeren Ertaş isimli öğrencinin yaşamını yitirmesi sonrasında tartışmalar sürüyor. Öğrencileri değersiz hissettiren çok sayıda uygulamanın yanında pek çok yurttan da baskılara yönelik haberler geliyor.
Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Muhasebe ve Finans Yönetimi 1. sınıf öğrencisi 19 yaşındaki Ömür Nur Sırma, kaldığı Kütahya Türk Diyanet Vakfı Kız Yurdu’nda uygulanan baskıyı anlattı. Sözcü'den Kemal Atlan'a konuşan Sırma, yurtta erkekler tahrik olduğu için pijama ile dışarı çıkmalarına izin verilmediğini ve karşılaştıkları diğer baskıları anlattı. Öğrenci, yetkililer hakkında suç duyurusunda bulunduğunu da belirtti.
Yurtta kılık-kıyafetlere müdahale edildiğini, yurdun içinde dahi şort giymeye izin verilmediğini ve yemeklerin kötü olduğunu belirten Sırma, “Erkekler tahrik olduğu için pijama ile dışarı çıkmamıza izin verilmiyor. Sigara içilecek yer gösterileceği belirtilmesine rağmen gösterilmedi. Kapalı olmayan öğrencilere ayrımcılık yapılıyor. Psikolojim bozuldu. Kredi Yurtlar Kurumu'na bağlı bir yurda yerleştirilmek istiyorum” dedi. Sırma, yurt görevlileri hakkında suç duyurusunda bulundu.
Yurtta kameralar olduğu gerekçesiyle kılık kıyafetlerine karışıldığını belirten Sırma, "Annemle her konuşmamda ‘Ben yaşamaktan bıktım, ben burada mutlu değilim' ifadelerini kullanıyorum. Daha 19 yaşındayım. Mental olarak orada çökmüş durumdayım. Yurda kayıt yaptırırken imzalanan sözleşmede kılık ve kıyafetime özen göstereceğim yönünde madde vardı. Fakat bunu çarptırıp, etek boyumun diz kapağında veya diz kapağının altında olması gerektiğini belirttiler. Ayrıca koridorlarda şort giymeyeceğimize, koltuk altının gözükmeyecek şekilde kısa kollu giymeyeceğimiz gibi kuralları bize dayatmaya başladılar" dedi.
Yurttan dışarı çıkarken de kıyafetlerinin düzgün olması gerektiği yönde vakıf görevlileri tarafından baskı uygulandığını ifade eden Sırma “Bana yönetim memuru tarafından şu cümleler kuruldu: ‘Bence pijama ile sokağa çıkmayın, erkekler tahrik oluyormuş.' Bu nasıl bir cümledir. Böyle bir düşünce ile gelen birisine karşı öğrencisini nasıl koruyamıyor, cevabını nasıl veremiyorlar? Ben 1,5 aydır tüm bunlara sessiz kaldım” dedi.
Ömür Nur Sırma, “Mahalleye erkek arkadaşımızın getirilmemesi isteniyor. Orası koskoca bir mahalle. Sadece bir yurt yok. Bunları bize sürekli baskılıyorlar” ifadelerini de kullandı.
"Çoğu arkadaşımız bu konulardan şikayetçi" diyen Sırma, yurtta kalan öğrencilerin ailevi ve ekonomik nedenlerle bir şey yapamadığını de dile getirdi, "Eğer konuşurlarsa yurt ile ilgili de sıkıntı yaşayacaklar. Genç kızlara haklarını öğretmek yerine susmayı öğretiyorlar. Bunu da dini kullanarak yapıyorlar."
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMUŞ
Ders çalıştığı sırada ışığı kapatmasını isteyen bir görevliyle tartışması sonrası polisi aradığını anlatan Sırma, "Saat 02.00 gibi polisi aradım, tansiyonumun da yüksek olduğunu söyleyince polisler ambulans da gönderdi. Ambulansı bir idareciye haber vermeden çağırdığım için bunun da suç olduğunu söylediler. Polisler geldi ve karakola götürdü beni. Yurtta psikolojik şiddet gördüğümü ve yurtta kalmak istemediğimi söyledim" dedi. Yetkililerden KYK yurduna yerleştirilmeyi talep eden Sırma, "19 yaşındayım ve çok yoruldum. Savcılığa yurt görevlileri hakkında şikayetçi oldum" diye konuştu. (HABER MERKEZİ)