Adana'da depremde 63 kişinin hayatını kaybettiği tutar yapı sitesi davasında sanık koltuğu boş
Adana'da depremde 63 kişinin yaşamını yitirdiği Tutar Yapı Sitesi C Blok'a dair davanın duruşması yarın görülecek. Av. Mehtap Akyüz Özcan, tek sanığı firari olan davayı değerlendirdi.
Fotoğraf: Evrensel
Volkan PEKAL
Adana
Adana'da Çukurova İlçesi Yurt Mahallesi'nde bulunan Tutar Yapı Sitesi C Blok’ta depremde 63 kişinin hayatını kaybetmesi ile ilgili davanın ilk duruşması yarın 7’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek. Duruşma öncesi görüştüğümüz Avukat Mehtap Akyüz Özcan, özensiz bir soruşturma ile açılan bir dava ile karşı karşıya olduklarını belirterek 63 kişinin yaşamını yitirdiği davada tek sanık da firari olduğu için duruşmada sanık koltuğunun boş olacağını ifade etti.
NEDEN 4 BLOKTAN SADECE BİRİ YIKILIYOR?
4 Bloklu Tutar Yapı Sitesi’nin sadece diğer bloklar hasar görmezken 2020 yılında binanın ağırlık merkezindeki kirişler kesilerek alt kat dükkan ile 1’inci kat konutun proje dış merdivenle birleştirildiği C Blok yıkıldı. Yürütülen soruşturmada Savcılık, kolon, kiriş kesme iddialarıyla ilgili ailelerin olayın araştırılması talebini yok sayarak tek bir kişinin dahi ifadesini almadan tek cümle ile ‘tespit edilemediği kanaatine varılmıştır’ diyerek takipsizlik karar vermişti. Apartmanda yakınlarını kaybedenlerden müşteki avukatı Mehtap Akyüz Özcan, “Neden 4 Bloktan sadece biri yıkılıyor? Kolon kesme konusunu mahkemeden de talep edeceğiz” dedi.
“TEK SANIK VAR O DA FİRARİ”
Tutat yapı ile ilgili müteahhit, belediye yetkilileri ve inşaat mühendisi sorumlu tutuluyor. 2008 yılında hayatını kaybettiği için Müteahhit hakkında dava açılamadığını dile getiren Özcan, “Belediye yetkilileri ile ilgili yürütülen soruşturma Bakanlık iznine bağlı olduğu için Bakanlık izni bekleniyor. Davada tek sanık inşaatın mühendisi olan Cüneyt Akkaya. O da depremden önce yurt dışına çıkmış ve kaçak olduğu için yakalama kararı mevcut” dedi.
YAPILAN TADİLAT EKPER RAPORUNDA BELİRTİLMİŞ
Başından beri kolon ve kiriş kesme konusu üzerinde durduklarını ifade eden Özcan, “İçeride nasıl bir işlemin yapıldığı dışarıdan görülmesin diye brandalar gerilmiş. Apartman sakinleri ile tadilat yaptıranlar arasında o dönem tartışmalar olmuş. Biz sözlü ve yazılı olarak talep etmemize rağmen bu kişilerin ifadeleri alınmadı. Birinci kat, dubleks yapı haline getiriyor. Birinci katla zemin katı alan malik kredi ile satın aldığı için Vakıf Katılım Bankası’ndan bir eksper görevlendirilmesi yapılıyor. Eksper zemin ve birinci katta yapılan tadilatı raporluyor. Raporda duvarların kaldırıldığı, merdiven kovası konarak birini katla zemin kat arasında bağlantı sağlandığı ve projeye uygun olmayan birçok değişikliğin yapıldığı, geri dönüşünün oldukça zor ve masraflı olduğu belirtiliyor. Bu da dosyada mevcut” dedi. Konu ile ilgili apartman sakinlerinden belediyeye şikayetler yapıldığını ifade eden Özcan, “Belediyeden bize ‘Herhangi bir şikayet yapılmadı’ şeklinde cevap verildi” dedi.
RAPORDAKİ HATAYI SAVCI DEĞİL AVUKATLAR FARKETTİ
Soruşturma aşamasında istenen bilirkişi raporunda binanın imalatında kullanılan demir ve beton kalitesinin ruhsat tarihinde yürürlükte olan 1975 yönetmeliğinde belirtilen değerlerin çok altında olduğu ifade ediliyor. Mehtap Akyüz Özcan, bilirkişi raporunda maddi hatalar bulunduğunu belirterek soruşturmanın özensiz yürütüldüğü görüşünde. Raporda demirin akma mukavemetinin bir kürdanın mukavemeti olan 6 N/mm2 olarak yazıldığını ifade eden Özcan, bu hatayı kendilerinin fark ettiğini, soruşturmanın özensiz yapıldığını dile getirdi.
TAKİPSİZLİK KARARI AYM’DE
Takipsizlik kararı ile ilgili Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulunduklarını dile getiren Özcan, mahkeme aşamasında bu araştırmanın yapılmasını talep edeceklerini dile getirdi. Takipsizlik kararından sonra İstanbul Teknik Üniversitesi’nden beton sonuçlarının geldiğini ifade eden Özcan, “Soruşturma aşamasında verilen raporun aksine betonun dönemin şartlarına göre çok kaliteli olduğu yönünde rapor geldi. Bariz çelişkili, birbirine zıt iki laboratuvar sonucu var” dedi.
“KOLON İLE İLGİLİ BİR KİŞİNİN BİLE İFADESİ ALINMADI”
Kendisi de apartmanda dayısı ve yengesini kaybeden Özcan, “Yakınlarımızın hesabı sorulacak diye beklerken şu an ortada muhatap sanık yok. Gerçekten çok üzgünüz. Biz bu yaşadığımız durumu kendimize izah edemiyoruz. Biri size hakaret bile etse şüphelinin ifadesi alınır. Burada 65 can gitti, bir kişinin bile ifadesi alınmadı” dedi.