Hacettepe’de iki haftada iki intihar yaşandı | “Umutsuzluğa karşı kenetlenelim”
İki haftada iki intiharın yaşandığı Hacettepe yurtlarında kalan öğrenciler, “Umutsuzluk girdabında kaybolmamak için kenetlenelim” dedi.
Fotoğraf: Evrensel
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğrencisi İzzah Elif Zamir Khan’ın 30 Ekim’de yurt odasında cansız bedeni bulundu. Rektörlük ‘intihar’ dedi. 14 Kasım’da ise Öğrenci Evleri J Blokta kalan Bilgisayar Mühendisliği 1. Sınıf Öğrencisi Ayşegül Tayyar intihar etti. Yurtlarda kalan Hacettepeli öğrenciler “Umutsuzluk girdabında kaybolmamak için kenetlenelim” dedi.
İntihar eden Tayyar için Bilgisayar Mühendisliği Bölümü yönetimi anma düzenledi. Bölümün bir köşesi Tayyar için hazırlandı. Hazırlanan köşeye sıra arkadaşları tarafından karanfiller bırakıldı. Bölüm koridorları anma için toplanan öğrencilerle doldu taştı.
Yurt öğrencileri de üniversitede artan intiharlara ilişkin gazetemize konuştu. Öğrenci Evlerinde kalan bir öğrenci “Gencecik arkadaşlarımız sürüklendikleri umutsuzluk girdabından çıkamıyorlar. Cübbeyle uğurlamayı planladığımız arkadaşlarımızı kefenle uğurluyoruz. Bir sonraki daha yakınımızdan olabilir korkusuyla yaşıyoruz. İntiharı izleyenler ise sessiz kalmaya devam ediyorlar. Umutsuzluk girdabında kaybolmamak için kenetlenmeliyiz” dedi.
EKONOMİK SIKINTILAR, GELECEK KAYGILARI
Emine Şerife Hanım Kız Yurdunda kalan bir öğrenci “Bu kesinlikle politik bir cinayettir. Bireysel bir tercih diyenleri kendi vicdanlarına bırakıyorum. Toplumun bizi mecbur bıraktığı hal de diyebiliriz. Çünkü son zamanlarda gençlerin aleyhine getirilmiş kısıtlamalar, en çok da ailesinden uzakta yaşayan gençleri vuran ekonomik sıkıntılar, akademik ve gelecek kaygıları üzerimizde çok büyük bir baskı oluşturmuş durumda. Okulun ücretsiz psikolog desteğinde daha nitelikli hizmet vermesi gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.
Öğrenci Evlerinde kalan başka bir kadın öğrenci ise “Öğrencilere akademik hayatlarında daha iyi nasıl yol alacaklarına dair destekler sağlanması gerektiğini düşünüyorum. Çoğu arkadaşımız gelecek kaygısı, akademik kaygı ve maddi kaygı içerisinde günlerini geçirirken psikolojik danışmanlık ücretlerinin fazla olması nedeniyle destek de alamıyoruz” dedi.
Hacettepe kız yurdunda kalan bir öğrenci ise “Bizim de bir gün aynı çaresizliğe itilmeyeceğimizin garantisi yok. Bu konu üzerinde okulun bir soruşturma yürütmesi gerektiği bariz bir şekilde ortada” dedi.
‘KENDİMİZİ İFADE ETMEYE KORKAR OLDUK’
Öğrenci Evleri J Blok’ta kalan bir kadın öğrenci ise “Barınmak, beslenmek, okul ihtiyaçlarımızı karşılayabilmek bile bir çok insan için artık imkansıza yakın. Kendimizi ifade etmeye korkar olduğumuz, kendimizi gerçekleştirmeye ise umudumuz olmayan; haklarımızın savunulamadığı, korkuyla yaşadığımız bir ülkede, tüm bu yükle boğuşurken çoğumuz psikolojik desteğe bile ulaşamıyor. Hatta bu ülkede umudun son noktasına gelindiğinde aranacak bir intihar destek hattı bile yok. Birbirimizden bile öyle kopuğuz ki, acı çekenlerimiz aramızdan gidene kadar göremiyor, ulaşamıyoruz” diye konuştu.
Öğrenci Evleri J Blok’ta kalan bir başka kadın öğrenci de “Bu intiharların sebebi hem toplumsal hem de bireysel. Ancak şu anda bireysel bir tercihin daha az baskın olduğunu düşünüyorum. Ülke genelinde yapılan yatırımların bu yönde değiştirilmesi gerektiğini düşünüyorum ve farkındalığın artırılması için gerekli kurumların üniversite ve liselere seminer düzenlemesi gerektiğini düşünüyorum” dedi. (Ankara/EVRENSEL)
{{503523}}