Emekli ücretli öğretmene, ne ücret artışı ne emekli ikramiyesi var

Bir eğitim emekçisi
Manisa

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kasım ayından geçerli olmak üzere emeklilere bir defaya mahsus 5 bin TL ikramiye verileceğini duyurmuştu. Bu ikramiye ödenirken “1-31 Ekim 2023 arası herhangi bir tarihte, sosyal güvenlik destek primine tabi olanlar dahil, çalışması olanlar veya faaliyette bulunanlar ile yaşlılık aylığı almaktayken bu aylıkları kesilmeksizin ilgili düzenlemede sayılan iş yerlerinde çalışanlar ödeme kapsamında olmayacak.” Yani kısaca emekli olduktan sonra çalışmaya devam eden emekliler haricinde kalan emekliler bu ikramiyeden yararlanacaklar. Bu ikramiyeler 11 Kasım 2023 gününden itibaren ödenmeye başlanacak.

Ayrıca 11 Kasım 2023 günü Resmi Gazete’de MEB bir karar değişikliği yayımladı. MEB bünyesinde çalışan bir ücretli öğretmen fiilen girdiği her 5 saat derse 1 saat ek ücret alıyordu.  Bu kararla ücretli öğretmenlere girdikleri her 2 saat fiili derse karşılık 1 saat ek ücret verilecek deniliyor. Yani ücretli öğretmenlerin maaşlarında ufak bir düzeltme yapılıyor. Örnekle açıklarsam ekim ayında haftada 30 saat derse giren bir ücretli öğretmen ay sonunda 9 bin 329.67 TL ücret aldı. Aynı şekilde çalışsaydı bugünkü düzenleme ile 11 bin 570 TL ücret alacaktı.

Burada tek bir kural var. Eğer ücretli öğretmen olan kişi daha önce emekli olmuşsa bu ek ücret ona ödenmiyor (Bu ek ücret çıktığından beri emeklilere ödenmiyor bu arada, bu yeni değil). Yani yukarıdaki örnekte bahsettiğim ekim ayı örneğindeki şartlarda çalışan ücretli öğretmen emekli ise 8 bin 442 TL alıyor. Yani başöğretmen, uzman öğretmen, öğretmen, sözleşmeli öğretmen, ücretli öğretmen diye zaten parça parça bölünmüş ve aralarında ücret makası açılmış eğitim emekçilerinde yeni bir grup oluşmuş oluyor ve bugünkü kararla ücretli öğretmen ile emekli ücretli öğretmen arasında aynı sayıda derse girdiklerinde ayda 3 bin TL civarında yeni bir makas oluşmuş oluyor. Hükümet aldığı bu kararla eğitim emekçilerini bir kez daha bölme yolunu bulmuş oluyor. Yani aslında bir iyileştirme yapılırken bile bu iyileştirme emekçileri bölmek için kullanılıyor.

Emekli ücretli öğretmen açısından da şöyle düşünelim. Herhangi bir kurumdan, herhangi bir iş yerinden EYT yasası sonrası emekli olmuş bir kişi bugün 7 bin 500 TL maaş alıyor ve geçinemiyor. Şartları tuttuğu için de Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde ücretli öğretmenlik yapıyor. SGK bu kişiye çalıştığı için, kasım ayında emeklilere ödediği 5 bin TL ikramiyeyi ödemezken, emekli olduğu gerekçesi ile de Milli Eğitim Bakanlığı ücretli öğretmenlere ödediği ek ücreti kendisine ödemiyor. Üstelik bu bir kereye mahsus değil. Her ay kesiliyor. Şimdi soruyorum sizce bu kişi emekli mi, çalışan mı? Her taraftan mağdur ediliyor.

Bizler eğitim emekçileri olarak her daim birlikte hareket etmek zorundayız. Üzerimize oynanan oyunların, her gün küçülen ekmeğimizin farkına varmalı, bunu rahat yapabilmek için de daha çok bölünmemizin istendiğini gören bir pencereden bakmalıyız. Ülkeyi yönetenler de bir an önce bizleri bölmekten vazgeçmeli, bir an önce tüm eğitim emekçilerine insanca yaşayacak bir ücret belirlemelidir.