20 Kasım 2023 04:00

Kayyum politikaları kadınları şiddete açık hale getirdi

Şiddet toplumsal yaşamın her alanında kadınların yaşamına sirayet ediyor. Kürt kentlerinde ise kayyumla kapatılan kadın kurumlarının ardından kadınlar şiddete açık hale getirildi.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Paylaş

Dilan TEMİZ
Diyarbakır

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü’ne sayılı günler kala kadınlar şiddete, yoksulluğa, savaşa, tacize karşı ses çıkarmak için hazırlanıyor. Kadına yönelik şiddet ve taciz, istismar günden güne artarken bunun karşısında yeterli koruyucu tedbir ve önlemler alınmadığı gibi kadınlar koruyucu mekanizmalardan uzaklaştırılarak şiddete açık bir hale getiriliyor. Şiddet toplumsal yaşamda hayatın her alanında kadınların yaşamına sirayet ediyor. Kürt kentlerinde ise belediyelere kayyumların atanmasının ardından kapatılan kadın kurumları sonrası kadınların şiddete açık hale getirildiği görülüyor.

Diyarbakır’da 27 Ekim günü Dicle Üniversitesi içerisinde bulunan KYK kız öğrenci yurdunda kalan genç bir kadının, belediye otobüsünün yurdun önüne gitmemesi ve erken indirilmesi sonucu kampüste uğradığı taciz kadınların öfkesiyle eylemler yapılarak protesto edilmişti. Diyarbakır Barosu, bunun üzerine kadınların özellikle geç saatlerde maruz kaldıkları sözlü ve fiili saldırılar sebebiyle şehir içi otobüs saatlerinin geç saatleri kapsayacak şekilde düzenlenmesi talebiyle belediyeye başvuruda bulundu. Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezinden Avukat Cansel Talay, kadınların şiddete açık hale getirildiğini söyledi.

"KADIN KURUMLARI KAPATILMASAYDI ALTERNATİF KADIN YURTLARIMIZ OLABİLİRDİ"

Avukat Cansel Talay, Diyarbakır’da bölgenin en büyük ve politik alanda en etkili kentlerden biri olduğu için kadınların her şeyi daha sert ve yoğun yaşadığını söyledi. Belediyelere kayyum atanmasının ardından kadın kurumlarının kapatıldığına ve kadınların şiddete açık hale getirildiğine dikkat çeken Talay, “Bunların birçoğu aslında en temelde talep ettiğimiz kurumlar, bugün büyük bir sığınak problemi yaşıyoruz kadınlar için büyük bir can güvenliği problemimiz var. Ve biz bunu önceden belediyeler aracılığıyla çözebilirken şu an bunun çözülemeyeceğini biliyoruz. Bugün KYK’de yaşanan problem de bunun bir benzeri. Diyarbakır’da bulunan KYK yurtları kadın öğrencilerin güvenliklerini sağlayan bir konumda değil. Yerel yönetimler eğer doğru bir şekilde işletilseydi, mevcut kurumlarımız eğer var olsaydı bugün kadınlar için alternatif farklı yurtlarımız olabilirdi. Kadınların sadece başvurabilecekleri alanların kısıtlanması mevcut değil böyle alanların varlığına dair bilgilerinin olması da kısıtlanıyor kayyum politikalarıyla. Biz de kadınlara ve bu bilgilere ulaşmakta güçlük çekiyoruz bu sebeple” dedi.

"BÜTÇE AYRILMALI"

Devlet kurumlarına karşı büyük bir güvensizliğin olduğundan söz eden Talay, “Kadınlar çareyi çok farklı kanallarda belki de yanlış yollarda arıyor. Bu da daha fazla taciz, istismar, ekonomik bağımsızlığın bitmesi, kadınların sosyal yaşamlardan koparılması demek. Bizim de bunları tek tek tespit edebilmemiz ve yardım için, belediyelerin bizlere açacağı alanlara ihtiyacımız var, kadın kurumlarına ihtiyaç var, sığınaklara ihtiyaç var. Maalesef bunlardan yoksunuz. İnsanlar hukuki hizmetlere dahi ulaşamıyor. Adli yardımdan alabileceğiniz başvuru sayısı çok kısıtlı. Bunun biraz çözümü de buralara bütçe ayrılması” diye konuştu.

KADINLARA BİRLİK ÇAĞRISI

İktidarın koruma mekanizmalarını işlevsiz hale getirmesinin yeni bir süreç olmadığını söyleyen Talay, kayyum politikalarını ve İstanbul Sözleşmesi’ni hatırlattı. Talay tüm bunlara karşı kadınlara şu çağrıda bulundu: “En başta genç kadınlar olmak üzere bütün kadınların örgütlenmesi gerek. Bir yerde kadınlarla dayanışmayı kurmanın çok önemli olduğunu biliyoruz. En net en temiz reçetenin de bu olduğunu düşünüyorum.”

KAYYUMLARIN KADINLAR İÇİN ‘İCRAAT’LARI

Artan şiddetin, tacizin, koruyucu mekanizmaların yok edilişi Kürt kentlerinde bir şekliyle belediyelere atanan kayyumların ardından kadın kurumlarının kapatılması oldu. Kayyumların bu alandaki ‘icraat’larından sadece birkaçı şu şekilde:

  • Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi tarafından inşa edilen kız öğrenci yurdu polis misafirhanesine çevrildi
  • Diyarbakır Büyükşehir Belediyesine bağlı Kadın Politikaları Daire başkanı görevinden alındı, daire başkan yardımcısı olarak bir erkek atandı, birimin tüm çalışmaları durduruldu, tüm çalışmalar, Aile ve Sosyal Politikalar Daire Başkanlığına bağlandı.
  • Diyarbakır Silvan Belediyesi Meya Kadın Merkezi “Aile Destek Merkezine” dönüştürüldü.
  • Van Gürpınar Belediyesine atanan kayyum Kadın Yaşam Merkezini hükümet destekli bir örgüt olan KADEM’e devretti. Kayyum, eşini de çocuk kreşine müdür olarak atadı.
  • Batman Belediyesi Kadın Politikalar Müdürlüğü, Sosyal İşler Müdürlüğüne bağlandı.
  • Cizre Belediyesi Kadın Politikaları Müdürlüğü feshedildi, çalışanları işten çıkarıldı.
  • Mardin Büyükşehir Belediyesine bağlı Kadın Daire Başkanlığına erkek memur atandı.
  • Van Büyükşehir Belediyesine atanan kayyum, Kadın Politikaları Daire Başkanlığını feshetti, bu birimin çalışmaları bir erkeğin yönetimine bağlandı.
  • Van Edremit Belediyesi Kadın Politikaları Müdürlüğünün tabelası söküldü, bina başka bir birim haline getirildi, erkek memur atandı.
  • Belediyelerin web sitelerindeki kadın çalışmaları silinerek, sadece din, çevre ve fen işleri hizmetlerine ilişkin bilgilere yer verildi.

 

ÖNCEKİ HABER

Ogün Samast hakkında yeni iddianame hazırlandı, 12 yıla kadar hapsi istendi

SONRAKİ HABER

Helin Hasret Şen Çocuk Hakları Akademisi açıldı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa