İzmir Barosu: Bütüncül ve hak temelli bir çocuk politikası oluşturulmalı
İzmir Barosu, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, "Bütüncül ve hak temelli bir çocuk politikası oluşturulmalı" dedi.
Fotoğraf: Emirhan Durmaz/Evrensel
İzmir Barosu, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü kapsamında Alsancak’ta bulunan baro binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamayı okuyan İzmir Barosu Çocuk Hakları Merkezi Yürütme Kurulu Üyesi Av. Zerrin Şenyıl Kale, TÜİK 2022 yılı verilerine göre 7 milyon 388 bin çocuğun yoksullukla karşı karşıya olduğunu belirterek, “TÜİK 2022 yılı verilerine göre ülkemiz nüfusunun üçte birini oluşturan çocukların 15-17 yaş grubunda işgücüne katılma oranı 2021’de yüzde 16,4 iken, 2022’de yüzde 18,7 ye yükselmiştir. Liseye devam eden çocukların (9-12.sınıflar) sadece yüzde 77,9’u eğitimlerini tamamlayabilmektedir” dedi.
İSTİSMAR VE SUÇA SÜRÜKLENMEDE ARTIŞ
“TÜİK verilerine göre (2022) güvenlik birimlerine en çok çocuklar mağdur olarak getirilmektedir ve getirilen çocukların 112 bin 609’u erkek, 95 bin 390’ı ise kız çocuklarıdır. Cinsel suç mağduru olarak getirilen çocukların 3 bin 109’u erkek, 21 bin 323’ü ise kız çocuklarıdır” diyen Kale, ayrıca çocukların suça sürüklenme oranında da artış yaşandığını söyledi.
“OKULLAR HIZLA MEDRESELERE DÖNÜŞTÜRÜLÜYOR”
Kale, “Milli Eğitim Bakanı tarafından karma eğitim tartışmalarının başlatılması, ortaokullar ve liselerde öğrencilerin zorunlu olarak din, ahlak ve değer grubundan bir ders seçmesi kararının alınması, okul öncesi eğitim, öğretim kurumları da dâhil olmak üzere ilköğretim kurumları ve yatılı bölge okullarının pansiyon kısımlarında mescit düzenlemesi gibi laikliğe aykırı düzenlemelerin Resmi Gazete”de yayımlanması ve ÇEDES gibi projelerle okulların adım adım medreselere dönüştürülmesi girişimleri hız kazanmıştır” diye konuştu.
“ÇOCUK ADALET SİSTEMİ İYİLEŞTİRİLMELİDİR”
Çocuklara ve haklarına saygı gösterilmesi, hak ve özgürlüklerinin sağlanması, korunması, yaşanan hak ihlallerinin son bulması ve çocukların hakları olan eşit, özgür, adil bir yaşama kavuşmaları için ivedilikle yapılması gerekenleri şu şekilde sıraladı;
- TBMM bünyesinde daimi bir Çocuk Hakları Komisyonu kurulmalı,
- Bütüncül ve hak temelli bir çocuk politikası oluşturulmalı, çocukların karar mekanizmalarında yer alması sağlanmalı,
- Çocuklarla ilgili verilerin hak temelli olarak tutulacağı ulusal veri sistemi oluşturulmalı,
- Çocuklara yönelik her türlü şiddet ve ayrımcılığı önlemek için ulusal eylem planı oluşturularak hayata geçirilmeli,
- TMK, TCK ve ÇKK arasındaki uyumsuzluklar giderilerek mevzuat uluslararası insan hakları ve çocuk haklarına dair sözleşmelerle uyumlu hale getirilmeli ve
- Çocuk adalet sistemi iyileştirilmelidir.
“TÜM ÇOCUKLAR İÇİN MÜCADELE ETMEYE DEVAM EDECEĞİZ”
Kale son olarak şunları söyledi; “İzmir Barosu Çocuk Hakları Merkezi olarak yaşama, hayatta kalma, gelişim, bakım, sağlık, bilimsel, laik, nitelikli, parasız eğitim haklarından yoksun bırakılan, çalıştırılan, erken yaşta zorla evlendirilen, ticari ve cinsel sömürüye, fiziksel, duygusal, ekonomik, cinsel istismara maruz bırakılan, savaş ve çatışma alanlarına sokulan ve doğuştan sahip oldukları haklarını kullanamayan tüm çocuklar için mücadele etmeye, bu konularda açılmış ve açılacak davaların takipçisi olmaya devam edeceğiz.” (İzmir/EVRENSEL)