Petrokimya işçileri: İsrail’e yaptırım uygulayacak tepkiler verilmeli
Petrokimya işçileri başta Türkiye olmak üzere tüm ülkelerin, Filistin’e saldıran İsrail’e yaptırım uygulaması gerektiğini söylüyor.
Fotoğraf: Ali Jadallah/AA
Eren SARAN
İzmir
İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını değerlendiren İzmir Aliağa’da bulunan PETKİM ve TÜPRAŞ’ta çalışan petrokimya işçileri, yaşananların bir soykırım olduğunu dile getirirken, AKP iktidarının yaptığı kınama açıklamalarının ise yetersiz olduğunu söylüyor. İşçiler İsrail’e yaptırım uygulanması gerektiğini ifade ediyor.
İsrail’in Filistin’de bir soykırım yaptığını dile getiren bir TÜPRAŞ işçisi, “Soykırım, içerisinde her türlü kötülüğü barındıran bir sözcük. Her haliyle insanlık suçu işleniyor. Bu savaşta İsrail’in hiçbir haklı yanı olmadığını düşünüyorum” diyor.
"GEREKÇELERE İNANMIYORUM"
Medyada yansıyan gerekçelerle İsrail’in kendini haklı çıkarmaya çalıştığını belirten TÜPRAŞ işçisi, “İstedikleri gerekçeleri sunsunlar inanmıyorum. Bu soykırımın tarihi ve dini sebepleri var. Bu katliamları yapanların siyonist bir inanışla hareket ettiklerine inanıyorum. Yeryüzünde ister semavi bir dine ister pagan isterse de dağa taşa hayvana tapınılan bir dine inanan biri de olsan her din çalma, öldürme der. Bunlar insanlıktan çıkmış en aşağı mahlukata dönüşmüşler” diyor.
"HER ÜLKE EKONOMİK OLARAK BAĞLI"
Dünyadaki tepkileri değerlendiren bir TÜPRAŞ işçisi de verilen tepkileri devletler nezdinde yetersiz bulduğunu belirtiyor: “Aslına bakarsanız kimsenin sevmediği ama ses çıkarmadığı bir ülke İsrail. Her ülke ekonomik olarak bağlı. Birçok ülkenin de bence görünmez sahibi. Dünyada gücün tanımı önce para sonra dindir ve paranın gücüyle hemen hemen her ülkeyi kendine bağlıyor. Kimseden etkili bir ses, yaptırım gelmiyor. Kınamayla, böyle olmamalı mesajlarıyla geçiştiriliyor. Soykırıma destek veren ülkelerde çıkan halk sesi de şiddetle bastırılmak isteniyor” diyerek eleştiriyor.
"BİZİM İHRACATI DURDURMAMIZ GEREKİR"
Türkiye halkının Filistin konusunda hassas ve üzgün olduğunu da söyleyen işçi, “Mazlum ve Müslüman bir halkın böylesi bir soykırıma maruz kalması ülke halkı açısından kabul edilemez bir şey. İktidar ise pasif kalıyor. Söylemden ve laftan başka bir icraat göstermiyor. Öyle ki bu tür sözlerinden dolayı diplomatlarını bizim yerimize İsrail ülkemizden çekiyor. Bizim ihracatı durdurmamız gerekirken onlar ithalatı kesiyor. Yani biz de ekonomik olarak bağımlıyız maalesef” diyor.
"YAPTIRIM UYGULANACAK TEPKİ YOK"
Üyesi oldukları Petrol-İş’ten de bu süreçle ilgili ses çıkmadığını söyleyen bir TÜPRAŞ işçisi şunları söylüyor: “Sendika daha bizi patronun zulmüne karşı koruyamıyor ki diğer ülkelerdeki sendikalar gibi eylem kararı alacak da tepki örgütleyecek. Bizim sendikalarımızdaki yöneticilerin hepsinin ceplerinde siyasilerin elleri olduğu için ve her sendikanın başına atanan kişiler iktidarın adamı olduğu için herkes üzülüyor ama kınamalar yaptırım uygulayacak bir tepki olmuyor.”
Türkiye’den İsrail’e akaryakıt ve çelik ihracatının yapıldığını hatırlatan işçi, “Sendikanın bu açıdan bir hareket sergileyeceğine inancımız yok ama yapması lazım. Kınama dediğimiz şeyin bir gerçekliği, yaptırımı gücü olmalı” diyor.
"BU TARTIŞMASIZ SAVAŞ SUÇU"
İsrail'in Filistin’e saldırısı PETKİM işçilerinin de gündemi halinde. Bir PETKİM işçisi, “İsrail’in saldırılarına ve Filistin halkının yaşadıklarına dair herkesin tek ortak düşüncesi şu; sendikamızın toplumu insanlığı etkileyen durumlara ilişkin sadece bir açıklaması, kınama mesajı yeterli. Evet, İsrail’in Filistin’e uyguladığı soykırım. Çünkü savaş, iki devletin arasındaki silahlı güçler arasında olur. Bu savaş falan değil, bariz soykırım” diyor.
Müslüman coğrafyası denilen bölgedeki ülkelerin sadece açıklamalar yaparak kınadığını, bunu vatandaşların bireysel kınamasından farklı olmadığını dile getiren PETKİM işçisi, özellikle devlet başkanlarının başka bir adım atması gerektiğini söylüyor.
“O kadar pis ilişkileri var ki bu büyük devletler arasında” diyen işçi, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Dış işleri bakanıyla görüşüldü falan deniyor ama sonuç ne? 40 günden beri somut hiçbir şey yok. He bu şey demek değil, asker Gazze’ye gitsin. Asla gitmemeli.”
Dünyanın pek çok yerinde insanların suçsuz yere öldüğünü ifade eden PETKİM işçisi, “Bu tartışmasız savaş suçu. Ben ve konuştuğum her arkadaşım olaya bu şekilde bakıyor. Ama benim farklı düşündüğüm şey şu; ülke olarak, askeri güç olarak orada olmamamız lazım. İşin temeli din. Ne kadar dinle yönetilen ülke varsa burnu sorundan kurtulmuyor” diyor. İşçi emperyalist devletlerin de duruma “Buradan bir şey kapar mıyım?” şeklinde bir yaklaşımı olduğunu söylüyor.