25 Kasım 2023 17:46

Tek şansımız mücadelemize sahip çıkmak

Bütün bu karanlığa karşı yaşamak istiyoruz demek için, yaşamlarımıza sahip çıkmak için 25 Kasım günü alanlarda birbirimizin elini tutmaktan başka bir şansımız yok.

Fotoğraf: Eda Aktaş/Evrensel

Paylaş

Damla DURLU

Boğaziçi Üniversitesi

 

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Gününe az zaman kalan bu günlerde 25 Kasım günü sokaklara çıkmanın, kız kardeşlerimizle beraber yürümenin biz genç kadınlar için ne ifade ettiğini gelin hep beraber düşünelim.

KADIN DÜŞMANI ADIMLAR

AKP’nin kadın düşmanı politikaları hepimizin malumu. Bu politikalar kampüslerimizde CİTÖK’ün pasifleştirilmesi, tacizci hocaların aklanması, spor salonlarının cinsiyete göre ayrılması, kadınların kaldığı yurtlarda son giriş saatinin daha erken olması gibi uygulamalarda kendini gösteriyor. Bunlara açlık sınırının altında yaşamaya çalışmakla insanca olmayan yaşam koşulları da eklenince güncel tablo biz genç kadınlar için pek parlak durmuyor. 25 Kasım’ın bizler için taşıdığı anlam tam olarak buradan geliyor aslında. Aile içine kadar sirayet eden cinsiyetçilik ve şiddet, kamusal her alanda da kendini gösteriyor. 6284’ün uygulanmadığı, İstanbul Sözleşmesi’nin iptal edildiği bir ortamda bu karanlığa karşı biz yaşamlarımıza nasıl sahip çıkacağız?

Biz genç kadınlar birbirimize emanetiz yani birbirimize ve mücadelemize sahip çıkmaktan başka bir şansımız yok. Bütün bu karanlığa karşı yaşamak istiyoruz demek için, yaşamlarımıza sahip çıkmak için 25 Kasım günü alanlarda birbirimizin elini tutmaktan başka bir şansımız yok. Savaşa, devlet şiddetine, cinsiyetçi politikalara hayır demek için, bir kişi daha eksilmeyeceğimizi haykırmak için mücadelemize sarılmalıyız.

ÖNCEKİ HABER

TGC: Gazetecilerin gazetecileri tehdit etmesi suçtur

SONRAKİ HABER

25 Kasım'da haklarımız ve hayatlarımız için alanlara

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa