EMEP Gaziantep İl Örgütü kongresini gerçekleştirdi: Patron ittifaklarına mecbur değilsiniz

Emek Partisi (EMEP) Gaziantep İl Örgütü, 10. Olağan Kongresi gerçekleştirildi. Birlik ve mücadele vurgusu yapılan kongrede İl Başkanlığı görevine Abdullah Çiloğlan seçildi. İşçilere seslenen EMEP Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca, "Sırtını karanlık çetelere, mafyalara yaslayan patron ittifaklarına mecbur değilsiniz! Sizin yeriniz burası; bizim yanımız" dedi.

Grand Park Gold Salon'da gerçekleşen kongreye kurum temsilcileri ve işçilerin katılımı yoğun oldu. Çeşitli fabrikalardan işçilerin de söz alarak konuştuğu kongreye HDP, DBP, SYKP, TİP, Saadet Partisi, CHP belediye meclis üyeleri, BİRTEK-SEN, Eğitim-İş, İHD, ÖHD, Tilkiler Köyü Derneği, Çepnileri Derneği, 78'liler Meclisi de dahil birçok kurumdan temsilciler katıldı.

EMEP'E VERİLMEYEN SALONDA HÜDA PAR KONGRESİ

Kongrede ilk olarak konuşan EMEP Genel Başkan Yardımcısı ve Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca, kongreye salon verilmemesine tepki gösterdi.

Karaca, "Bu şehirde, Emek Partisine verilecek bir tane bile salon olmadığı için bugün buradayız! Bu şehirde 'şehremini' olarak dolaşanlar, aldıkları emaneti babalarının malı, partilerinin dükkanı olarak gördükleri için. Kongremiz için Büyüksehir Belediyesine, ilçe belediyelerine yaptığımız bütün başvurular, salonlarda tiyatro oynandığı gerekçesiyle reddedildi. Tam da bugün, bizim kongremizi yaptığımız gün, bir partinin daha kongresi var aynı salonda, HÜDA PAR Gaziantep İl Teşkilatının" ifadelerini kullandı.

"BEN YAPTIM OLDU DÜZENİ"

Karaca, iktidarın "Ben yaptım oldu" düzeni kurduğuna dikkat çekerek, "'Yoksulluk, yolsuzluk, yasakları bitireceğiz' diye gelenler, ülke tarihinin en büyük yoksulluğunun yaşandığı, her gün yeni bir dolandırıcılık, kara para aklama, siyasi ve ekonomik çürümüşlük, mafya çete ilişkisi, sosyal medya fenomenlerinden futbolculara, hakimlerden savcılara uzanan büyük bir yolsuzluk düzenini faş eden olaylardan geçilmeyen, anayasal hakları bile tek adamın canı istediğince kısıtlayabildiği ben yaptım oldu düzeni kurdu" dedi.

Karaca şöyle devam etti: "Bu düzende işçilerin haklarına yer yok ama patronların istedikleri gibi işçi öldürme hakları var. Bu düzende kadınların haklarına yer yok ama katillerin istedikleri gibi kadın katletme hakları var. Gençlerin haklarına yer yok ama gençlerin yurtlarda, MESEM adı verilen çocuk işçi cehennemlerinde, çocuk kanıyla semiren atölyelerde ölme hakları var!"

BİR YANDA İHRACAT REKORLARI, DİĞER YANDA MAKİNEDEN DEĞERSİZ İŞÇİLER!

Antep'te patronlar ihracat rekorları kırarken işçilerin ağır çok koşullarda çalıştığını belirten Karaca, "Patronlar için cerez parası bile olmayan 1000 TL için Antep sıcağında günlerce direnmek zorunda olanlar burada. Makine dişlileri arasında sakat bırakılan, canından edilen işçilerin aileleri, çocukları burada. Kimsenin size bu patron düzeninin kahrını, belasını anlatmasına ihtiyacınız yok. Etimizle, kemiğimizle biliyoruz. Bu patron düzeni işçiyi makineden değersiz kılarken, işçiyi makinenin tak çıkar bir dişlisi haline getirirken bizi insanlığımızdan ediyor" ifadelerini kullandı.

KARACA'DAN İŞÇİLERE ÇAĞRI: YERİNİZ BURASI, BİZİM YANIMIZ

İşçilere çağrı yapan Karaca, "Buradan şimdiye kadar AKP’ye, MHP’ye, Cumhur İttifakına oy vermiş emekçi kardeşlerimize seslenmek istiyorum. Antep’in kadınlarına, gençlerine, Başpınar’ın işçilerine seslenmek istiyorum. Sırtını karanlık çetelere, mafyalara yaslayan patron ittifaklarına mecbur değilsiniz! Sizin yeriniz burası; bizim yanımız. Her yerinden çürümüşlük akanların ittifakları değil! Kürt halkına karşı bir savaş makinası olarak kurulan, halk düşmanı, kadın düşmanı HÜDA PAR’dan medet umacak kadar alçalanların ittifakı değil" dedi.

Kürt halkının siyasi iradesine kumpaslar kurulduğunu ifade eden Karaca, "Yıllardır Kürt halkına zulmedenler, bölgenin en karanlık güçlerinin üstünden Kürt halkının siyasi iradesine yeni kumpaslar kurma peşinde. Bu halk alfabenin bütün harflerini kullanmak zorunda kaldı parti kapatmalar yüzünden, size parti ismi beğendirmek gibi de bir zorunlulukları yok" diye konuştu.

Karaca son olarak Emek Partisinde birleşme çağrısı yaptı: "Ülkenin dört bir tarafında Emek Partisi saflarında buluşuyoruz. Bugün de aramıza katılacak işçiler, kadınlar, gençler var. Hoş geldiniz yoldaşlar. Birbirimizden öğreneceğiz, partimizi büyüteceğiz, bu şehri ve bu ülkeyi emeğin, alınterinin, eşitliğin, özgürlüğün, barışın ve kardeşliğin kılmak için güçlerimizi birleştireceğiz."

Karaca, konuşmasının ardından partiye yeni üye olan işçi ve öğrencilere rozetlerini taktı.

ÖZTÜRKMEN: ÜLKEMİZİ PATRON PARTİSİ YÖNETİYOR

Karaca'nın ardından CHP Gaziantep Milletvekili Hasan Öztürkmen konuştu. Öztürkmen, "Ülkemizi patron partisi yönetiyor. Ama onların sayısı az. Antep'te patronların nüfusa oranı az. Demek ki emekçi kardeşlerimiz de onlara destek veriyor. AKP, iktidarı ele geçirdiğinde sosyal yardıma muhtaç aile 1 milyon iken 2023'te 4,4 milyon oldu. Bu düzenin değişmesi için algı değişikliği ve bilinç değişikliği gerekiyor" ifadelerini kullandı.

ARİF NACAROĞLU: ÖRGÜTLÜ OLMALIYIZ

Evrensel yazarı Prof. Dr. Arif Nacaroğlu da kongrede söz aldı. Nacaroğlu, "O kadar çokuz ki istesek, bizleri din, dil, ırk diye yapay olarak bölmeye çalışanları mahkum etsek, bu güzel ülkede hırsızlığı, talanı, baskıyı, yoksulluğu, işsizliği büyük çoğunluk için düzeltebiliriz. Örgütlü olmalıyız. En az sermaye kadar örgütlü olmalıyız. Derneklerde, sendikalarda, emekten taraf partilerde örgütlenmeliyiz. Emeğin yanında olan kendi partilerimizi iktidar yapmak için çalışmalıyız. Bütün ülke emekçileri birleşin" çağrısında bulundu.

"ŞİRECİ'DE KARŞIMIZDA MİLLETVEKİLLERİ VE BELEDİYE BAŞKANLARI DA VARDI"

Kongre işçilerin konuşmalarıyla devam etti. İlk olarak Şireci işçisi konuştu.

Şireci direnişini anlatan işçi, "Günler geçtikçe patronun inadı arttı. Arkadaşlar umutsuzluğa kapılıyordu. Antep'te gördüğümüz üçüncü en büyük grev Çemen ve Ünaldı'dan sonra. Bu grevde karşımızda patronların milletvekilleri, belediye başkanları da vardı. Yanımızda Sevda Karaca vardı, Mehmet Türkmen vardı. Fatma Şahin geldi, tavrı tamamen patrondan yanaydı. İYİ Parti Gaziantep Milletvekili Mehmet Mustafa Gürban bizleri terörist olmakla suçladı. Biz emeği için direnen insanlarız" dedi.

ERUSLU İŞÇİLERİ: ARTIK BU DÜZENE DUR DEMEMİZ LAZIM

Eruslu Global'de çalışırken geçtiğimiz haftalarda işten çıkarılan Celal Altun ise kürsünün gerçek sahibine söz verdiği için Emek Partisine teşekkür ederek konuşmasına başladı.

Altun, "Sermaye işçileri vampir gibi sömürüyor. 'Bu ülkede hak, hukuk, adalet var' diyorlar ama sermayeye var. Asıl gücün emek gücü olduğunun farkına varmamız gerekiyor. Sermayenin arkasında polisi, askeri, yargısı var ama bizim de emek gücümüz var. Bizim emeğimiz olmazsa sermaye olmaz" diye konuştu.

Baskılara değinen Altun, "Greve çıkan arkadaşlarımızı yıldırmak için her yolu deniyorlar. Yanımızda olan sendikacıları göz altına alıyorlar. Biz olmazsak bu ülkede ihracat rekorları kırılmaz. Vekilimize de teşekkür ediyorum. Kadınlar güçlü ve özgür oldukça biz de özgür ve güçlü oluruz. Direne direne kazanacağız" dedi.

Eruslu Global'de çalışan bir başka işçi de "20 yıldır adil olmayan bir düzenin içinde yönetiliyoruz. Artık buna dur dememiz lazım. İşçiler de iyi yaşamayı hak ediyor" ifadelerini kullandı.

GENÇ İŞÇİ: EMEK PARTİSİ İLE TANIŞINCA NE YAPMAM GEREKTİĞİNİ ÖĞRENDİM

Emek Partisine üye olan genç bir fabrika işçisi ise şunları dile getirdi:

"Başpınar'da çoğu fabrikada çocuk işçi çalıştırılıyor. İş güvenliği yok. Sefalet ve kölelik koşullarında yaşıyoruz. Ama bu durumu değiştirmek için mücadele edenler de var. Genç işçiler de bunlardan. Antep'te uyuşturucu sorunu var, gençler uyuşturucu kullanıyor. Ya bu koşullarda yaşamaya mahkum olacağız ya da mücadele edeceğiz. Bu durumu önce de biliyordum fakat Emek Partisi ile tanışınca ne yapmam gerektiğini fark ettim. Hem de nedenlerini gördüm. Mücadele ederek yoksulluğa, sömürüye, kölelik düzenine dur diyebiliriz. İşçi sınıfının birliği ile bunu yapabiliriz."

AKINAL SENTETİK'TE ELİNİ KAYBEDEN İŞÇİ: GÜCÜMÜZ BİRLİĞİMİZDİR

Akınal Sentetik'te elini kaybeden işçilerden Ali Zorkuşçu da kongrede söz aldı. Zorkuşçu, "Elimizi, kolumuzu kaybettik ancak sessiz kalmadık. Utanmadık, çünkü utanması gerekenlerin işçilerin canını hiçe sayan patronlar olduğunu biliyoruz. Biz sadece kendimiz için mücadele etmiyoruz. Bundan sonra hiçbir işçinin canına zarar gelmesin diye mücadele ediyoruz. Hiçbir işçiye bir daha 'Senin elinin fiyatı ne kadar' diye sorulmasın diye mücadele ediyoruz" dedi.

Bu süreçte Emek Partisinin yanlarında olduğunu belirten Zorkuşçu, "Buradan başta Akınal Sentetik’te çalışan işçi arkadaşlarım olmak üzere bütün işçilere sesleniyorum. Arkadaşlar, kendinizi yalnız hissetmeyin. Yalnız değilsiniz, yalnız değiliz. Bizim gücümüz birliğimizdir. Biz birlik olursak hiçbir güç karşımızda duramaz. İş kazalarına ve iş cinayetlerine karşı mücadeleye devam edeceğiz. Patronların daha fazla kâr etmek için işçilerin canını hiçe saymasına izin vermeyeceğiz" diye konuştu.

"ÖĞRENCİLER TARİKAT VE CEMAAT YURTLARINA MAHKUM EDİLİYOR"

Emek Partisi üyesi genç bir fabrika işçisi de şunları kaydetti:

"Gençler, asgari ücretin üçte birine çalıştırarak ucuz iş gücü olarak kullanılıyor. Çalışma günleri ve saatleri tamamen patronların inisiyatifine bırakılıyor. Antep'te çocuk işçilerin çalıştığı birçok fabrika ve atölye var. Sigortasız, güvencesiz, düşük ücretle çalıştırılıyorlar. AKP iktidarında gençler gelecek kaygısı yüzünden yaşamına son veriyor. Üniversite öğrencileri tarikat ve cemaat yurtlarına mahkum ediliyor. Antep patronları kârlarına kâr katarken işçiler yoksullukla cebelleşiyor. Gençlerin yaşam standardı her geçen gün düşüyor. Son dönemde özellikle uyuşturucu ve kumar arttı."

Gençlere birlikte mücadele çağrısı yapan işçi, "Birlikte mücadele etmeden bir kazanım elde edemeyiz. Bu yüzden bütün gençleri Emek Partisinde örgütlenmeye; iş, eğitim, özgürlük için mücadeleye çağırıyorum. Denizlerden aldığımız bu bayrağı yükseltmek için size de ihtiyacımız var" dedi.

"DEPREMDE EMEK PARTİSİ YANIMIZDAYDI"

Deprem sürecinde Emek Partisi ile dayanışma faaliyetleri sırasında tanışan depremzede Gülizar Ataş da söz aldı. Ataş, "6 Şubat'ta bir deprem yaşadık. Ben Emek Partisi ile o süreçte tanıştım. 4 gün aç, susuz, sokakta kaldık. O süreçte bizimle dayanışmaya gelen Emek Partisi oldu. Ondan sonra da bizi bırakmadı. Dayanışma örgütledi. Seçim sürecinde Sevda Karaca sürekli yanımızda oldu, kadınlarla birlikte dayanışma etkinlikleri düzenledik" dedi.

YENİ İL BAŞKANI ABDULLAH ÇİLOĞLAN OLDU

Konuşmaların ardından faaliyet raporları okundu ve seçim yapıldı. İl Başkanlığı görevine Abdullah Çiloğlan seçildi.

Çiloğlan, konuşmasında, "Pandemi sürecinde işçiler çalışmaya zorlandı, bu yüzden hayatını kaybedenler oldu. AKP bunların sorumlularından biri olan Çelikaslan patronunu milletvekili yaptı. Biz Emek Partisi olarak işçi kardeşlerimize birlik olma, mücadele etme çağrıları yaptık. Onların yanında olduk. Emek Partisi bir dayanışma, birlik olma, mücadele etme partisidir. Deprem sürecinde de devletin görmezden geldiği el uzatmadığı mahallelerde dayanışma örgütledik. Halktan aldığımızı halka verdik. Sistemin gerçek yüzünü teşhir ettik" dedi.

(Antep/EVRENSEL)