Gazetemizin Basın İlan Kurumu ile davası bugün: Evrensel’e ambargo son bulsun

Gazetemiz Evrensel’in, Basın İlan Kurumunun (BİK) resmi ilan ve reklam yayımlama hakkını iptal etmesine dair açtığı davanın ilk duruşması bugün (28 Kasım) İstanbul 2. İdare Mahkemesinde saat 10.05’te görülecek. İşlemin iptali ve yürütmenin durdurulması talebiyle açılan dava emsal teşkil edecek.

Evrensel, gazetecilere, “Bizlere güç verecektir” diyerek davayı ve dava öncesi saat 09.00’da yapılacak açıklamayı takip etme çağrısı yaptı. Davanın görüleceği İstanbul Bölge İdare Mahkemesinin adresi Mahmutbey, 2459. Sk, No: 6, Bağcılar/İstanbul.

Basın meslek örgütü temsilcileri de kurumun keyfi kararlarına dikkat çekerek ilan kesme cezasının basın özgürlüğüne saldırı olduğunu belirtti ve “Bu tür hukuksuz, antidemokratik uygulamalarla mücadele etmek gerekiyor” dedi.

EMSAL DAVA OLACAK

Basın İlan Kurumu (BİK), Eylül 2019’da resmi ilan ve reklam yayımlama hakkımızı iptal etmişti. 22 Ağustos 2022’de ise gazetemize okurlarımızın bayilerden birden fazla gazete satın alması, kurum abonelikleri ve kayıt defterlerinin düzenli tutulmadığı iddiası ile gazetemiz Evrensel’in resmi ilan ve reklam yayımlama hakkını iptal etmişti. Gazetemiz iptal kararı sonrası Basın İlan Kurumuna kararın kaldırılması talebiyle iki kez itirazlarda bulunmuştu. Ancak BİK Genel Müdürlüğü itirazları “Gazetenin ihlalini ortadan kaldıracak yeni müspet herhangi bir bilgi ve belgenin sunulmadığı” iddiasında bulunarak reddetmişti. Gazetemiz Avukatı Devrim Avcı kararı mahkemeye taşıdı. Mahkeme sürecinin emsal dava olması bekleniyor.

BİK KEYFİ TUTUMUNDAN VAZGEÇMELİ

Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Gökhan Durmuş, Basın İlan Kurumunun gazetemize yönelik yıllardır devam eden ambargosunun bir an önce son bulması gerektiğini belirterek “Bu dava umarım buna hizmet eder. Keyfiliğin bir ürünü olarak yıllardır resmi ilan hakkı gasbedilen Evrensel gazetesi, ilgili koşulları yerine getiriyor olmasına rağmen ilan alamıyor” dedi.

Basın İlan Kurumunun, kamu kaynaklarını doğru bir biçimde aktarması gerektiğini vurgulayan Durmuş şöyle dedi: “Buna rağmen iktidara muhalif gördüğü gazetelere yönelik ekonomik bir baskı oluşturmaya çalışıyor. Haksız yere verilen ilan kesme cezaları basın özgürlüğüne bir saldırı biçimi. Evrensel gazetesinin bu hukuksuzluğa karşı açtığı davada yanındayız. Basın İlan Kurumunu da bir an önce bu keyfi tutumundan vazgeçmeye ve adil davranmaya davet ediyoruz.”

"DEMOKRASİYE, HUKUKA, BASIN VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNE SALDIRI"

DİSK Basın İş Başkanı Faruk Eren ise Basın İlan Kurumunun, neredeyse tüm devlet kurumları gibi artık Saray iktidarının bir organı haline dönüşmüş durumda olduğunu aktardı ve “RTÜK nasıl kendilerinden olmayan, iktidarı eleştiren seslere ekranlarını açan kanallara cezalar yağdırıyorsa BİK de iktidara biat etmeyen gazetelere ve internet sitelerine keyfi cezalar kesiyor. Elindeki ekonomik gücü kendi yandaşlarını sübvanse etmek, kendilerinden olmayanı cezalandırmak için kullanıyor” ifadelerini kullandı.

Eren “Bu açıkça demokrasiye, hukuka, basın ve ifade özgürlüğüne saldırıdır. Tabii ki bu durumu kabullenmemek, bu tür hukuksuz, antidemokratik uygulamalarla mücadele etmek gerekiyor” dedi.

"SANSÜRÜ YÖNETME KURUMU"

Çağdaş Gazeteciler Derneği Başkanı Kıvanç El, dernek olarak Basın İlan Kurumunun düzenlemelerine karşı hem hukuki olarak açılan davalara destek verdiklerini hem de dava açtıklarını belirtti.

Basın İlan Kurumunda yapılan yasal değişikliklerden sonra BİK’in bir sansür kurumu olduğunu belirten El “Bunu Evrensel gibi BirGün gibi cezalara bir gerekçe ve meşruiyet kazandırmak için yürüttüğü bir sistem olarak kurdu. Evrensel gazetesine çok basit bahanelerle, hukuken uydurma gerekçelerle ilanları durdurdu. İtirazlar yapıldı ama bir sonuç alınamadı” dedi.

ÇGD Başkanı şöyle devam etti: "Evrenselin bütün evrakları, kayıt defterleri yüzde yüz olsa da başka bir bahane yaratacaklardı. Evrenselin gazetecilik yapması ve yaptığı haberler nedeniyle ‘Oraya destek verilmemesi’ talimatları geliyor. Ve orada ki bürokratlar bu talimatların gereğini yapıyor. Basın İlan Kurumu, tamamıyla amacından çıkıp bir sansür ve sansürü yönetme kurumu haline geldi. BİK’i cezalar üzerinden bir yıldırma politikası izleyerek basın özgürlüğü karşısındaki kurumlar olarak görüyoruz. Evrensel’in de yanında olduğumuzu belirtiyorum.”

“BİK'İN BİR SİYASİ PARTİ ORGANI GİBİ HAREKET ETTİĞİNE ŞÜPHE YOK”

Viyana merkezli Uluslararası Basın Enstitüsü'nün (IPI) Başkan Yardımcısı ve IPI Türkiye Başkanı Emre Kızılkaya da "Dünyada birçok gazeteci ve basın özgürlüğü savunucusu da bu davayı izliyor ve idarenin Evrensel'e yönelik ayrımcılığına ve hak ihlaline mahkemenin son verip vermeyeceğini takip ediyor. Dönemin IPI Türkiye Başkanı Abdi İpekçi, bundan 60 küsur yıl evvel BİK'in kuruluşuna karşı çıkmış, 'İleride siyasi iktidarlar tarafından derhal bir Demokles’in kılıcına çevrilebilecek özelliktedir' demişti. Zaman onu haklı çıkardı. Evrensel davasında görüldüğü gibi BİK'in artık bir siyasi parti organı gibi hareket ettiğine şüphe yok. Bu davanın temsil ettiği asıl sınavı ise yargı veriyor. Mahkeme, adalet ile siyaset arasında bir seçim yapacak. Demokrasimiz için hayırlı bir hüküm verilmesini umuyoruz." diye belirtti. 

(İstanbul/EVRENSEL)

BASKILARA İNAT EVRENSEL YAŞAYACAK

Antep’ten genç bir fabrika işçisi

Merhaba sevgili Evrensel okurları, ben Gaziantep’te yaşayan genç bir fabrika işçisiyim. Evrensel’i açıp ilk okuyuşum fabrikada yaşadığım hak gasplarını ilettiğim bir haber üzerine olmuştu. Şimdi baktığımda ise başka işçilerin yaşadıkları hak gasplarını, işçi grevlerinden haberleri, grevdeki işçilerden mektuplarını, birçok yazı ve haberi görüyorum.

Yaşadığım şehrin penceresinden bakarsak, Evrensel; Ünaldı, Çemen, Sanko ve buna benzer pek çok öncü direnişi kamuoyuna yansıtan ve işçilerle her daim dayanışma içerisinde olan bir gazete olarak görünüyor bizlere. Bazı işçilere göre “kötü gün dostu”, bazılarının kader birliği kurup aldığı maaştan bir kısım ücreti Evrensel’e bağış yaptığı, bazılarının ise grevlerde ellerinde yükselen ve “Emek Evrenseldir” yazısıyla hayat bulan bir gazete Evrensel gazetesi.

İŞÇİYE DE SET KURUYOR

Şimdi Basın İlan Kurumu sadece gazeteye değil; Lezo fabrikasında çalışan bir genç işçinin bile taleplerini ve şikayetlerini paylaşmasının önüne set kuruyor.

Buradan anlaşılacağı üzere Basın İlan Kurumu iktidarın ve patronların elinde bir sansür mekanizmasına dönüştü. Biz, Basın İlan Kurumunun bu kararını tanımıyoruz. Evrensel’i daha çok işçiyle buluşturmaya, daha çok emekçinin yaşamına sokmaya devam edeceğiz. Baskılara inat Evrensel yaşayacak.