Erdoğan, İstanbul Sözleşmesi'ne sahip çıkan kadınlara "Marjinal çevreler" dedi!
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İstanbul Sözleşmesi'nden ülkemizin çekilmesine dair marjinal çevrelerce yürütülen kampanyaların hiçbir temeli yoktur" sözlerini sarf etti.
Fotoğraf: Utku Uçrak/AA
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Meclis grup toplantısında konuştu.
Konuşmasında "Gazze'de son asrın en büyük mezalimlerinden birini yapan Netanyahu, adını tarihe şimdiden Gazze kasabı olarak yazdırmıştır" diyen Erdoğan, İsrail ile ticari ve diplomatik ilişkilere yönelik herhangi bir somut yaptırımdan yine söz etmedi.
"Dış politikada dostlarımızın sayısını artırma, hasımlarımızın sayısını azaltma stratejimizi başarıyla uyguluyoruz" ifadelerini kullanan Erdoğan, 7 Aralık'ta gerçekleşecek Yunanistan ziyareti için de "Seyahatimizin yeni bir sayfa açılmasına vesile olmasını diliyorum" dedi.
Deprem bölgesinde yapı malzemelerinin fiyatlarında fahiş artışlar olduğunu belirten Erdoğan, "Genel afet bölgesi ilan edilen yerlerde 2025 yılı sonuna kadar mevcut cezaların 10 kat daha ağır uygulanmasını sağlayacağız" açıklamasında bulundu. Erdoğan ayrıca "Deprem konutlarını tamamlamak için bölgede çalışan firmalarımıza da her türlü desteği vereceğiz" dedi.
Deprem konutlarını önümüzdeki aydan hak sahiplerine teslim etmeye başlayacaklarını açıklayan Erdoğan, "Yıl bitmeden toplam 46 bin deprem konutu ve köy evini hak sahibi depremzedelerimize teslim etmeyi planlıyoruz" dedi.
"İstanbul Sözleşmesi'nden ülkemizin çekilmesine dair marjinal çevrelerce yürütülen kampanyaların hiçbir temeli yoktur. Şiddet meselesini bu sözleşmeyle irtibatlandıranların amacının kadına yönelik şiddet olmadığını çok iyi biliyoruz" sözlerini sarf eden Erdoğan, LGBTİ'lere yönelik nefret söyleminde bulunup "Meydanı bunlara kesinlikle bırakmayacağız. Aile kurmak isteyen gençlerimize finans desteğine başlıyoruz" açıklamasını yaptı.
Yerel seçim için "Yeniden İstanbul" diyen Erdoğan, "Cumhur İttifakı olarak en güçlü şekilde yolumuza devam edeceğiz. Cumhur İttifakındaki ortağımız MHP ile görüşmelerimiz karşılıklı anlayış temelinde ilerliyor. 15 Temmuz gecesi meydanlarda kurduğumuz ve bugüne kadar çeşitli fitne girişimlerine rağmen güçlendirerek devam ettirdiğimiz Cumhur İttifakının 31 Mart seçimlerinden de alnının akıyla çıkacağına inanıyorum" dedi.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"NETANYAHU ADINI TARİHE GAZZE KASABI OLARAK YAZDIRMIŞTIR"
"Gazze'de son asrın en büyük mezalimlerinden birini yapan Netanyahu, adını tarihe şimdiden Gazze kasabı olarak yazdırmıştır. Bu kara leke ona koşulsuz destek veren herkesin alına da yapışmıştır. Bu utanç lekesi hiçbir zaman temizlenmeyecektir. Gazze'de işlenen insanlık ve savaş suçlarını da, bir ikisi hariç Batılı ülkelerin tepkisizliğini de asla unutmayacağız. İsrail yönetiminin uluslararası hukuk önünde hesap vermesi için mevcut tüm yolları deneyeceğiz.
İspanya Başbakanı Sayın [Pedro] Sánchez ile telefon görüşmemizde Gazze'yi ele aldık. Bu konudaki dik ve dirayetli duruşu için İspanya'yı tebrik ediyorum. Yarın Birleşik Arap Emirlikleri'ne gidiyoruz. Dubai ziyaretlerimizde Gazze'yi de ele alacağız. Cuma günü başlayan esir takaslarını ve insani arayı müsbet bir gelişme olarak görüyoruz. Mutabakata katkı veren tüm kardeş ülkelere teşekkür ediyoruz.
İsrail kamuoyu nezdinde iyice köşeye sıkışan Netanyahu'nun siyasi ömrünü uzatmak için daha çok can almasının önüne mutlaka geçilmelidir. Netanyahu, Gazze'de işlediği cinayetlerle antisemitizmi körükleyerek tüm Yahudilerin güvenliğini tehlikeye atıyor. Batılı liderlerin Hamas bahanesiyle Filistinlileri şeytanlaştıran sorumsuz söylemlerinin bedelini ise bu ülkelerde yaşayan göçmenler ödüyor. Anlaşılan geçmişte Musevilere ve Romanlara yapıldığı gibi bugün de bir Müslüman sorunu icat edilmeye çalışılmaktadır. Tek vatandaşımızın dahi burnunun kanamasına izin vermeyeceğiz."
"1967 SINIRLARINDA BAĞIMSIZ VE EGEMEN BİR FİLİSTİN"
"Toplam 1500 ton insani yardım taşıyan ikinci gemimiz bugün yola çıkıyor. Yaralıların Türkiye'ye intikalini sağlayarak tedavileriyle ilgileniyoruz. Gazze'de kuracağımız sahra hastanelerinin yer tespit çalışmaları yapılıyor. Gazze'deki vatandaşlarımızın tahliyesini de büyük ölçüde tamamladık. Ateşkesin kalıcı hale gelmesi için temaslarımıza hız vereceğiz. Türkiye, devleti ve milletiyle Filistinli kardeşlerinin yanındadır. Bölgemize barış ve huzurun ancak 1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan, bağımsız, egemen ve coğrafi bütünlüğe sahip bir Filistin'in kurulmasıyla mümkün olduğunu hatırlatmak istiyorum."
YUNANİSTAN ZİYARETİ: "YENİ BİR SAYFA AÇMASINA VESİLE OLMASINI DİLİYORUM"
"Dış politikada dostlarımızın sayısını artırma, hasımlarımızın sayısını azaltma stratejimizi başarıyla uyguluyoruz. Biz diplomasiyi, bir tarafın kaybettiği, diğer tarafın ise kazandığı sıfır toplamlı bir oyun olarak görmüyoruz. Diploması, kazan kazan ilkesinin hayat bulduğu önemli bir imkandır. Özellikle komşularımızla aşılamayacak hiçbir sorunumuz olmadığı inancındayız. 7 Aralık'taki Yunanistan ziyaretine yaklaşımımız da bu yöndedir. Yunanistan ile ihtilaflarımız dün de vardı, yarın da olacak. Aynı zamanda bu ihtilaflardan çıkar sağlama peşinde koşanlar da olacak. Ama bu gerçek, ortak paydada buluşamayacağımız anlamına asla gelmiyor. İş birliğimizi geliştirebileceğimiz pek çok başlık vardır. Ziyaretimizde bunlara odaklanma niyetindeyiz. Seyahatimizin yeni bir sayfa açılmasına vesile olmasını diliyorum."
"DEPREM BÖLGESİNDEKİ FAHİŞ FİYATLARI KONUŞMAKTAN HİCAP DUYUYORUZ"
"Merkez Bankası brüt rezervlerimiz Eylül 2014'ten bu yana ilk kez 134,5 milyar dolara çıktı. Bir diğer konu başlığımız deprem bölgemizde fahiş fiyat uygulayanlara yönelik müeyyidelerdir. Biz böyle bir meseleyi konuşmaktan bile hicap duyuyoruz. Ama ülkemizde maalesef depremi ekonomik kazanca dönüştürmek isteyen tamahlarkar var. Milletin acısını istismar eden deprem turistleri sandıkta derslerini aldılar, milli iradenin şamarını yediler. Bilhassa yapı malzemeleri ve yapım işlerinde piyasa gerçekleriyle izah edilmeyecek fahiş fiyatlar söz konusu. Aynı malzeme aralarında 60-70 km olan iki şehrimizde yüzde 20-30 fiyat farkıyla satılıyor. Tamamen açgözlülükten kaynaklanan bu çarpıklığın, vicdansızlığın üzerine gitmekte kararlıyız. Genel afet bölgesi ilan edilen yerlerde 2025 yılı sonuna kadar mevcut cezaların 10 kat daha ağır uygulanmasını sağlayacağız."
DEPREM KONUTLARINI İNŞA EDEN ŞİRKETLERE DESTEK
"Deprem konutlarını tamamlamak için bölgede çalışan firmalarımıza da her türlü desteği vereceğiz. Deprem sonrası oluşan yoğun talebin yapım işlerinde maliyetleri artırdığının farkındayız. Bu süreçte şirketlerimize yardımcı olmak adına yapım işlerine ek fiyat farkı ve süre uzatımı verilmesine imkan tanıyoruz. Özellikle depremden önce ihale edilen yapım işi sözleşmelerinin zamanında tamamlanmasında sorunlar yaşandığını gördük. Devlet olarak bu konuda da hem kolaylık gösteriyor hem de yük alıyoruz.
"ÖNÜMÜZDEKİ AYDAN İTİBAREN DEPREM KONUTLARININ TESLİMİNE BAŞLIYORUZ"
"İnşallah önümüzdeki aydan itibaren yapımı tamamlanan deprem konutlarının hak sahiplerine teslimine başlıyoruz. Yıl bitmeden toplam 46 bin deprem konutu ve köy evini hak sahibi depremzedelerimize teslim etmeyi planlıyoruz."
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ'NE SAHİP ÇIKAN KADINLARA: "MARJİNAL ÇEVRELER"
"Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele 2024 yılı Faaliyet Planı'nın detaylarını açıkladık. Plan, kadına yönelik şiddet konusundaki irademizin en somut ifadesidir. İstanbul Sözleşmesi'nden ülkemizin çekilmesine dair marjinal çevrelerce yürütülen kampanyaların hiçbir temeli yoktur. Şiddet meselesini bu sözleşmeyle irtibatlandıranların amacının kadına yönelik şiddet olmadığını çok iyi biliyoruz. Çünkü bunlar gerçekten kadına şiddetten rahatsız olsalardı bölücü terör örgütünün kuyruğuna takılmazdı. Bugüne kadar ne bölücü örgütün dağa kaçırdığı kız çocukları için iki kelam ettiler ne de Diyarbakır Anneleri'ne destek oldular. Bölücü örgüte sempatiyle bakanlarla opera dinlemeyi, kahvaltı yapmayı, seçim ittifakı kurmayı maharet saydılar. Şimdi de el etek öptükleri için onur duyduklarını ifade ediyorlar."
LGBTİ'LERE NEFRET SÖYLEMİ
"İstanbul Sözleşmesi'ni dillerine dolayanların aile kurumunu güçlendirmeye matuf adımlarımızdan rahatsız olmaları da tesadüf değildir. Sapkın ve sapık adımların en büyük destekçisi olan bu kesimlerin temel hedefi toplumsal yapımızı çökertmektir. Herhalde ne demek istediğimi anlıyorsunuz: LGBT. Çok açık, net; bu sapkın, sapık akımlar karşısında tek dik duran Cumhur İttifakı'dır, AK Parti'dir. Biz meydanı bunlara kesinlikle bırakmayacağız. Aile kurmak isteyen gençlerimize finans desteğine başlıyoruz. Aile ve Gençlik Fonu ile ilgili teklifimiz Meclisimizden onayını aldı. Bugün yürürlüğe girdi. Fonu ilk etapta derprem bölgesinde hayata geçireceğiz. Gençlerimize 2 yıl geri ödemesiz, 48 ay vadeli 150 bin liralık evlilik kredisi imkanı sunacağız."
"YENİDEN İSTANBUL…"
"Muhalefette yaşanan gelişmeleri sadece yüzümüs kızararak değil inanın üzülerek de seyrediyoruz. Ne Türk siyaseti ne de Türk demokrasisi böyle bir manzarayı asla hak etmiyor. Milletimiz, muhalefetin pembe dizileri aratmayan hançer siyasetinden artık bıktı usandı. Vatandaş, bırakın bunlara oy vermeyi, adlarını duymak, yüzlerini görmek dahi istemiyor. 14-28 Mayıs seçimlerindeki ağır yenilginin tüm faturasını cumhurbaşkanı adaylarına kestiler, aynı tas, aynı hamam. CHP'de Genel Başkanlık koltuğunda oturan zat değişti ama siyaset yapış tarzında zerre değişiklik olmadı. Bizdeki muhalefetten ne köy olur ne de kasaba. Biz bunlara bakarak asla rehavete kapılmayacağız. 31 Mart seçimleriyle ilgili hazırlıklarımızı kendi önceliklerimiz ve programımıza göre yürüteceğiz. Gençler unutmayın, bugün bir başlık atıyorum: Yeniden İstanbul..."
"MHP İLE GÖRÜŞMELERİMİZ KARŞILIKLI ANLAYIŞ TEMELİNDE İLERLİYOR"
"Seçim tavimimiz sorunsuz bir şekilde işliyor. Cumhur İttifakı olarak en güçlü şekilde yolumuza devam edeceğiz. Cumhur İttifakındaki ortağımız MHP ile görüşmelerimiz karşılıklı anlayış temelinde ilerliyor. 15 Temmuz gecesi meydanlarda kurduğumuz ve bugüne kadar çeşitli fitne girişimlerine rağmen güçlendirerek devam ettirdiğimiz Cumhur İttifakının 31 Mart seçimlerinden de alnının akıyla çıkacağına inanıyorum." (HABER MERKEZİ)