Müslüm Gürses yaşamını yitirdi

Sevenlerinin 'Müslüm Baba' olarak andığı sanatçı Memorial Hastanesi’nde yaklaşık 4 aydır yoğun bakımdaydı. 2 gün önce durumu ağırlaşan ve makinalara bağlı yaşamını sürdüren Gürses'in bu sabah 10.30 itibarıyla hayatını kaybettiği açıklandı.

Müslüm Gürses, 18 Kasımda aynı hastanede by-pass ameliyatı geçirmiş, ameliyat sonrası sanatçıda karaciğer, böbrek yetmezliğinin yanı sıra bağırsak ve akciğer sorunları baş göstermişti.

YARIN TOPRAĞA VERİLECEK

Gürses'in hayatını kaybetmesinden sonra doktoru Deniz Şener açıklama yaptı. Şener, “Sabah saat 08.30 gibi problemler başladı. Önce tansiyonu düştü, kalp fonksiyonlarını kaybetti. Saat 10.30 gibi de kaybettik. Allah rahmet eylesin” dedi.

Ölüm haberinin ardından sanatçının çok sayıda hayranı hastaneye akın etti. Hastanedeki işlemlerin ardından Gürses’in cesedi Zincirlikuyu Mezarlığı gasilhanesine gönderildi.

Sanatçının manejeri Nevzat Takmaz da yarın Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda tören düzenleneceğini, ardından Teşvikiye Camii'nde kılınacak cenaze namazından sonra sanatçının toprağa verileceğini söyledi. (İSTANBUL)

'ARABESKİN GERÇEK BABASI'

Volkan Çağlayan, bugünkü Pazar ekimizde yazdığı yazıda Müslüm Gürses'i 'Arabeskin gerçek babası' olarak nitelendirmişti.

Çağlayan yazısında bunu şöyle gerekçelendiriyor:

"...Gencebay nasıl 70’li yılların insanıysa, şarkılarında nasıl 70’li yılların duygu ve düşünce dünyasını koruyorsa; Müslüm Gürses’in yılları da gerçekte 80’ler olmuştur. Çünkü 70’li yıllarda acının kaynağı insani değerlerin yozlaşmasında aranıyordu. 80’li yıllarda ise acı herhangi bir yozlaşmanın, yolunda gitmeyen bir durumun sonucunda yaşadığımız bir duygu olmaktan çıkmıştır. Bu sadece kitle kültüründe değil sanatsal eğilimlerde de -eğer Türkiye söz konusu ise- böyle olmuştur. Burada artık acı tam anlamıyla öncesiz ve sonrasız olan yıkıcı bir konformizme dönüşmüştür ve Gürses’in arabeski bu anlamda 80’li yılların, ruhunu belirlediği bir müziktir. Öncesiyle ilişkisi yoktur. O yüzden de bugün arabesk diye bildiğimiz türün gerçek atasının Müslüm Gürses olduğunu söyleyebiliriz. Gencebay’ın 70’lerdeki o bütünsel nihilizan derinliği, içinde nasıl son kertede tasavvufi bir isyan ve kabulleniş ikiliği saklıyorsa; Gürses de bu tasavvufi kabullenişin ve kadere isyanın zıddı olan o antagonizma ile söylemiştir şarkılarını. Buradaki iki çaresizlik hali birbirine hiç benzemez..."

Volkan Çağlayan'ın yazısı: http://evrensel.net/news.php?id=50397

MÜSLÜM GÜRSES'İN YAŞAMI...

Şanlıurfa'nın Halfeti ilçesinde doğan Müslüm Gürses, ailesinin yaşadığı ekonomik sorunlar sonrası 3 yaşında Adana'ya göçtü. 14 yaşından itibaren Adana'da çay bahçelerinde şarkı söylemeye başlayan Gürses, bir yandan da Halkevine gitmeye başladı. 1967'den itibaren TRT-Adana Çukurova Radyosu'nda her hafta Cumartesi günleri türkü söyledi. 1968 yılından itibaren ilk 45'likleri çıkmaya başladı.

İlk plağı 1968 tarihli Ömür Plak'tan çıkan "Emmioğlu/Ovada Taşa Basma" plağıydı. Ömür Plak ile toplam 4 45'lik yaptı. Daha sonra İstanbul'a geldi.

Sarıkaya Plak ile 2 adet 45'lik Plak yaptı: "Giyin Kusan Selvi Boylum/Hayatımı Sen Mahvettin" ile "Gitme Gel Gel/Haram Aşk". 1969'da  "Sevda Yüklü Kervanlar"ı içeren "Sevda Yüklü Kervanlar/Vurma Güzel Vurma" isimli 45'lik Plağı çıktı. Bu plak 300.000 adet satarak rekor kırdı. Daha sonra askere giden Gürses, dönüşünde Palandöken firması ile 13, Bestefon firmasi ile 4, Hülya Plak ile 15 ve Çın Çın Plak ile 2 adet 45'lik plak yaptı.

Şöhretle birlikte sinema filmlerinde de başrollerde yer aldı. Toplam 38 filmde oynadı.

Orhan Gencebay ve Ferdi Tayfur'la birlikte "Arabesk" müziğinin en popüler olduğu dönemde ülke çapında beğenisini artırdı. 1984-1999 arası Elenor Plak'la çalıştı. Müslüm Gürses, 2000'li yıllarla birlikte 'Arabesk' tarzının dışında yorumladığı şarkılarla da beğeni topladı. 2006'da Gönül Teknem adlı albümünü çıkardı. Aynı yıl Şair Murathan Mungan'la ortak projesi "Aşk Tesadüfleri Sever" büyük yankı yarattı. Albümde Gürses, Mungan'ın sözlerini yazdığı ve David Bowie'den Leonard Cohen'e birçok dünyaca ünlü müzisyenin bestesini yaptığı şarkıları seslendirdi. Müslüm Gürses, 2009'da "Sandık", 2010'da "Yalan Dünya" albümlerine imza attı.  (HABER MERKEZİ)