3 Aralık Dünya Engelliler Günü: Biz engelli değiliz, engelleniyoruz
Engelli Hakları Federasyonu Başkanı Cemalettin Gürsoy, engellilerin -sorunlarının 365 gün sürdüğünü belirterek; "Biz engelli değiliz engelleniyoruz. Eve mahkum edilmek istemiyoruz" dedi.
Fotoğraf: Evrensel
Eylem NAZLIER
İstanbul
3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla Evrensel’e konuşan Engelli Hakları Federasyonu Başkanı Cemalettin Gürsoy, sadece böyle günlerde hatırlandıklarını söyledi ve ekledi: “Bizim sorunlarımız 365 gün sürüyor. Biz engelli değiliz engelleniyoruz.”
"EVE MAHKUM EDİLMEK İSTEMİYORUZ"
Günlük yaşamda birçok zorlukla karşılaşan engelli yurttaşlar, toplumsal hayata tam anlamıyla katılamıyor. Engelli Hakları Federasyonu Başkanı Cemalettin Gürsoy, bugün de farkındalık yaratmak amacıyla çeşitli etkinlikler düzenleyeceklerini, sorunlarını dile getiren pankartları taşıyacaklarını söyledi. Sonra yaşadıkları sorunları sıraladı: “Engellilere verilen raporlar da büyük bir düşme var. Sağlık Bakanlığının engellilerin sayısını düşürmek için değil, gerçekten hak eden kişiye hak ettiği oranın verilmesini sağlaması lazım. Örneğin tek ayağı yok yüzde 20-25 rapor alıyor. Bu, yüzde 40’ın altına düştüğü için, engelli haklarından yararlanamamak demek. Biz rapor oranlarından bir iyileştirme bekliyoruz.”
"CİHAZLARI ALAMIYORLAR"
Ortez protez alımının döviz kurlarındaki artışlardan sonra zorlaştığını söyleyen Gürsoy, “Örneğin ben ortopedik ayakkabı giyiyorum. Yani biz buna protez diyoruz. Benim de protezim şu anda piyasada 2 bin 200 TL. Benim sağ ayağım 12 cm kısa olduğu için bu kısalıklar ölçülendirilip fiyatlandırılıyor. Şimdi devlet bunun 120 TL’sini karşılıyor. Ben bugün 100 liraya terlik alamıyorum. Çoğu engelli bu ortez-protezi alamadığı için ne yazık ki eve hapsolmuş durumda ya da başkalarının yardımıyla sokağa gidiyor ya da güncel ihtiyaçlarını bile karşılayamıyor” ifadelerini kullandı.
"İSTİHDAMA KATILMALI"
Evde bakım ücretleri verilirken engellinin ailesinin değil, kendi gelirinin dikkate alınması gerektiğini talep ettiklerini söyleyen Gürsoy şu eklemeleri yaptı: “Yine ‘maaş’ adı altında verilen yardım da yetersiz. Bugün zeytinin kilosu 300 TL, ekmek 8 TL… Bir kişinin giyiminden, gezmesinden tozmasından bahsetmiyorum. Sadece karnını doyurabilmesi için zeytin ekmek yese bile bu para yetmiyor. İstihdam etmiyorsunuz. O zaman istihdam edemediğiniz engelliye asgari ücret tutarında bir yardım yapılarak bu kişilerin en azından karnını doyurmasının sağlanması gerekiyor.”
Engellilerin istihdama katılması için devletin teşvik etmesi gerektiğini vurgulayan Gürsoy, “Engellilerin yüzde 3’ünün özelde yüzde 4’ünün devlette çalıştırılması gerekir. Özellikle devletteki bu kotaların doldurulmasını talep ediyoruz. Engelli istihdamının önünü kesecek engeller değil, engellileri istihdama dahil edecek uygulamalara ağırlık verilmesi gerekiyor” diye konuştu.
"HAYAT ENGELLİLERE GÖRE TASARLANMALI"
Engellilerin eğitime dahil edilmesi için okulların engellilere göre tasarlanması gerektiğinin altını çizen Gürsoy, sözlerini şöyle noktaladı: “Bizim önümüze aşamayacağımız mimari engeller koyarsanız biz evlere hapsoluyoruz. Ulaşım araçlarının tabanlarını çok yüksekte tutarsanız onlara binemiyoruz. Evrensel tasarımlara ağırlık verilerek engellilerin önündeki mimari engellerin kaldırılmasını talep ediyorum. Eve mahkum edilmek istemiyoruz. Biz engelli değiliz engelleniyoruz. Onun için bu 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nü buruk bir şekilde geçireceğiz.”
"TALEPLERİMİZ MADDİ YARDIMLARDAN İBARET DEĞİL”
Hukuk Fakültesi 3’üncü Sınıf Öğrencisi Mehmet Koray Maraşlı (20), doğuştan görme engelli. DHA’ya konuşan Koray da şunları söyledi: “3 Aralık'tan sonra unutuluyoruz. Engellilerin talebi, çeşitli maddi yardımlardan ibaret değil. Bizler de müzelerde daha erişilebilir şekilde eserleri incelemek istiyoruz. Sınavlara hazırlanırken materyal eksiği çekmek istemiyoruz. Ülke çapında yapılan sınavlarda artık bilgisayarla da sınava girme imkanına kavuşmak istiyoruz. Sorun çok ama şu aşamada çözümler az.”