07 Aralık 2023 10:09

"Tasarrufu devlet yapsın, asgari ücret insanca yaşayacak ücret olsun"

İzmir Menemen Egekent-2 pazaryerinde asgari ücret beklentilerini konuştuğumuz vatandaşlar, asgari ücrete yapılacak zamla birlikte tüm tüketim ürünlerine de yeniden zam geleceğini söyledi.

Fotoğraf: Eda Aktaş/Evrensel

Reklam

Eda AKTAŞ
Eren SARAN
İzmir

Asgari Ücret Tespit Komisyonu, milyonlarca işçiyi ilgilendiren 2024 yılında geçerli olacak asgari ücretin belirlenmesi için ilk toplantısını 11 Aralık’ta gerçekleştirecek. En son temmuz ayında net 11 bin 402 lira olarak belirlenen asgari ücret, Türk-İş’in açıkladığı kasım ayı açlık sınırı olan 14 bin 25 TL’den 2 bin 623 lira, yoksulluk sınırı olan 45 bin 686 TL’den ise 34 bin 284 lira daha düşük.

Hükümet yetkilileri daha önce yaptığı açıklamalarda 2024’te geçerli olacak asgari ücrete ilişkin tek seferde zam yapılacağının sinyalini verdi.

İzmir Menemen Egekent-2 pazaryerinde asgari ücret beklentilerini konuştuğumuz vatandaşlar, asgari ücrete yapılacak zamla birlikte tüm tüketim ürünlerine de yeniden zam geleceğini söyledi. Alım gücünün arttırılmasını ifade eden vatandaşlar, insanca yaşayabilmek için 40 bin liranın üzerinde bir ücretin verilmesi gerektiğini dile getirdi. Hükümetin tasarruf açıklamalarını da eleştiren vatandaşlar, “Ben tasarruf yaparken başkaları uçuyorsa bu iş olmaz. Devlet de tasarruf yapsın” dedi.

"ZAM VE İLAVE VERGİLER GELEBİLİR"

Asgari ücrete zam yapıldığı anda bütün şeylere zam geleceğini söyleyen emekli Ercan, “Görüşmenin 14 bin liradan başlatılması uygun değil. Ev kiraları yüksek. Ben emekli oldum, 14 bin almıyorum, 12 bin küsür alıyorum. Eşim çalışmazsa geçinemeyiz. O daha emekli olmadı, yoksa çok zor” dedi.

Bir ailenin geçinebilmesi için kira faturalar vs. harcamaları için 20 bin TL, mutfak ve diğer giderler için ise 20 bin TL’nin yeterli olacağını ifade eden Ercan, “Ama asgari ücreti bu kadar yapmazlar. Emekliye 5 bin lira verdiler ‘Bütçeyi zorladık’ dediler. Şimdi ne kadar zorlayabilirler bütçeyi? İlave vergi getirecekler, yani bir taraftan alıp diğer taraftan verecekler” diye konuştu.

"ÜRETELİM, ÇALIŞALIM AMA İNSAN GİBİ YAŞAYALIM"

Petrokimya iş kolunda çalışan Hasan, “Kendime yetecek kadar ücret alıyorum. İhtiyaçlarımla ihtirazlarımı karıştırmadığım sürece benim için mesele yok. Asgari ücret insanların geçinmesine yeterli değil, çarşı pazarın hali belli. Dört kişilik bir aileyiz, yaklaşık 500-600 lira her hafta harcıyoruz. Pazar bize göre pahalı. Memleketin hali belli, yukarıdakiler ve aşağıdakiler” dedi.  

Bütçe yeteli değil söylemlerine ilişkin ise Hasan, “Hesabı düzgün yapmak lazım. Devlette hesabını düzgün yapacak, vatandaşta. Boş yere para harcamasınlar. Vatandaş tasarruf yapsın ama devlet de yapsın. Sadece vatandaşın tasarrufuyla olacaksa sorun değil, ben hep yapayım. Ama ben tasarruf yaparken başkaları uçuyorsa olmaz bu iş. Üretelim, çalışalım ama insan gibi yaşayalım” diye ekledi.

"ALIM GÜCÜ ARTIRILMALI"

Asgari ücretin yeterli olmadığını dile getiren mühendis Runida, “Şu an 4 kişilik bir ailenin asgari yaşamı 37 bin üzerindeydi. Asgari ücret alan iki kişiyi düşünelim o rakama ulaşması için daha fazlasını alması gerekiyor ki artışlardan sonra enflasyonunda artacağını düşünürsek o bile yetersiz kalacaktır” dedi.   

“Yüzde 50, yüzde 80 zam yapsalar bile bir anlamı olmuyor, yine içeride oluyor. İnsanlar sadece o artış oranına takılıyor. Çok daha ciddi tedbirler alınmalı. Sadece ekonomik anlamda değil Türkiye’nin güvenilirliği açısından yargı sisteminde bazı şeyler yapılmalı. Düzgün bir politika olmadığı sürece hiçbir şeyin düzelebileceğine inanmıyorum. Asgari ücret 100 bin lirada olsa fark etmez, neticesinde her şey arttığı sürece. Asgari ücretin artması değil de alım gücünün artması önemli” diyen Runida, şunları söyledi: “Ben mühendisim asgari ücrettin üstünde bir gelirim var ama eskiden ortanın üstüydüm şimdi altında kaldım. Eskiye nazaran çok daha düşük kalitede bir hayatım var.”

"250 GRAM LOR PEYNİRİ 40 LİRA"

67 yaşında olan bir emekli ise “250 gram lor peyniri aldım, 40 lira verdim. Bir dilim peynir yiyemedikten sonra neye yarar, yaşantı bu mu? Niye mi bu durumdayız; her gün bir uçakla tuvalet haricinde her yere gidiliyor. Bu tasarruf mu? Mümkün değil lüks şatafatlı araçlar, her gün bir yerde nasıl olur?” diyerek tepkisini dile getirdi.  

Emekli Güneş Arslan, “Asgari ücretle çalışanlar nasıl geçiniyor bilmiyorum. Bu hükümet de insafa gelmiyor. Yazık günah insanları zora sokuyorlar. Vereceklerse adam gibi bir ücret versinler. En aşağı 20 bin lira olmalı, bir insanın geçimi için. Ev kiraları olmuş 10 bin lira, bunu verdikten sonra ne yiyip içecek, faturaları var. Dönüp kiracılar için insafa gelin diyor, devlet insafa gelsin. Ben de memur emeklisiyim, bizleri de dikkate alsınlar. Seyyanen zammı çalışanlara verdiler, biz emeklilere vermediler. Biz de aynısını bekliyoruz, yoksa oy falan vermem” diye konuştu.

"DEVLETİN BÜTÇESİ VAR AMA BİZE YOK"

10 yıldır pazar esnafı olarak çalışan Onurcan da “Asgari ücret çok düşük. Artık alım gücü düştü. İnsanlar nerede ucuz ürün var, onu seçiyor. Eskiden kaliteye bakarlardı, şimdi kaliteye bakan yok” dedi.

Kendisi işsiz olan eşi ise asgari ücretin biraz üstünde maaş alan Özlem, “Asgari ücrete yönelik hiçbir beklentimiz yok. Karşılamayacak hiçbir şeyi çünkü her şeye her gün zam geliyor. Ay sonunu zor getiriyoruz. Kendi boğazımızdan kesiyoruz, istediğimiz her şeyi alamıyoruz. Evde lüks olan her şeyi kestik, kılık kıyafet almıyoruz zaten. İki çocuk var, biri ilkokulda okuyor, onun masrafları daha fazla. Asgari ücrete yüzde yüz zam da olsa fark etmiyor, zamlar durmalı. Yoksa hiçbir şey fark etmiyor, alım gücü gittikçe düşüyor. Devletin bütçesi vardır ama bize yoktur. Kime olduğunu onlar daha iyi biliyor. Ama bütçenin halka olması lazım” diye konuştu.

Reklam