Antep'ten bir işçi: Demek sendikanı seçmek istersin ha!
Antep'ten bir işçi: "Pazar mesaisine gelemedin mi? Kod 50 ile işine son verilir. Yemekleri yenilmeyecek halde olduğu için işçiler cebinden yemek söyler."
Fotoğraf: Mesut Baylav/Evrensel
Antep’ten Bir İşçi
Gaziantep
Şanlıurfa’da Özak’ta çalışan işçi arkadaşlarımız sendikalarını kendileri seçmek gafletinde bulunmuşlar! Akıl var mantık var hiç öyle şeye izin verilir mi yahu? Hali hazırda üye işçilerini patronun hırslarına teslim eden Öz İplik-İş Sendikası var zaten. Öz İplik-İş sendikalıysanız eğer; resmi tatiller de dahil her gün çalışmak zorundasınız. Arada 7-8’er saatlik fazla mesailere de kalmak zorundasın. O kadar vahim ki bazı kadın işçiler eve gidemeyip işyerinde bir yere kıvrılıp uyumak zorunda kalır. Pazar mesaisine gelemedin mi? Kod 50 ile işine son verilir. Yemekleri yenilmeyecek halde olduğu için işçiler cebinden dışarıda yemek söyler. Servis sıkıntısı da bilinen bir ıstırap olur.
Fabrikadaki yöneticiler işçilere kadın erkek fark etmeksizin; “Salak, aptal, şerefsiz, geri zekalı” diye hakaretler eder. Demem o ki sağ olsun Öz İplik-İş Sendikası!
Haa kolluk kuvvetleri de sağ olsun bu arada hakkını vermek gerekir. Canla başla; TOMA’yla copla, özel ikram biber gazıyla yasaların çiğnenmesine engel oldular. Yasa şu efendim: “6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 17. maddesine göre; 15 yaşını dolduran her işçi çalışmakta olduğu iş kolunda kurulu bulunan sendikalara kimseden izin almaksızın özgürce üye olabilirler”
25. maddesine göre ise “İşçiler sendikaya üye olmaları veya iş saatleri dışında işçi sendikasının çalışmasına katılmaları nedeniyle işten çıkarılamaz veya herhangi bir nedenle farklı muameleye tabi tutulamazlar”
Kolluk kuvveti, kanunları ihlal eden kişileri keşfederek, caydırarak, rehabilite ederek veya cezalandırarak kanunu uygulamak için organize bir şekilde hareket eden hükümete bağlı kurumların faaliyetidir. Terim; polisi, mahkemeleri ve düzeltmeleri kapsar.
Gerçi işçi kadınlar ve adamların ellerinde sopa, taş, delici kesici alet yoktu. Sağa sola saldırmadılar da olsun, adalet yerini bulsun. İşçiler, sendika başkanı ve görevlileri darp edilsin, gözaltına alınsın.
Ahhh Urfa ahh, sessiz kalıyorsunuz siz! Sesinizi duysalar var ya Şanlıurfa’nın AKP’li seçilmiş milletvekilleri sizin için taaaa Ankara’dan ilk uçakla atlar gelirlerdi! Sahipsiz değilsiniz artık o fabrikada ki en değerli şey insandır, sensin BİRTEK-SEN’le güçlüyüz. 3 Aralık Pazar günü Gaziantep Başpınar işçileri olarak anayasal bir hakkınıza destek olmaya geldik yanınıza ama yasa yine askıya alınmıştı valilik kararıyla.
Anayasa’nın “Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı” başlıklı 34. maddesine göre “Herkes önceden izin almadan silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir”.
Haftaya pazar yine geliyor Antep işçileri yanınıza. Onurlu duruşunuz hepimizi gururlandırıyor.