Asgari Ücret Tespit Komisyonu, ilk toplantısını yaptı; 2'ncisi 18 Aralık'ta
Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun, 2024'te geçerli olacak asgari ücreti belirleme çalışmaları kapsamındaki ilk toplantısı sona erdi. Toplantıda rakam konuşulmadı.
Fotoğraf: AA
Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun, 2024'te geçerli olacak asgari ücreti belirleme çalışmaları kapsamındaki ilk toplantısı başladı. Toplantı öncesi hükümet, patron ve işçi temsilcileri açıklamada bulundu. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, iktidarın işçiler enflasyona ezdirilmediğini ve ezdirilmeyeceğini öne sürerken, Türk-İş, resmi enflasyon ve gerçek enflasyon arasındaki uyumsuzluk vurgusu yaparak asgari ücretin aylarca açlık sınırı altında kaldığını belirtti.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda gerçekleşen toplantıda, patron tarafını Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) , işçi tarafını Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) temsil ediyor. Patron heyetinin başkanlığını TİSK Genel Sekreteri Akansel Koç, işçi heyetinin başkanlığını ise Türk-iş Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar yapıyor.
BAKAN İŞÇİNİN ENFLASYONA EZDİRİLMEDİĞİNİ ÖNE SÜRDÜ
Toplantı öncesi açılış konuşmasını yapan Bakan Işıkhan, iktidar tarafından işçilerin enflasyona ezdirilmediğini ve ezdirilmeyeceğini öne sürdü. Işıkhan, “Ekonomideki genel toparlanmanın etkisi ile önümüzdeki yıl istihdam artışı bekliyoruz. Çalışanlarımızın gelirlerini enflasyona ezdirmeyecek, istihdamı koruyacak ve artıracak en makul noktada belirlenmesi için çalışacağız. Bir yılda toplamda yüzde 107’lik bir zam oranıyla işçimizi emekçimizi enflasyona ezdirmedik. Bugüne kadar nasıl hem çalışan hem işverenlerin yanında olduysak bugün de aynı hassasiyetle hareket edeceğiz. İşçimiz kazanırsa Türkiye kazanır, işverenimiz kazanırsa Türkiye kazanır düşüncesiyle çalışmalarımızı yürüteceğiz” diye konuştu.
TİSK DENGELİ RAKAM İSTEDİ
TİSK Genel Başkanı Özgür Burak Akkol ise ara dönem artışı konusunda üçlü bir mutabakat sağlandığını söyleyerek, “ Şimdi de bu ortak mutabakatı sağlamak için yine masada olacağız. Devlet refahı, çalışanlarımızın korunması ve istihdamın korunması bizim önemli başlıklarımız olacak. Ekonomimizde devam eden iyileşme sürecinin korunmasını, büyümenin sürdürülebilmesi için istihdamın korunmasını önemsiyoruz. Yaşam maliyetlerine karşı tüm çalışanların korunması da önemli bir konu. Hem çalışanlar, hem işverenler, hem de devletimiz için kutuplaşmadan uzak bir süreç olmasını istiyoruz. Dengeli bir rakam ve mutabakat ile süreci tamamlamak umudundayız” dedi.
TÜRK-İŞ: VERGİDE ADALET SAĞLANSIN
Türk-İş Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar, asgari ücretin bir pazarlık ücreti olmadığını söyledi. Komisyonda bu yıl görev yapacak işçilerin yaşadıkları geçim sıkıntısını paylaşacağını söyleyen Ağar, “Burada belirleyici olan hükümetin yaklaşımıdır. İşçilerin geçim şartlarının iyileştirilmesi yolunda atılan olumlu adımlar sürdürülmelidir. Asgari ücretin vergi dışı bırakılması, işçi kesiminin yıllardır devam eden talebiydi. Bu geçtiğimiz yıl uygulamaya girdi. Böylece, tüm ücretli çalışanların vergisi asgari ücretlinin faydalandığı tutar kadar azaldı. Ancak vergide adalet sağlamaya yönelik adımlar devam etmedi. Ücretlilerin vergiye esas gelir tarifesi ve oranları, çok düşük kaldı. Ücretli çalışanların büyük kısmı, daha yılın ilk aylarında daha yüksek orandan vergi ödemek durumundadırlar. Yılbaşında ele geçen net ücret, aylar geçtikçe azalmaktadır. Bu konuda, işveren kesimiyle birlikte ortak talepte bulunduk. Gelir tarifesinin ilk dilimi 12 aylık asgari ücret seviyesine getirilmesini istedik” dedi.
"ASGARİ ÜCRET AYLARDIR AÇLIK SINIRI ALTINDA"
Alınan tedbirlerin henüz işçinin geçim şartlarına olumlu olarak yansımadığını belirten Ağar, “İşçinin, memurun, emeklinin yaşadığı enflasyon ile açıklanan resmi enflasyon rakamları arasında büyük uyumsuzluk vardır. TÜİK’e olan güven, açıklanan enflasyon verileri dikkate alındığında, maalesef ortadan kalkmıştır. İşçinin geçim şartlarını hesaplaması gereken TÜİK, anayasada yer alan açık düzenlemeye rağmen, bu görevi yerine getirmekten kaçınmaktadır. Asgari ücret, aylardır açlık sınırının altındadır. Halen günlük net asgari ücret 380 TL’dir. Bu ücretle işçi ve ailesi hangi zorunlu ihtiyacını karşılayabilecektir? Asgari ücretlilerin ve çalışanların alım gücünü gerileterek ekonomik büyüme sağlanamaz. Toplam nüfus içinde ücretli çalışanların sayısı yükselmesine rağmen, milli gelirden aldıkları pay giderek düşmektedir. Sosyal taraflar sadece ücret politikasını değil bir bütün olarak gelir politikasını gözden geçirmelidir. Ancak bunların hiçbiri asgari ücreti düşük belirlemenin gerekçesi olamaz. Komisyonun yapacağı çalışmalar sonrası tespit edilecek asgari ücretin işçilerin ve toplumun beklentilerine uygun olmasını bekliyoruz. Refahı adil paylaşmanın gereği yapılmalıdır” dedi.
RAKAM KONUŞULMADI
Basına kapalı gerçekleşen toplantı, yaklaşık 1 saat sürdü. İşçi heyeti başkanı Ramazan Ağar, toplantı çıkışında basın mensuplarına açıklamada bulundu. Ağar, "Milyonlarca kişinin gözü, kulağı bugünkü toplantıdaydı. 8 milyon asgari ücretli çalışan ve ona ek olarak da 30 milyon insanımız bugün burada asgari ücret konusunu takip etmektedirler. Asgari ücret tespit komisyonunun ilk toplantısı, sadece işin başlangıcı oldu. Herhangi bir ücret konusu görüşülmedi. Pazartesi saat 13.30'da tekrar komisyon üyeleri olarak bir araya gelinecek. Süreç devam edecektir" diye konuştu.
Bir sonraki toplantının da bakanlıkta gerçekleşeceğini söyleyen Ağar, heyetle beraber toplantıda yer alan 4 işçinin mevcut şartlarda geçinemediklerini ve geçinebilecekleri bir asgari ücret talep ettiklerini söyledi. Ağar ayrıca "Bizim Türk-İş olarak herhangi bir ücret söyleme şansımız yok. Ücret söylediğimiz zaman bağlanır kalırız. Ücreti veren işveren tarafından ücret gelecek ki değerlendirme yapacağız. Şu an ücret söylemenin bir anlamı olmadığını düşünüyorum. Belirli bir ücret söyleyip de onun altında kalmanın bir anlamı yok. Kamuoyunu da yanlış yönlendirmemek lazım" dedi.
YOKSULLUK SINIRININ 4’TE 1’İ
Türk-İş’in kasım ayı araştırmasına göre 4 kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarını ifade eden açlık sınırı, 14 bin 25 TL olarak hesaplandı. Gıda harcaması ile giyim, konut, ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarına denk gelen yoksulluk sınırı ise 45 bin 686 TL’ye yükseldi. Bekar bir çalışanın yaşama maliyeti ise aylık 18 bin 239 TL’ye yükseldi. Öte yandan milyonlarca emekli ise 7 bin 500 liralık maaşla geçinmeye çalışıyor.
Türk-İş Başkanı Ergün Atalay son yaptığı açıklamada, “Türk-İş kongresinde arkadaşımızın biri bana sordu, ben de dedim ki ‘Pazarlık açlık sınırından olmaz. Onu konuşmanın bir anlamı yok.’ Konuştuğum iki kelimeydi. Konuşmam çarpıtıldı. Ülkedeki çalışma şartları, ücret ortada, marketlerde, pazarda fiyatlar ortada. Asgari ücretin alım gücü ortada. Emeklinin alım gücü ortada. Enflasyonu durdursunlar, ete, süte zam gelmesin, kiraya zam gelmesin, asgari ücreti konuşmanın da bir anlamı yok o zaman. Sen zammı ver, ertesi gün zam getir fiyatlara yani bu sürdürülebilir bir iş değil. Fiyat artışları durmadığı, enflasyon devam ettiği müddetçe bu meseleyi yılda bir kere görüşmek doğru değil” dedi.
DİLE GETİRİLEN RAKAMLAR
AKP hükümeti ekonomik programında ücretlere hedef enflasyon oranında zammı işaret ederken, iktidara yakınlığıyla bilinen medya organlarında asgari ücrette 15 bin 800 lira dile getirildi.
Öte yandan Gazeteci Deniz Zeyrek ise “Yılda bir kere artırılma kararı çıkmasaydı asgari ücreti 15 bin 800 TL yapacaktılar. Fakat yılda bir kere artıracakları için 17 bin TL yapma noktasındalar. Bu devletin işine de geliyor. Devlet oradan vergi alıyor. En düşük emekli maaşı da 10 bin 500 TL olacak. Olağan üstü bir zam yapılmasını beklemiyorum” dedi.
PATRONLAR KÂR REKORU KIRDI
Temmuz 2023’te yayımlanan Fortune 500 Türkiye araştırması, şirketlerin 2022’de kârlarını yüksek oranda artırdıklarını ortaya koydu. Fortune 500 Türkiye şirketlerinden 466’sı kâr açıklarken, 34’ü zarar açıkladı. 104 şirketin zarar açıkladığı 2021 yılı ile kıyaslandığında zarar açıklayan şirket sayısının ciddi düzeyde azaldığı görüldü. Fortune 500 Türkiye sıralamasında yer alan şirketlerin 2021 yılında 157 milyar 781 milyon lira olan toplam net kârı, 2022 yılında yüzde 245.5 gibi rekor oranda artarak 545 milyar 138 milyon liraya çıktı.
SERMAYEYE YENİ KIYAKLAR YOLDA
Mecliste görüşülen, ekonomiye ilişkin düzenlemeler içeren torba yasada patronlara yeni kıyaklar yer alıyor. Torba yasanın içinde yurt dışından elde edilen kâr paylarının tamamını Türkiye’ye getirenlerin kazançlarının yarısından gelir vergisi de, kurumlar vergisi de alınmayacak. Hizmet sektöründe faaliyet gösteren şirketlerin, kazandığı paraların tamamını Türkiye getirmesi durumunda, toplam paranın yüzde 80’i vergiden muaf tutulacak. Yabancı ülkelerde bulunan şirketler üzerinden yapılan ihracattan kazanılan para ülkeye getirildiği zaman 5 puanlık kurumlar vergisi indirimi uygulanacak. Elde edilen kur farkı ve faiz gibi kazançlar kurumlar vergisinden 6 ay daha muaf tutulacak. (Ankara/EVRENSEL)