'Aşı yok" diyen hekime dava: Suçu doğruları söylemek
Aşı sıkıntısını dile getirip, çözüm üretilmesini isteyen Aile Hekimi Dr. Yusuf Eryazgan, bu nedenle yargılanacak. Dr. Eryazgan “Yalan söylemedim. Doğruları mahkemede de söylemeye devam edeceğim” dedi.
Fotoğraf: DHA
Kübra KIRIMLI
Ankara
Geçtiğimiz yıl katıldığı bir programda yaşanan aşı sıkıntısını dile getirip ‘Aşı yok’ dediği için Şanlıurfa Aile Hekimleri Derneği (ŞUAHED) Başkanı Dr. Yusuf Eryazgan, hakkında 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası ve meslek örgütlerinden de men edilmesi için dava açıldı. 13 Aralık’ta Şanlıurfa 14. Asliye Ceza Mahkemesinde hakim karşısına çıkacak olan Dr. Yusuf Eryazgan, duruşma öncesi gazetemize yaptığı açıklamada “Ben hekim olarak görevimi yaptım. Olmayan aşı var gibi yapamazdım. Aşı yok diyerek, bir çözüm bulun dedim. Elimizde belgeler var, doğruları söylemeye devam edeceğiz” dedi.
"AŞI YOKLUĞU MÜFETTİŞ RAPORLARINDA DA VAR"
Bir aile hekimi olarak mesleğini yapmaya çalıştığını ve doğruları söylemek zorunda olduğunu dile getiren Dr. Yusuf Eryazgan “Aşının olmadığı bir ortamda; aşı var diyemezdim. Üstelik soruşturma başlayınca aşının olmadığı, müfettişin kendi raporlarında da yer buldu. Bahsini ettiğim müfettiş raporu ile ilçe sağlık ve il sağlık müdürlüklerinin de birbirine attığı mesajları da mahkemeye sunacağız. O mesajlarda da aşının yokluğundan söz ediliyordu” dedi.
"SORUŞTURMA GÖZDAĞI AMAÇLI"
Bir çocuğun aşıya erişemediği için geçireceği her türlü hastalığın kendisini vicdanen rahatsız edeceğini dile getiren Dr. Eryazgan “Ben o gün de doğruları söylediğimi iddia ediyordum, bugün de. Mahkemeye sunacağımız evraklarımız ve şahitlerimiz 13 Aralık’ta bizi doğrulayacak” diye konuştu. Hakkında açılan davanın kasti olduğunu ifade eden Dr. Eryazgan “Bakanlığın tutumu meslek örgütlerine ve sağlık alanında çalışanlara bir gözdağı vermekti. Soruşturma bu yüzden açıldı. Mahkemede gerekli cevabı vereceğiz. Bizden sonra kimseyi susturmaya çalışmayacaklar” dedi.
"DOĞRULARI SÖYLEYENLER CEZALANDIRILIYOR"
‘Aşı yok’ diyerek aslında kamu otoritesine bir çağrı yaparak aşının sağlanmasını ve aşılamaya devam etmeyi istemekten başka bir amacı olmadığını belirten Dr. Eryazgan, “Ben hekimlik yemininin izinden gidiyorum. Keşke aşının olmadığını hekimler yerine asıl sorumlular çıkıp söyleselerdi. Çünkü aşı yoksa kimse koruyucu hekimlikten söz edemez. Sorumluların şeffaf olması lazım çünkü insanların sağlık hakkının ihlali söz konusu” ifadelerini kullandı. 13 Aralık’ta Şanlıurfa Adliyesinde görülecek olan duruşmaya çok sayıda sendika, meslek örgütü ve derneklerin yanı sıra Türk Tabipleri Birliğinin (TTB) de katılarak kendisine destek vereceğini belirten Dr. Eryazgan “Biz geniş bir katılımla söylediğimiz doğruların bir kez daha savunucusu olacağız. Yalan söylemedik” ifadelerini kullanarak TTB’nin de gerçekleri dile getirdiği için cezalandırıldığını söyledi.
"TOPLUM SAĞLIĞINI SAVUNANLAR HEDEFTE"
Toplum sağlığını önceleyen kurum ve hekimlerin iktidarın hedefinde olduğuna dikkati çeken Türk Tabipleri Birliği (TTB) 2. Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten “Bugün TTB’nin ya da ‘Aşı yok’ dediği için hakim karşısına çıkacak olan meslektaşımızın yaşadıkları benzerdir. TTB’ye yönelik baskı diğer meslek birliklerini de baskı altına alma gayesi taşıyor. Urfa’daki meslektaşımıza yönelik dava da bununla ilişkilidir. Meslektaşımız ‘Aşı yok’ dedi. Bu yalan bir açıklama mıydı? Hayır. Kuduzdan yetişkinler, kızamıktan çocuklar yaşamını yitirdi bu ülkede. Ya aşı yoktu ya da tedavi edici özelliği bulunan ilaca erişilemedi. Aşı ya da ilaç olsaydı yurttaşlarımızı kaybetmeyecektik. Meslektaşımız ‘Aşı yok’ diyerek iktidara bu sorunu görün ve çözün demek istedi. Ancak onlar sorunlar karşısında konuşanı yargılamaya kalktılar” dedi.