Taraftar grupları futbolda şiddeti yorumladı: Amaç şiddeti önlemek değil, taraftara sopa göstermek
Gebzespor Eskiçarşı, Amedspor Barikat, Altay Kızıl Kabus, Adana Demirspor 6. Bölge ve Adanaspor Kaplanpenche taraftar grupları ile Hakem Meler'e saldırıyı ve futbolda şiddeti konuştuk.
Fotoğraf: Emin Sansar/AA
Aydın YİĞİT
Adana
Ankaragücü-Çaykur Rizespor arasında oynanan maçın ardından Ankaragücü Başkanı Faruk Koca’nın Maçın Hakemi Halil Umut Meler’e saldırısı futbolda şiddeti, nedenlerini ve şiddeti önleme adı altında hayata geçirilen uygulamaları yeniden tartışmaya açtı.
Hakeme saha içerisinde linç girişimine varan olaylara gelirken süreç nasıl gelişti? 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun ve Passolig uygulaması, şiddeti neden engelleyemiyor?
Endüstriyel spor anlayışına karşı çıkan taraftar grupları yaşananların sürpriz olmadığını ifade ediyor. Gölcükspor deplasmanında polisin orantısız şiddetine maruz kalan Gebzespor Eskiçarşı taraftar grubu, Deplasman yasağı ve sık sık kendilerine yönelik şiddetle gündeme gelen Amedspor Barikat taraftar grubu, Altay Kızıl Kabus, Adana Demirspor 6. Bölge ve Adanaspor Kaplanpenche taraftar grupları yaşananları gazetemize değerlendirdi.
‘6222 SAYILI KANUN TARAFTARA KARŞI KULLANILIYOR’
Eskiçarşı taraftar grubundan Erdi Şirin “Geçen hafta Gölcükspor deplasmanında biz de polis tarafından yoğun bir şiddete maruz kaldık. Bu olay da onun üstüne geldi. Ne zaman deplasmanlara gitsek bu sıkıntıları yaşıyoruz. 6222 sayılı Kanun’la ilgili bir sıkıntı var. En ufak bir şeyde olan taraftarlara oluyor. Bölgesel amatörde olduğumuz için Passolig bizi etkilemiyor ama o da aynı” dedi.
Gebzespor Taraftarlar Derneği Başkan Yardımcısı Fırat Keskin ise “Genç bir kardeşimizi Gölcükspor tribününe götürmemle beraber karşılıklı münakaşa yaşandı ve sonrasında polisin orantısız şiddeti geldi. Biber gazı, plastik mermi gibi şeylerle karşı karşıya kaldık. Bu olayı anlayamıyoruz. Yani hata bile yapmış olsak karşılığı bu mu olmalıydı? 6222 sayılı Kanun başlı başlına bizleri hedef alıyor. Hakeme yönelik şiddet de bizim olayın üstüne geldi” ifadelerini kullandı.
‘TARAFTAR OLSA İDAM FERMANI YAZILIRDI’
Altay taraftar grubu Kızıl Kabus’tan Fedai Mengüç “Futbol sonuçta endüstriyel bir şey. İddaa gelirleri, yayın gelirleri örnek. Futbol federasyonu maçları durdurdu ama yayıncı kuruluş diye bir gerçek var. Bir sermaye var, bir para dönüyor. Ortada çok büyük bir kirlenme var. 2012’de bir kanun çıkardılar, Passolig diye bir uygulama çıkardılar. Bu uygulamayla dava açılmadan önce ceza veriyorlar, cezaya itiraz edersen iki sene, üç sene, dört sene dava sürüyor ve dava devam ettiği sürece seni spordan men ediyorlar. Şimdi bir kulüp başkanını göstermelik olarak tutukladılar. Kamuoyu tepkisi olduğu için bunu yaptılar. Normalde bir taraftar sahaya girmiş olsaydı, hakeme vurmuş olsaydı, idam fermanını hazırlamış olacaklardı. Ama bunu yapan kulüp başkanı ve kendi sermayelerinin içerisinden gelen bir adam olduğu için göstermelik işleyecek süreç” dedi.
Benzer bir olaya üç büyük kulüp yöneticisi karışsaydı meselenin kişilerle kapılacağını ifade eden Mengüç, “Siyasi bağlantıları itibarıyla devletle iç içe geçmiş yapılar olan Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş olsaydı ne kadar yaptırabilirsiniz bunu?” diye sordu. Spor programlarında Ahmet Çakar, Erman Toroğlu gibi isimlerin de sürekli hakemleri hedef gösterdiğini hatırlatan Mengüç, “Sonuç itibarıyla burada bir rant dönüyor. O rantın silahşorları bunlar da. Ama başından sonuna kadar endüstriyel futbol. Yasa dışı bahisler, hakemler, futbolcular kulüp yöneticileri, federasyonlar… Bu kulüpler artık kulüp değil, bir şirket gibi yönetiliyor” dedi. Mengüç, bu tip uygulamalara karşı taraftar gruplarıyla girişilen ortak örgütlenme çalışmalarının ise sınırlı kaldığını söyledi.
‘2016’DA GEREĞİ YAPILSAYDI YAŞANMAZDI’
Amedspor Barikat taraftar grubundan Ali Çiçekli de “Amedspor’a yapılanları yok sayarak önceki gün yaşananları boy boy gösteriyorlar. Yöneticilerimiz 2016 yılında Ankara’da protokolde şiddete maruz kalmıştı aynı kulüp yöneticileri tarafından. O zaman yapılanlar karşısında gereği yapılsaydı önceki günkü olaylar yaşanmazdı. Biz hemen hemen her maçta aynı şeylere maruz kalıyoruz. Bursa’da, Ankara’da, İnegöl’de bunları yaşadık. Spora biz barış ve kardeşlik açısından bakıyoruz, birleştirici gücünü ortaya çıkarmak gerekir” dedi.
Adana Demirspor 6. Bölge’den Ferhat Kayaokay da “Saldırı bizim için sürpriz olmadı. Uzunca bir süredir ciddi bir çürümeyle karşı karşıyayız. İşsizlik ve yoksulluk almış başını gitmişken, tarikatlar hiç olmadığı kadar semirmişken, uyuşturucu gençleri teslim almışken, yargı kararları hiçe sayılıyorken ve bunların yarattığı çürüme toplumu bu kadar etkiliyorken futbolun bu çürümeden nasibini almaması beklenemez. Milyarların döndüğü, siyasi iktidarların her sürecine müdahale ettiği bir sektör haline gelen futbol endüstrisinde şike de bahis de şiddet de olur. Mevzu sadece Ankaragücü değil, mevzu toplumdaki çürümenin futbola yansıması” dedi.
Adanaspor Kaplanpenche’den Ege Balibey ise “Yıllardır ‘6222’ safsatası adına insanlar fişleniyor, düşmanlaştırılıyor. Spor yasasını taraftara dayatmadan önce kendilerini futbol patronu gören, her istediğini yapabileceğini zanneden başkan müsveddelerine dayatmanın olması gerektiğini düşünüyorum. Hiçbir şiddet kabul edilemez” çağrısında bulundu.