Korel işçileri tepkilerini fabrika duvarlarına yazarak gösterdi: Yaşasın sendika, kahrolsun patron
Korel işçileri yaşadıkları sorunlara karşı tepkilerini fabrika duvarlarına yazarak gösteriyor.
Ekran görüntüsü Korel tanıtım videosundan alınmıştır.
Çağlar KAZAK
Eskişehir
Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Müdürlüğünün verilerine göre 34 milyon metrekarelik bir büyüklüğe sahip Eskişehir OSB’de 50 binin üzerinde işçinin çalıştığı 962 firma bulunuyor. Bu firmalardan biri de yaklaşık 35 yıldır faaliyet gösteren Korel. OSB’de iki yerleşkesi olan Korel’in soğutucu, ısıtıcı ve bisiklet fabrikalarında 1700 civarında işçi çalışıyor.
İş başvurusu görüşmelerinde çalışma sürelerinin haftanın 5 günü sabah 07.30 akşam 17.30 olarak bildirildiğini söyleyen işçiler her gün 12 saat çalışmaktan şikayetçi. Cumartesi günleri de fazla mesaiye çağrıldıklarını dile getiren işçiler, fazla mesailerin isteğe bağlı olmadığını, fiilen zorunlu tutulduğunu aktarıyor. Vardiya amirleri ve ustabaşılar dışında diğer işçilerin kök ücretlerinin asgari ücret olduğunu belirten işçiler, devamsızlık primi, yılda dört ikramiyenin de ücretlere yansıtıldığını, öte yandan yakacak ödeneği aldıklarını da söylüyor.
“ALTIMIZDA KİMSE YOK, BİRBİRİMİZE DÜŞÜYORUZ”
Kısa bir süre önce ücret ödemeleri için banka değişikliğine gidildiğini, kendilerine promosyon verileceğinin açıklandığını ifade eden işçiler, “Toplam 24 bin lira promosyon alacağız ama bu para bize tek seferde değil 6 ayda verilecek. Türk lirasındaki değer kaybı düşünüldüğünde 6 ay sonra aldığımız 4 bin lira pul olacak” diyor.
Korel işçilerinin en çok dile getirdikleri sorunların başında baskılar geliyor. “Genel müdür müdürlere, müdürler vardiya amirlerine, vardiya amirleri ustabaşılara, ustabaşılar da bizlere baskı yapıyor” diyen işçiler şunları söylüyor: “Bizim altımızda kimse olmadığı için bu sefer biz birbirimizde düşüyoruz. Üretim baskısı, hızlı çalışma baskısı var. Her saat başı üretim sayısı alınıyor. Ustabaşılardan hakaret içeren sözler duyuyoruz, ‘Hızlanın lan, hadi lan’ gibi ifadeler kullanıyorlar. Moralimizi en çok bozan şey de bu tavırlar.”
“PATRONUN OTELİNDE KALMA ŞANSIMIZ YOK”
Korel’de mola kullanmakta da sorunlar yaşadıklarını dile getiren işçiler, “15 dakikalık çay molasının 8 dakikası molada geçiyor. Zaten 3 dakika çay sırasında, 3 dakika mola yerine yürümede geçiyor. Molanın bitmesine 2-3 dakika varken bize hadi geçin yerlerinize demeye başlıyorlar. Molalar bile bizde bir stres yaratıyor.
Patronun Afyon’da termal otelleri olduğunu hatırlatan işçiler, “Bizim sırtımızdan zengin oldu, Afyon’da termal otel açtı. Bize verdiği ücretlerle bizim ailecek gidip onun otelinde kalma olanağımız yok. Bir sefer bile gidemedik” diyor. Corelli marka bisiklet ürettiklerini aktaran işçiler, “Patronumuz yerli ve milli marka diye övünüyor sürekli. Çeşit çeşit, bir sürü bisiklet üretiyoruz. Bir tanesini alma şansımız yok. Kaynağını biz yapıyoruz, boyasını biz yapıyoruz, zincirini biz takıyoruz fakat bir bisiklet dahi alamıyoruz” diyor.
TALEPLER TUVALET DUVARINDA
Korel işçileri yaşadıkları sorunlara karşı tepkilerini fabrika duvarlarına yazarak gösteriyor. Tuvalet duvarlarına “Promosyon hemen şimdi”, “Sendika isteriz, yaşasın sendika, kahrolsun Korel patronu” gibi yazılar yazan işçiler şunları söylüyor: “Bu yazılardan sonra tuvaletin duvarlarını boyattılar. Yetmedi, tuvaletin başına bekçi diktiler. Her çıkandan sonra duvarı kontrol ettiler. Ama kimlerin yazdıklarını tespit edemediler. Umarız edemezler. Daha önceden de tuvalet duvarları aracılığıyla haberleşmeler oluyordu.”
Asgari ücret görüşmeleri ile ilgili de görüşlerini aktaran işçiler, “Zamlar, hayat pahalılığı durmadıkça aldığımız zammın da bir anlamı yok. Önce bu pahalılık sorunu çözülmeli. Hükümetten beklentimiz öncelikle bu. Gelirimiz giderlerimizi karşılamıyor. Lükste ve şatafatta gözümüz yok ancak gelecek aya kadar nasıl geçineceğimizi de düşünmek istemiyoruz. Biraz daha rahat yaşamak istiyoruz, çocuklarımıza gönül rahatlığıyla harçlık verebilmek istiyoruz” diyor.