Kentsel dönüşüm yasası: Vatandaşa kendi evini satacaklar
7471 sayılı Kanun’daki değişikliği değerlendiren Doç. Dr. Pelin Pınar Giritlioğlu: Afet sonrası vatandaş, evini yeniden satın alacak.
Fotoğraf: Volkan Pekal/Evrensel
Ramis SAĞLAM
İzmir
Resmi Gazete’de 9 Kasım 2023 tarihli yayımlanan 7471 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun yeni tartışmalara neden oldu. Kanun değişikliğindeki 50+1 salt çoğunluk kararı dikkat çekti. Kanun değişikliği ve tartışmalı konuları ŞPO İstanbul Şube Başkanı Doç. Dr. Pelin Pınar Giritlioğlu ile konuştuk.
Rezerv yapı alanı tanımındaki “Yeni yerleşim alanı olarak” ibaresinin metinden çıkarıldığını belirten Giritlioğlu, bu düzenlemenin gerekçesiyle açılan davalar olduğuna dikkat çekti. Herhangi bir taşınmazın rezerv yapı alanı olarak belirlenebilmesi için meskun alanlar dışında olması gerektiği hükmünün verildiğini söyleyen Giritlioğlu, “Yerleşim yerlerinde yer alan parsellerin de rezerv yapı alanı olarak belirlenmesinin mümkün olması amaçlanıyor” dedi.
İmar ve yapılaşma haklarının kısıtlanmasına yönelik kapsamın genişletildiğine dikkat çeken Giritlioğlu, “Maraş ve çevresinde meydana gelen depremler nedeniyle oluşan hasarlarla bağlantılı olan ve hasar tespit raporlarına dayalı olan idari işlemlere karşı açılan iptal davaları ile ilgili süreci kısaltmaya yönelik yasal düzenlemeler yapıldı” diye ekledi.
YÜZDE 51 SALT ÇOĞUNLUK KARARI
Kentsel dönüşümlere ilişkin işlemlerin yüzde 51 salt çoğunluk kararı ile alınan kararlara katılmayanların arsa payları rayiç değerinden az olmamak üzere satılabilecek. Giritlioğlu, “Özel bütçeli bir Kentsel Dönüşüm Başkanlığı kuruldu. Kentsel Dönüşüm Başkanlığına devredilecek hazine taşınmazlarının bazı kurum ve kuruluşlar ile yapı sahipleri ve kanuni mirasçılarına doğrudan satış veya kiralama yapılabilmesine imkan sağlandı” diye konuştu.
ÖN ALIM HAKKI NEDİR?
Kentsel Dönüşüm Başkanlığına ön alım hakkı tanınırken, riskli yapıların tespitine yönelik çalışmaların hak sahiplerinin rızası aranmaksızın Başkanlık tarafından resen yapılabilmesi sağlandı. Ön alım hakkını değerlendiren Giritlioğlu, “Verilen süre içinde tahliye kararına uyulmaması halinde gerekli izinler alınarak yapıların tahliye ve yıkım işlemlerinin Başkanlık tarafından cebren yaptırılabilmesinin olanağı getirildi. Bu olay, hak sahibinin borçlanması ve tapu devri gibi durumlara yol açacak” diye ekledi.
Bu düzenlemenin “Doğrudan mülksüzleştirme düzenlemesi” olduğunu aktaran Giritlioğlu, “Hak sahibinin borçlandığı durumunda, borçlanma bedeli üzerinden hak sahibi ile sözleşme yapılır ve borçlanma bedelinin tamamı ödenmeden tapuda ferağı verilmez. Hak sahibine düşecek bağımsız bölümün/bölümlerin Başkanlıkça belirlenen süreler içerisinde teslim alınmaması durumunda, hak sahibinin bu bağımsız bölüm/bölümler üzerindeki hakkı sona erer” dedi.
SOSYAL KONUTA DÖNÜŞÜM MODELİ
Mülkün, konuttan sosyal konuta dönüşüm modeli gelirken, yoksul veya dar gelirli olarak kabul edilenlere verilecek bağımsız bölümlere ilişkin konuşan Giritlioğlu, “Hak sahibinin üzerine kayıtlı ikamet edebileceği konut nitelikli başka bir gayrimenkulü olmaması durumunda ise hak sahibine, hak sahibi evli ise hak sahibi ve eşine bu bağımsız bölüm üzerinde oturma hakkı tanınıyor” dedi.
“Komisyon karşılığı rezerv alan ilan edilebilecek mi?” sorumuza Giritlioğlu, “Gerçek ya da özel hukuk tüzel kişilerince mülkiyetlerindeki taşınmazların rezerv yapı alanı olarak belirlenmesi talebinde bulunabilmesi için bu taşınmazların yapılaşmaya esas arsa metrekaresinin yüzde otuzunun mülkiyetinin devrine muvafakat edilmesi veya aynı miktarın değerinin dönüşüm projeleri özel hesabına gelir olarak kaydedilmek üzere Başkanlığa verilmesi gerekir” şeklinde cevap verdi.
‘BORÇLAR VATANDAŞA KALACAK’
Kanun değişikliği ile olabilecek durumları Giritlioğlu şu şekilde aktardı; “Rezerv alan ilan edilen yerden çıkanlar bir daha geri dönemeyecek. Rezerv alanlar ayrıcalıklı imar planları / özel proje alanları olarak yeniden düzenlenecek. Geniş kapsamlı bir mülksüzleştirme müdahalesi gelecek. Vatandaş evini yeniden satın alacak. Ödeyemezse konutu Hazineye devredilecek. Dar gelirli vatandaşın evine hissedar olunacak, borçlu, ipotekli, hacizli kısmı vatandaşta kalacak. Tüm bunlar resen yapılacak.”