TMMOB'dan Bakan Tekin'e tepki: Tarikatları masumlaştırmak anayasaya aykırı bir eylem
TMMOB, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in cemaat ve tarikatları STK olarak tanımlamasını ve masumlaştırmasına tepki gösterdi.
Yusuf Tekin | Fotoğraf: Harun Özalp/AA
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in tarikatlara ve cemaatlere desteğin süreceği yönündeki açıklamasını "Bu ortaçağ kalıntısı yapıları; birer dernek, vakıf veya STK olarak tanımlamanın ve masumlaştırmanın anayasaya aykırı bir eylem olduğu açık" diyerek eleştirdi.
Yusuf Tekin bütçe görüşmeleri sırasında TBMM Genel Kurulu'nda tarikat ve cemaatlerle protokollerini süreceğini ve ile cemaaat-tarikatlere devletin içinde faaliyet göstermesine olanak sağlayamaya devam edeceklerini belirtmişti.
Tekin’in tarikatları ve cemaatleri birer sivil toplum kuruluşu (STK) olarak niteleyip övgü dolu ifadeler kullanmasına dair açıklama yapan TMMOB, "15 Temmuz öncesinde tüm uyarılara rağmen siyasal iktidarın birçok yetkilisi, bürokratı Fetullahçılarla ilgili övgü dolu ifadeler kullanmışlar, bu süreçte eleştirenleri ve uyaranları ise hedefe koymaktan çekinmemişlerdir” diye hatırlattı.
"TARİKATLAR BÜROKRASİ İÇİNDE KADRO YARIŞINDA”
Bugün gelinen noktada; FETÖ borsalarının oluşturulduğu ve çeşitli tarikatların bürokrasi içinde kadrolaşma yarışına girdiği gibi birçok haberin basında yer aldığını belirten TMMOB, “Bu haberler ve iktidar yetkililerinin açıklamaları da göstermektedir ki AKP iktidarı, anayasaya aykırı bu yapılarla iş birliğini sürdürmektedir ve geçmişteki hatalarından ders çıkarmamıştır. Bu ortaçağ kalıntısı yapıları; birer dernek, vakıf veya STK olarak tanımlamanın ve masumlaştırmanın anayasaya aykırı bir eylem olduğu açıktır” diye ifade etti.
“TEKİN CUMHURİYET İLKELERİNİ VE ANAYASAYI HEDEF ALIYOR”
Eğitim alanında görev alan üst düzey evrensel değerleri benimsemiş kişilerden seçilmesinin önemini vurgulayan TMMOB, “1925 yılında çıkarılan kanunla tekke ve zaviyeler kapatılmıştır. Ayrıca anayasanın 2’nci maddesinde de Türkiye Cumhuriyeti’nin demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğu açıkça belirtilmektedir. Milli Eğitim Bakanı bu açıklamasıyla açıkça Cumhuriyet ilkelerini ve Anayasayı hedef almıştır” belirtti.
Bilimsel, laik, parasız ve demokratik bir eğitim için mücadelenin süreceği belirtilen açıklamada "İktidarı, eğitim gibi ülkenin geleceği ile ilgili hayati bir konuda karar verici ve politika belirleyici pozisyonundaki kişileri belirlerken laikliği ve bilimselliği sindirmiş, çağımıza uygun bireyleri tercih etmesi konusunda uyarıyoruz" denildi.
NE OLMUŞTU?
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin Meclis'teki bütçe görüşmelerinde tarikat ve cemaatlerle ilgili, "Çok hoşunuza gidecek bir şey daha söyleyeceğim. Bakın Milli Eğitim Bakanlığı şu anda, 2023 yılı itibarıyla geçerli 2 bin 709 tane protokolümüz var. Bu protokollerden 1167 tanesi resmi kurumlarla. 550 tanesi STK'larla. 986 tanesi ise TEMA'dan Kızılay'a bir sürü STK'yla. Bunların içinde sizin tarikat-cemaat dediğiniz bizim STK dediğimiz yapılarla toplasanız 10 tane protokolümüz vardır. Ve ben bu protokollerle bize hizmet eden, destek olanlara da teşekkür ediyorum. Onlarla da protokol yapmaya devam edeceğiz. Çünkü onlar çocukların dağa çıkmasını engelliyor. Onlardan siz bunun için rahatsızsınız. Protokol yaptığımız bu sivil toplum örgütleri sizin çocukları dağa çıkarmanıza engel olduğu için çatlıyorsunuz. Ben o STK'larla protokol imzalamaya devam edeceğim. Çocuklarımın dağa çıkmaması için, sizin insan kaynağınıza insan yetiştirmemek için buradan devam edeceğim" açıklamalarında bulunmuştu.
(HABER MERKEZİ)
