Eskişehir Büyükşehir Belediyesi işçileri: İnsanca geçinebilecek ücret istiyoruz

Hüseyin PAMUK
Eskişehir

Yeni yılda geçerli olacak asgari ücretin belirlenmesine sayılı günler kaldı. Asgari Ücret Tespit Komisyonunda görüşmeler sürerken Eskişehir Büyükşehir Belediyesinde çalışan temizlik işçileri asgari ücret seviyesinde ücret aldıklarını söylüyor. Günlük yemek parasının belediye yemekhanesinde yemek yemeğe bile yetmediğini belirten işçiler insanca geçinebilecek ücret istiyor.

Toplu iş sözleşmesi yapabilmiş olmalarına rağmen ücretleri asgari ücretin biraz üzerinde olan işçiler, aldıkları ücretin ihtiyaçlarını karşılamaya yetmediğini, 45 lira olan günlük yemek ücretiyle sadece çorba ve pilav yiyebildiklerini anlatıyor. Doymak ve çalışmaya devam edebilmek için yiyecekleri yemeğin en az 100 liradan başladığından bahseden işçiler, yemeğini ya evden getiriyor ya da simit ile günü bitiyor. İşçiler belediyenin yemekhanesinde yemek ücretinin 70 lira olmasına karşın kendilerine 45 lira yemek parası ödenmesine de tepki gösteriyor.

“BU ÜCRETLERLE YAŞAMAK İMKANSIZ”

Belediye işçilerinin yakındığı bir başka konu ise vergi adaletsizliği. Yüzde 27’lik vergi dilimine giren işçilerden biri, “Bize verilen yemek ücretleri de maaşımıza eklendiği için vergi dilimine daha çabuk giriyoruz. Bizim yiyeceğimiz bir günlük yemekten bile vergi alınıyor. Yıl sonunda daha çok vergi ödüyoruz. Temel tüketim malzemelerinin fiyatları da yıl sonunda daha çok yükseliyor. Geçim sıkıntımız iyice artıyor” diyor.

Asgari ücret görüşmelerini yakından takip ettiğini söyleyen işçi, “Görüşmeler formaliteden yapılıyor. Kuruldan bir tutar belirlenecek, üzerine Erdoğan da bir şey diyecek, lütuf gibi işçilere sunulacak. Asgari ücret görüşmelerinde Türk-İş, işçilerin gerçek taleplerini dile getirmeyip, pazarlık masasına bile düşük ücretle gidiyor. Ücret teklifleri gerçeklerle örtüşmüyor, bir kiranın bile 15 bin lira olduğu koşullarda bu ücretlerle yaşamak imkansız” diye anlatıyor.

İŞÇİLER NEREDEYSE ZAMSIZ ÇALIŞIYOR

Yaptıkları toplu iş sözleşmesinden bahseden işçi, “Devletin verdiği asgari ücreti çıkarsak belediyeler neredeyse zam yapmıyor. Toplu sözleşmeden sadece yüzde 5 zam alıyoruz. İşçi yüzde 50 zam aldı deniyor ama yüzde 45’i asgari ücret artışından geliyor. Eskişehir’de CHP’li bir belediye olmasının hiçbir avantajı yok. Ne kadar eleştiriyor gibi gözükseler de AKP’nin kurduğu düzenden Eskişehir’de tüm belediye başkanları memnun. Sorunlarımız için eylem yapıp sesimizi duyurmaya çalıştığımızda da eyleme kimler gitti diye sorguluyorlar. Çalışanları işten atılma korkusuyla sindiriyorlar” diyor.

“BU ŞEHİRDE PARAN YOKSA SUYUN DA YOK”

İşçilerin bir diğer gündemi ise yaklaşan yerel seçimler. Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’i eleştiren işçilerden biri, “Büyükerşen Eskişehir’i yaptı ama elit kesim için yaptı. İşçi mahalleleri, gariban mahallerinin merkezle alakası yok. Suya, toplu ulaşıma yıl içinde defalarca zam yapıp özür dileriz diye tramvaylara yazı astılar. Büyükerşen, işçiler geçinemeyip zam isteyince işe nasıl girdikleri belli olmayan, çapulcular dedi. Daha önce sendikalaşmaya çalışan, hakkını arayan insanları işten attılar” diye anlatıyor.

Büyükerşen’in belediye başkanlığı için tekrar aday olacağını açıklaması üzerine yıllardır CHP’li olduğunu söyleyen bir belediye işçisi ise, “Artık Büyükerşen aday olursa oy vermeye gitmeyeceğim” diyor.

Bazı belediyelerin yaşam hakkı olarak suyun belli bir kısmını ücretsiz olarak sağladığını hatırlattığımızda işçilerden biri şunları söylüyor: “İnsanca yaşamak için bu hak sağlanmalı. Eğer Eskişehir’de sosyal demokrat bir belediye varsa suyun ihtiyaç kadarını ücretsiz sağlamalı. Eskişehir’de su çok pahalı. Son yerel seçimlerden önce mecliste AKP çoğunlukta diye zam yapamadıklarını söyleyip, CHP çoğunluğu alınca suya art arda yüzde 40 artı yüzde 40 zam yaptılar. Sürekli ülkenin ekonomisinin kötü yönetildiğini söyleyip sorumluluğu atmaya çalışıyorlar. Ekonomi kötü yönetiliyor bunun biz de farkındayız ama sosyal demokrat olduğunu iddia eden belediyelerin tek çaresi bu durumda zam yapmak mı? Zaten yoksulluğa sürüklenen vatandaştan daha fazla para talep etmek mi? Önceden 50 liraya 1 ay yetecek su alıyordum bir de borçlanma hakkım vardı. Şimdi 100 liralık su yüklüyorum bir de borçlanamıyorum. Bu şehirde paran yoksa suyun da yok.

Toplu ulaşımın da diğer büyükşehir belediyelerine göre daha pahalı olduğunu ifade eden işçi, “Belediye gelin sorunlarınızı bize anlatın çözelim diyor ama anlatsak da çözüm bulamazlar” diyor.