Teori ve Eylem’in gündemi askeri-sınai kompleks
Teori ve Eylem'in 62'inci sayısında dosya konusu askeri-sınai kompleks oldu. Türkiye’de özellikle 2010 sonrası dikkat çekici boyutlara ulaşan savaş sanayi toplam beş makalenin konusu olarak işlendi.

Teori ve Eylem 62. sayısının afişi
İLGİLİ HABERLER

Teori ve Eylem: Değiştirmek isteyenlerin kılavuzu

Teori ve Eylem’den ‘ekolojik kriz’ dosyası

Teori ve Eylem’den ‘ekolojik kriz’ dosyası
Teori ve Eylem dergisinin 62'inci sayısında, dosya konusu askeri-sınai kompleks oldu. Dosyada ABD ve Avrupa’daki askeri sanayinin durumu ve güncel siyasal eğilimlerin yanı sıra Türkiye’de özellikle 2010 sonrası dikkat çekici boyutlara ulaşan savaş sanayi toplam beş makalenin konusu oldu. Yusuf Karadaş “Militarist dönüşüm ve Türk askeri-sınai kompleksi” makalesinde, Bahadır Özgür ve İsmet Akça “Montajdan komplekse” başlıklı söyleşilerinde AKP öncesi ve sonrasında savunma sanayi politikalarını ayrıntılı bir biçimde tartışıyorlar.
Ben Freeman ve William Hartung’un yazdığı “Askeri-endüstriyel kompleks hiç bu kadar kötü olmamıştı” başlıklı makalede, 34'üncü ABD Başkanı Dwight D. Eisenhower'in 17 Ocak 1961 günkü veda konuşmasından bugüne ABD’deki askeri sınai kompleksin değişimini inceledi. Özlem Alev Demirel ve Claude Serfati ise, Ukrayna işgalinden önce kendini gösteren ancak işgalle birlikte hız kazanan AB politikasının üzerinde duruyor.
GÜNCEL TARTIŞMALAR YER BULDU
Kış 2023-24 sayısında başka güncel tartışmalar da kendine yer buldu. Gazeteci Musa Özuğurlu “Filler tepişirken: Filistin sadece Filistin değil” başlıklı makalede Filistin’e tarihi bir perspektiften güncel bir bakış sunuyor. Mustafa Yalçıner, Cumhuriyet'in 100'üncü yıl kutlamalarının ardından siyasi partilerin tutumunu değerlendirdi. Uğur Zengin, hükümetin orta vadeli programını eleştirel bir değerlendirmeden geçirirken, Arif Koşar “Tam otomatik işletme ve artı-değer” başlıklı makalesinde işçisiz fabrikada kapitalistin kârının nereden geldiği sorununu tartışmaya açtı. Çetin Akdeniz, Türkiye solunun geçmişe bakışına dair değerlendirmelerle polemik yaparken, Yusuf Akdağ, “Kuruluşunun ikinci yüzyılında Türkiye’nin bağımlı kapitalizmi”ni inceledi. Burak Bağçeci ise bilim felsefesinin popüler isimlerinden biri olan Karl Popper’un yaklaşımının açmazları üzerinde durdu. (KÜLTÜR SERVİSİ)
Evrensel'i Takip Et