Gıda ambalajında kanserojen riski
Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şube Yöneticisi Hande Toz, gıda ambalajları için kanserojen riski uyarısında bulundu.
Fotoğraf: DHA
Ramis SAĞLAM
İzmir
Kağıdın ambalaj olarak ilk kullanımı MÖ birinci veya ikinci yüzyılda Çin’de başlamış. O tarihlerde işlenmiş dut kabuğu yaprakları gıda sarmak için kullanılmıştı. 20. yüzyıl ise kağıt ve karton ambalajın en parlak dönemi oldu. Daha sonra yaprak yerini dokunmuş malzemelere ve çömleklere bıraktı. Cam ve ahşap ambalajların ise yaklaşık 5 bin yıldır kullanıldığı tahmin ediliyor. İlk metal ambalajlama ise 1823 yılında İngiltere’de Peter Durand’ın sac levhadan yapılma patenti almasıyla ortaya çıktı. Kağıt ve karton 1900’lü yıllarda önemli ambalaj malzemeleri haline gelirken, keşfi sonrası plastik, kağıt ambalajın yerini aldı.
Günümüzde ambalaj malzemelerinde en fazla sorun gıda ambalajlamasında yaşanıyor. Gıda ile doğrudan temas halindeki ambalajlar cam, metal, kağıt, plastik veya bunları içeren maddelerden oluşuyor.
Gıda ambalajlarında kullanılan malzemeleri ve ambalajlamada yaşanan sorunları Gıda Mühendisleri Odası (GıdaMO) İzmir Şube Yöneticisi, Gıda Mühendisi Hande Toz ile konuştuk.
"GEÇİRGENLİĞİ ENGELLENMELİ"
Gıda ile temas edecek kağıt yüzeyine bir kaplama yapıldığını belirten Toz, bu kaplamanın kağıdın gıda ile temas edecek yüzeyinin bir polimerik yapıyla sıvanması ile gerçekleştirildiğini, buradaki amacın kağıttan gıdaya madde geçirgenliğinin engellenmesi olduğunu söyledi.
Ambalajlamada en çok tercih edilen kaplama malzemelerinin polietilen (PE), polietilen teraftalat (PET) veya organik bariyerler olduğunu söyleyen Toz, “Polietilen (PE) genellikle kağıt bardakların iç yüzeyinde kullanılır ve kısa süreli sıcak temasa uygundur. PET ile kaplanmış kağıt genellikle sufle kabı gibi yüksek ısıl işlem görecek ürünlerin iç yüzeyinde kullanılır. Organik bariyer ise daha çok kısa süreli sıcak temasa uygun bir kaplamadır ve kağıt tabak yüzeylerine uygulanır” dedi.
PİŞİRME KAĞITLARI MASUM MU?
Yağlı kağıt olarak tabir edilen pişirme kağıtlarında ise mumsu veya silikonize bir tabaka ile kaplama yapıldığı ve bunun da yüksek sıcaklık uygulamalarına dayanıklı yapısı olduğu biliniyor. Ancak kağıt ambalaj sektörünün yavaş yavaş plastik kaplamalardan organik bariyer kaplamalara doğru evrildiğine dikkat çeken Toz, “Kullanılan malzemedeki plastik içeriği azaltılmakta veya sıfırlanmaktadır. Ayrıca bariyer üreticileri de daha uzun süre dayanım sağlayacak bariyer formülasyonları üretiyor. Böylece bardak kağıtlarında bile kullanılabilecek hale getiriliyor. Tedarik edilen kağıt için işletmelerde baskı-kesim-şekilleme ve paketleme süreçleri yönetilmektedir” diye konuştu.
YÖNETMELİĞE UYMAK ZORUNLU
Gıda ile temas eden tüm ambalaj malzemelerinde uyulması gereken kurallar olduğunu dile getiren Toz, “TGK Gıda ile Temas Eden Madde ve Malzemeler Yönetmeliği’nde belirtilen kurallara uymak zorunlu. Buna göre; ambalaj malzemesi yönetmeliğinin Ek-2 kısmında bulunan ‘Gıda ile temas’ sembolünü içermelidir. Ayrıca ambalaj üzerinde işletme kayıt numarası, parti numarası, ihtiyaç durumunda kullanıcı açıklamaları ve aktif madde içeriği yazılmalıdır. Bu çeşit ambalaj kullanan firmalar ürünlerinin yine yönetmeliğin eklerinde belirtilen kimyasal parametre limitlerine uygunluğunu laboratuvar testleri ile doğrulamalıdır” ifadelerini kullandı.
"İNSAN SAĞLIĞINI TEHDİT EDİYOR"
İçeriğinde plastik bulunan birincil ambalaj maddeleri olan plastik poşet, streç film ve yüzeyi plastik kaplı kağıt ürünlerle ilgili uyarılarda bulunan Toz, Gıda ile Temas Eden Plastik Madde ve Malzemeler Yönetmeliği’nde belirtilen kimyasal parametre limitlerine uygunluğunu da doğrulamak için akredite laboratuvarda migrasyon testleri yaptırılması uyarısında bulundu.
“Karaciğer ve böbreklerde ağır metallerin toplanmasının kanserojenik etki olduğu kanıtlandı. Maddelerin ambalajdan gıdaya geçişinin tespit edilmesi yönünden çok büyük önem teşkil ediyor. Spesifik migrasyon testlerindeki herhangi bir uygunsuz sonuç ürünün sağlık açısından tehlikeli olduğunun bir göstergesi olduğundan bu ürünlerin toplatılarak imha edilmesi gerekmektedir” diyen Toz insan sağlığının tehdit edildiğini söyledi.
"EN BÜYÜK RİSK SAHTE BEYANLAR"
Gıda ile temas eden madde sektöründe görülebilecek en yaygın sahteciliğin yanlış beyan olduğunu belirten Toz, “Kağıt veya plastik ambalajların geri dönüştürülmüş madde içermeden üretildiği söylenmesine rağmen içeriğinde ihtiva etmesi ya da benzer şekilde lisanslı olarak satılan ürünün içeriğinde lisanslı malzeme kullanılmamasıdır. Kağıt bobinlerinde ise tonajı arttırmak için yüzde 6-6.5 olması istenen nem miktarının daha yüksek tutulması da sahteciliğe örnek olarak verilebilir” dedi.