26 Aralık 2023 11:19
Son Güncellenme Tarihi: 26 Aralık 2023 16:43

Esat Oktay Yıldıran'ın isminin okula verilmesine tepki: İşkencecinin ismi okula verilemez

Buca'da bir okulun adının Esat Oktay Yıldıran İlkokulu olarak değiştirilmesine tepki gösteren kurumlar işkencecinin adının okula verilemeyeceğini belirtilerek; yanlıştan dönülmesini istedi.

İzmir Buca Belenbaşı köyündeki ilkokulun isim değişikliği için Buca İlçe Milli Eğitim Müdürü Hüseyin Güneş’in katılımıyla resmi tören düzenlendi.

Paylaş

Eğitim Sen İzmir 5 Nolu Şube'nin İzmir'in Buca ilçesindeki bir ilkokula Esat Oktay Yıldıran'ın isminin verildiğini açıklayıp tepki göstermesi üzerine birçok siyasetçi ve hak savunucusu bir işkencecinin adının okula verilemeyeceğini belirtilerek; yanlıştan dönülmesini istedi. Tepkiler üzerine açıklama yapan Milli Eğitim Bakanlığı kararı tasvip etmenin mümkün olmadığını belirterek; "Milli Eğitim Bakanlığı Kurum Açma, Kapatma ve Ad Verme Yönetmeliği'ne göre ad verme yetkisi olan valiliğe (İzmir Valiliği) gerekli bilgi verilmiştir" dedi.

Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) İzmir 5 Nolu Şube, Buca ilçesindeki bir ilkokula Esat Oktay Yıldıran'ın isminin verilmesine yaptığı yazılı açıklamayla tepki gösterdi. Tüm tepkilere rağmen valiliğin Buca ile özdeşleşmiş okul isimlerini değiştirmeye devam ettiği belirtilen açıklamada, "1930 yılında kurulan Buca Ortaokulu’nun adı Şehit Hüseyin Şimşek, 1962 yılında kurulan Şirinyer Lisesi’nin adı Ertuğrul Gazi Anadolu Lisesi, 1966 yılında kurulan Gürçeşme Lisesi’nin adı Kanuni Sultan Süleyman Anadolu lisesi, 1978 yılında eğitime başlayan Buca Endüstri Meslek Lisesi’nin adı Süleyman Şah olarak değiştirilmiştir” denildi.

“İŞKENCECİNİN İSMİ OKULA VERİLEMEZ”

Valiliğinin 15 Nisan 2023 tarihinde yaptığı isim değişikliğiyle bir skandala imza attığı vurgulanan açıklamada, “1959 yılında kurulan Belenbaşı Köyü İlkokulu’nun adı 1980’li yılların işkenceci isimlerinden Esat Oktay Yıldıran İlkokulu olarak değiştirilmiştir. 12 Eylül darbesinin simgelerinden biri olan Diyarbakır Cezaevi komutanlığı görevini yapan işkenceci Esat Oktay Yıldıran kimdir; 12 Eylül darbesinden sonra Diyarbakır Cezaevi’nde müdür olarak görev yapmış, görevi sırasında 60’a yakın insanın ölmesine neden olmuş bir işkencecidir. Esat Oktay Yıldıran’ın yaptığı işkenceleri anlatan onlarca kitap ve sinema filmi bulunuyor.

Böyle bir işkencecinin adının bir eğitim kurumuna verilmesi kabul edilemez. AKP iktidarı vatandaşın tepkisi sonucu, bu işkencecinin adını parktaki anıttan silmiştir. 2010 yılında AKP’li Fatih Belediyesi, Fatih Şehitler Parkı’ndaki anıttan Esat Oktay Yıldıran adını sökmüştü. AKP iktidarı, 2010 yılında adını parktan sildiği işkencecinin adını şimdi bir eğitim kurumuna veriyor. Eğitim Sen olarak bir eğitim kurumuna, yaptığı işkencelerle tanınan, onlarca insanın ölümüne neden olan birinin adının verilmesini kınıyoruz. Bu ayıbın bir an önce düzeltilmesi ve İzmir Valiliği tarafından yapılan bu isim değişikliğinden derhal vazgeçilmesini talep ediyoruz."

EMEP GENEL BAŞKANI SEYİT ASLAN: KABUL EDİLEMEZ

Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Seyit Aslan, Esat Esat Oktay Yıldıran'ın isminin bir ilkokula konulmasına tepki gösterdi.

Sosyal medya hesabından tepki gösteren Seyit Aslan şunları söyledi;

“İzmir'in Buca ilçesi Belenbaşı Köyü’ndeki ilkokula işkenceci Esat Oktay Yıldıran'ın isminin konulması kabul edilemez. Yıldıran, 12 Eylül darbesinden sonra Diyarbakır Cezaevi’nde müdür olarak görev yapmış, görevi sırasında 60'a yakın insanın ölmesine neden olmuş bir işkencecidir.”

DİYARBAKIR BAROSU: İŞKENCEYİ VE İŞKENCECİLERİ MEŞRULAŞTIRMAYIN!

İzmir'in Buca İlçesi Belenbaşı Köyü'nde ilkokula Esat Oktay Yıldıran'ın isminin verilmesine tepki gösteren Diyarbakır Barosu; “Bir an önce bu yanlıştan dönülmesini bekliyoruz” dedi.

Diyarbakır Barosu'nun açıklaması şöyle;

“İzmir'in Buca İlçesi Belenbaşı Köyü'nde bulunan Belenbaşı İlkokulu binası yıkılmış ve yeni yapılan okul binasına 12 Eylül Darbesi’nden sonra 1981-83 yılları arasında Diyarbakır E Tipi Askeri Cezaevi'nde 34 mahpusun yaşamını yitirmesine neden olan yaygın işkence vakalarıyla bilinen Esat Oktay Yıldıran'ın isminin verildiği haberleri kamuoyuna yansımıştır.

İnsanlığa karşı işlediği suçlar tüm kamuoyu tarafından bilinen kişinin isminin bir ilkokula verilmesi, darbe dönemindeki korkunç ve sistematik işkence yöntemlerinin uygulandığı merkezlerden biri olan Diyarbakır Cezaevinin müzeye dönüştürülmesine yönelik yürütülen çalışmaların samimiyetini de haklı olarak sorgulatmaktadır.

Diyarbakır Barosu olarak, insanlığa karşı işlenen suçların asli faili olan bir kişinin isminin ilkokula verilmesini, toplumsal hafızanın yitimi olarak görüyor ve bir an önce bu yanlıştan dönülmesini bekliyoruz.”

SİYASETÇİ VE HAK SAVUNUCULARININ TEPKİSİ

Birçok siyasetçi ve hak savunucusu da sosyal medya hesaplarından duruma tepki gösterdi.

Türk Tabipler Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Şebnem Korur Fincancı: "Cezasızlığın da ötesine geçip işkencecileri ödüllendiren bir aşamaya taşıdıkları bir dönemde yaşamanın, hafızanın nisyan ile malüllüğünden kurtulamamanın  utancı hepimizindir!"

İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Eren Keskin: "Bir insanlık suçlusu Esat Oktay Yıldıran!! Geldiğimiz nokta ‘Kürde şiddetin, işkencenin meşrulaştırılmasıdır’!! Bir zamanlar ‘biz farklıyız’ diyenler SİZ TA KENDİSİSİNİZ O DEVLETİN!! Tabii ‘ devlette devamlılık esastır’!"

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu: "Bu nasıl bir skandal? İnsanlığa karşı korkunç suçlar işleyen bir işkenceci başının adını okula vermişler! Bu suçtur! Öğrencilerin onun gibi olmasını mı istiyorsunuz?"

DEM Partili Gülistan Kılıç Koçyiğit: "Diyarbakır Cezaevini cehenneme çeviren işkenceci katil ırkçı Esat Oktay Yıldıran’ın adının tarihe utançla gömülmesi gerekirken her öğrencinin adını ömrü boyunca hatırlayacağı okuluna veriliyor! Çocuklara rol model diye işkencecileri göstermenize izin vermeyeceğiz!"

CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu: "Kürt sorunu nedir diyorsanız; 12 Eylül Askeri Darbesinden sonra Diyarbakır Cezaevinde binlerce kişinin işkence görmesinden sorumlu olan Esat Oktay Yıldıran'ın adının, 40 yıl sonra İzmir'de bir okula verilmesidir. Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı, bir kez daha halkımıza gerçek yüzünü göstermiş oldu."

CHP Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı: "Hayrola, 60 kişinin işkenceyle öldürülmesinden sorumlu tutulan birini çocuklarımıza kahraman diye mi tanıtıyorsunuz? Darbe karşıtı söylemlerinizin incileri pul pul dökülüyor. Sizin bu yaptığınıza 12 Eylül’le hesaplaşmak değil, kucaklaşmak denir. Madem bu kadar muteberdi, 2010’da niçin ismini anıtlardan sildiniz? Türkiye’yi yücelten laiklik gibi bir değerden rahatsız olan Milli Eğitim Bakanı’nın yeni diye pazarladığı şey 12 Eylül’ün darbecileri ve işkencecileri mi?"

Deva Partisi Milletvekili Mehmet Emin Ekmen: "Cumhur ittifakı nedir? İşkenceci Esat Oktay Yıldıran’ın isminin bir okula törenle verilmesi, kimsenin biz ne yapıyoruz acaba diye sor(a)mamasıdır."

Deva Partisi Milletvekili Mustafa Yeneroğlu: "Irkçı bir caninin adını bir okula verme olayı, milyonlarca insanın acılarıyla alay etmektir. İşkencecileri cesaretlendirmek ve geçmişte işlenmiş olan korkunç suçları adeta aklamaya çalışmaktır. Gerçeklere ısrarla gözlerini kapatan, yaşanmış acılara sırt çeviren, hatta yok sayan ve hala “Kürt meselesi nedir?​” diye soranlar bu korkunç manzaraya bakabilirler; işte Kürt meselesi tam da budur. Bu işkenceyi kutsama rezaletinin sorumluları derhal görevden alınmalıdır!"

 Saadet Partisi Milletvekili Bülent Kaya: "12 Eylül Darbesi sonrası Diyarbakır Cezaevi'nde İç Güvenlik Komutanı olarak görev yapan işkenceci komutan Esat Oktay’ın isminin İzmir’de bir okula verilmiş olması AKP’nin geldiği hazin sonu ifade eder."

BAKANLIK  TOPU VALİLİĞE ATTI

Tepkiler üzerine açıklama yapan Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), İzmir'de bir okula "Esat Oktay Yıldıran" isminin verilmesine yönelik kararı tasvip etmenin mümkün olmadığı belirtilerek, MEB Kurum Açma, Kapatma ve Ad Verme Yönetmeliği'ne göre ad verme yetkisi olan valiliğe gerekli bilginin verildiği bildirildi.

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, İzmir'de bir okula Esat Oktay Yıldıran isminin verildiğine ilişkin haberler üzerine gerekli incelemenin yapıldığı ifade edilerek, şunlar kaydedildi: “Öteden beri toplumun adalet duygusunu inciten ve vicdanını yaralayan hadiselerle birlikte anılan isimlerin, caddelerden, okullardan kaldırılması şeklindeki uygulamalar göz önüne alındığında, böyle bir uygulamanın Bakanlığımızca tasvip edilemeyecek bir hata olduğu kolaylıkla anlaşılabilir. Hangi dönemde alınmış olursa olsun hafızalarımızdaki derin izlerini koruyan bir dönemin yanlışlarını bugüne taşıma anlamına gelen bu kararı tasvip etmemiz mümkün değildir. Adil bir hafızayı tesis etmek ve geçmişteki acıların ürünü olan yaraları sarmak için çaba sarf etmeye devam edeceğimizin bilinmesini isteriz. Bu bağlamda, Milli Eğitim Bakanlığı Kurum Açma, Kapatma ve Ad Verme Yönetmeliği'ne göre ad verme yetkisi olan valiliğe (İzmir Valiliği) gerekli bilgi verilmiştir." (HABER MERKEZİ)

 

ÖNCEKİ HABER

Erkunt Traktör’de işçi kıyımı: Kışın ortasında sessiz sedasız işten çıkarıldık

SONRAKİ HABER

Tartışılan HSK kararnamesi Resmi Gazete'de yayımlandı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa