Acun Ilıcalı: Cumhurbaşkanımıza çıkarsız bir sempatim var, oyumu AK Parti'ye verdim
Medya patronu Acun Ilıcalı, AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a "çıkarsız bir sempatisi olduğunu" ve oyunu AKP'ye verdiğini söyledi.
Ekran görüntüsü, 'Cüneyt Özdemir' YouTube kanalının videosundan alınmıştır.
Medya patronu Acun Ilıcalı, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan'a "çıkarsız bir sempatisi olduğunu" ve oyunu AKP'ye verdiğini dile getirdi.
Acun Ilıcalı, Cüneyt Özdemir'in YouTube kanalına konuk oldu. Cüneyt Özdemir, Ilıcalı'ya "Bu servetini yapmasında AK Parti ile ilişkilerinin etkisi var mı? Bu soruyu sormak zul geliyor bana ama Erdoğan mı zengin etti seni" sorusunu yöneltti.
"BİZİM GİBİ BÜYÜK BİR ÜLKEDE…"
Ilıcalı, "Benim bugüne kadar gelmemde açıkçası Cumhurbaşkanımızın herhangi bir etkisi olmamıştır. Benim kanalım hangisiydi? Show TV idi. Show TV'de program yaptım, ondan sonra Star TV'de yaptım, sonra da kendim kanal açtım. Bir insanın program yapıp, seyircilerle buluşup, bir şekilde reyting alıp, bundan da ekonomi yaratmasında doğal olmayan ne var anlamış değilim. Bizim gibi büyük bir ülkede, ülkemiz ekonomik büyüklükte dünyanın 20 ülkesinden biri, akşamları insanlara televizyon seyrettirebilirseniz ve yapımcı olursanız, buradan da para kazanırsanız bunda Cumhurbaşkanımızın hangi tarafından alakası var, bunu bilmiş değilim" dedi.
"ÇIKARSIZ BİR SEMPATİM VAR, OYUMU AK PARTİ'YE VERDİM"
Ilıcalı, Erdoğan ve AKP ile ilgili de şu ifadeleri kullandı:
"Cumhurbaşkanımıza gelirsek, belki 15-20 yıldır söylüyorum, kendisine sempatim var, çıkarsız bir sempati. Ben AK Parti ile bir alakam olduğunu hiç hatırlamıyorum. AK Parti ile ilgili bir olayın içinde olmadım ama 'Oyunu kime verdin' diyorsan, onu daha önce de söylemiştim; AK Parti'ye verdim. Sonuç itibarıyla Cumhurbaşkanımızı başarılı buluyorum."
KÖPRÜ YAPTI…
Konuşmasının devamında AKP iktidarı öncesi yaşanan ekonomik krizleri hatırlatan Ilıcalı, o dönem dolar kurunda yaşanan artışlardan bahsetti ancak AKP iktidarı döneminde 1,50 TL'den 30 TL sınırına kadar dolar kurundan bahsetmedi:
"Yaşım yettiği için Türkiye'nin 20 yıl öncesinin öncesini de biliyorum. Ben o zamanları yaşadım. Bu ülkede ekonomik krizleri yaşamış biriyim, zaten iflas ettim onlar yüzünden, 5 param kalmadı. Annemlerden kalan bütün parayı o dönemdeki ekonomik krizlerle kaybettim. Ülkede dolar 1'den bir anda 4'e 5'e çıktı. Her gün kriz oluyordu ve ben bu şekilde televizyoncu olmak zorunda kaldım. Yani tabii ki daha iyi olması gereken şeyler var, yanlış anlaşılmasın, ben her şeyi de gözlemleyebiliyorum. Ama benim Cumhurbaşkanımızla ilgili olan bakışım, duruşum bir dostluk üzerine ve ona karşı da sempatim var.
Ülkemizin 20 yıl önceyle bugünü değerlendirirsek, birçok açıdan da ülkede ben gelişmeyi bizzat gördüm. Mesela bir havaalanı yapıldı biliyorsun, denmedik bir şey bırakılmadı. Bugün o havaalanı full, uçaklar yetişmiyor. Ben küçükken karşıya geçmek için saatlerce beklerdik; bugün üç köprü, üst geçit, alt geçit, Marmaray, hepsi var. Bunları görmeyip devamlı karalayalım mı? Ben öyle değilim, ama eleştiriye saygı duyuyorum.
Benim çalışanlarım arasında oylama yapsak belki AK Parti birinci çıkmayacak. Ben kimseye görüşünü sormadım, benim için Hıristiyan, Müslüman ayrımı yok. Kendi arkadaş dost çevrem başka insanlar olabilir, onlar içinde de zaten her görüş var. Ben mozaiği istiyorum ülkede, ama hoşgörüyle, birbirimizi severek. Ayrı düşünelim, isteyen Erdoğan'ı sevsin, istemeyen sevmesin ama birbirimizi kırmayalım." (MEDYA SERVİSİ)
