Ücretler baskılanacak, alım gücü düşecek, vergi yükü işçiye binecek
2024 yılı gelir vergisi tarifesi yayımlandı. Vergi dilimlerindeki artış asgari ücret artışının dahi gerisinde kaldı.
Fotoğraf: Murat Uysal/Evrensel
Murat UYSAL
İstanbul
Resmi Gazete’de “Gelir Vergisi Genel Tebliği” başlığıyla yayımlanan 2024 yılı gelir vergisi tarifesi dilimleri reel olarak bir önceki yıldan da düşük belirlendi. Yani bu yıl da işçilerin kazandığının büyük bir kısmı ceplerine girmeden gelir vergisine gidecek.
Türkiye’de ücretleri çalışanların en büyük dertlerinden biri de gelir vergisindeki adaletsizlik. Artan oranlı gelir vergisi kesintisiyle milyonlarca işçinin sene sonunda aldığı ücret sene başında aldığı ücretin de altına düşüyor. Gelir vergisi Türkiye’de işçinin cebine girmeden kesilirken, patronlar, büyük sermayedarlar doğrudan vergisini kaçırabiliyor, vergi affıyla ödüllendirilebiliyor.
İLK VERGİ DİLİMİ 110 BİN LİRA OLARAK BELİRLENDİ
Her senenin başında, çalışanın ücretinden kesilecek vergi oranını belirleyen vergi dilimi kararlaştırılıyor. 30 Aralık 2023 günü Resmi Gazete’de yayımlanan “Gelir Vergisi Genel Tebliği” ile 2024 yılda ilk vergi dilimi 110 bin lira oldu. Toplam ücreti 110 bin lirayı geçmemiş bordrolu çalışanın ücretinin yüzde 15’i, sene başından itibaren aldığı ücret toplamı 110 bin lirayı geçtiğinde ücretinin yüzde 20’si, 230 bin liradan sonrası için ücretinin yüzde 27’si gelir vergisine gidecek. 2023 yılında ilk dilim 70 bin lira olarak belirlenmiş işçiler yaptıkları eylemlerle yılın 6. ayından itibaren ikinci vergi dilimine girmiş olmaktan şikayet etmişti.
İLK DİLİM ASGARİ ÜCRETİN 6.4 KATI
2023 yılında 70 bin lira olan ilk vergi dilimi, dönemin asgari ücreti 8 bin 506 liranın 8.2 katıydı. 2024 yılında 110 bin lira olarak belirlenen ilk vergi dilimi yeni asgari ücret 17 bin 2 liranın sadece 6.4 katı. Asgari ücrete ocak ayından bu yana (Reel olarak böyle olmasa da) yüzde 100 zam yapmakla övünen hükümet vergi dilimine geçen seneden bu yana 70 bin liradan 110 bin liraya çıkararak yüzde 57 zam yapmış oldu. Yani 2023 yılında 6. aydan itibaren ikinci vergi dilimine girmekten şikayet eden işçiler bu yıl bu oranlar ile çok daha erken ikinci vergi dilimine girecek, ücretleri sene sonuna kadar çok daha hızlı eriyecek.
"İKTİDAR ÜCRETLERİ DARALTMAYI HEDEFLİYOR"
2024 yılı vergi dilimlerindeki artışın iktidarın politikaları ve hedefleri doğrultusunda yapıldığını, acı ilacın vatandaşa içirileceğini söyleyen Prof. Dr. Mustafa Durmuş, “İşçilerin reel ücretleri hem yüksek enflasyon altında eriyecek hem de artan vergi oranıyla işçilerin ücretleri daha da azalacak. Bu iktidarın apaçık bir tercihi, bunu böyle yapmak zorunda değildi. İlk dilim çok daha yukarıya çıkarılabilirdi, dilimler arasındaki aralığı açabilirdi fakat bunlar yapılmadı. Tüm bunlar iktidarın kafasında kurduğu sermaye birikim modeline uygun bir vergi politikasıdır” dedi. Merkez Bankası başkanının 2024 yılı için de enflasyonun yüksek kalacağına dair yaptığı açıklamaları hatırlatan Durmuş, “İktidarın enflasyonu düşürebilmek için hedefi iç talebi bastırmak. Özellikle dışa bağlı ülkelerde enflasyon kaynak girişlerini olumsuz etkileyen bir faktör. İktidar iç talebi daraltabilmek için ücretleri daraltmayı hedefliyor. Milyonlarca ücretli çalışanın satın alma gücünü düşürdüğünüz zaman daha az harcama yapıyorlar, özel tüketim harcamaları azalmaya başlıyor. Böyle olunca enflasyon daha aşağıya çekiliyor” diye konuştu.
SERMAYEYE TEŞVİK EMEKÇİYE ACI İLAÇ
İktidarın bir diğer hedefinin de ihracatı artırmak olduğunu söyleyen Durmuş, Tıpkı 1980 sonrası Özal döneminde alınan kararlar gibi bir modeli uygulamaya çalışıyorlar. Piyasadaki iş gücü maaliyetlerini de düşürmeyi hedefliyorlar ki sermayedarlar ucuza üretim ihracata devam edebilsin. İşçi ücretlerinin reel olarak düşürülmesi; enflasyonun aşağı çekilmesi, iç talebin daraltılması ve ihracat artışı için şart. Bunu da adım adım hayata geçiriyorlar. İktidar işçinin cebindeki parayı harcatmadan dolaylı vergiler, enflasyon ve gelir vergisi biçimiyle geri almayı hedefliyor. Tüm bunlar halkın emekçilerin çok daha fazla yoksullaşması demek oluyor. Bunun yerine kayıt dışılık ortadan kaldırılabilir, çok kazanandan çok vergi alınabilir, vergilendirilmeyen servetleri vergilendirmek gibi şeyler gelmiyor akıllarına. Bu krizi aşmanın yolunun acı ilacı işçilere içirmekten geçtiğini düşünüyorlar bu yolda ilerliyorlar. Sermayeden herhangi bir fedakarlık istemiyorlar” dedi.