‘Hayat çalışmaktan ibaret’
"Fazla mesailerde, ek işlerde her geçen gün hayatımızın geçip gitmesini mi istiyoruz, yoksa yaşanabilir, insanca bir ücretle çalışmak mı istiyoruz?"
Arşiv | Fotoğraf: DHA
Esenyurt’tan metal işçisi bir kadın
Aylardır beklediğimiz asgari ücret nihayet açıklandı. Açıklandı ama beklentimizi karşılamadı. Zamlı hali 17 bin 2 TL olan asgari ücret cebimize ancak şubatta girecek. Şubatta bu ücreti aldığımız zaman neye yetecek onu bilmiyoruz. Yeni yıla girdik ancak birkaç gündür durmadan zam haberleri alıyoruz. Daha asgari ücret elimize geçmeden eridi gitti.
Fabrikadan bir işçi arkadaşımız daha yeni 11 bin liraya ev tuttu ancak o evi de Esenyurt’un en ücra köşesinde buldu. İşçiler artık yaşayabilmek için Esenyurt’tan bile uzağa taşınmak zorunda kalacak bu gidişle. Bu arkadaşımızın iki tane çocuğu var biri bebek ve durmadan fazla mesaiye kalmaya çalışıyor evini geçindirebilmek için. Hadi şimdi kalacak bir fazla mesai bulabiliyoruz ancak yarın işler azaldığında fazla mesai olmadığında sadece maaşla ne yapacağız? Kira, faturalar, bina aidatı, yeme içme derken bu asgari ücretle mümkün değil ki bir işçi evini geçindirebilsin. Benim çalıştığım fabrikadaki işçilerin çoğu oturduğu evi yıllar önce krediyle almışlar. Şu anda kira gibi bir sorunları olmasa da karı koca çalışan işçiler bile fazla mesaiye kalmaya çalışıyor. Yani anlayacağınız evi olan işçiler bile bu durumdayken, kirada yaşamak zorunda kalan işçilerin halini siz düşünün.
Bütün işçiler hayat sadece çalışmaktan ibaret; ek işe gidenler, mesai üstüne mesaiye kalanlar… Yani asgari ücretin bu kadar düşük belirlenmesi biz işçilerin hayatından daha çok zamanın çalınması anlamına geliyor. Bizler çocuklarımızla vakit geçirmek yerine bir yabancıya çalışmak için koşturuyoruz. Bir sosyal hayatımız, arkadaşlarımızla bir yan yana gelme planımız bile yok. Ben müsait olsam onlar çalışıyor oluyorlar. Bizim hayatımız fabrikadan ibaret, fabrika ise unutulmuş, kenarda köşede kalmış bir kasaba gibi. Sabah karanlıkta girip akşam karanlıkta çıkıyoruz. Gün geçtikçe böyle yaşamak daha zor hale geliyor. Biz işçilere bu asgari ücreti reva görenlere sesleniyorum, gelin siz sadece bir ay bu asgari ücretle çalışın ve evinizi geçindirin. İşçi arkadaşlarıma da sesleniyorum, umutsuzluğa kapılmanın, mücadele etmekten korkmanın zamanı bitmeli artık. Zaten yaşayabileceğimiz en ağır koşullarda yaşıyoruz. Çocuklarımız için, kendimiz için iyi bir hayat istiyorsak, istediğimiz şey için çaba göstermeliyiz. Fazla mesailerde, ek işlerde her geçen gün hayatımızın geçip gitmesini mi istiyoruz, yoksa yaşanabilir, insanca bir ücretle çalışmak mı istiyoruz? Bunu belirleyecek şey bizim ne kadar mücadele ettiğimiz olacak.