3. Genç Hayat Kültür Sanat Ödülleri’nin teması: “Savaş ve Barış”

Genç Hayat İzmir Yayın Kurulu, bu yıl üçüncüsünü düzenlediği Genç Hayat Kültür Sanat Ödülleri duyurusunu basın toplantısı ile gerçekleştirdi. Bu yılın teması ise “Savaş ve Barış” olarak belirlendi. Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde yapılan basın toplantısına Genç Hayat İzmir Yayın Kurulu’nun yanı sıra jüri üyeleri de katıldı.

Genç Hayat Kültür Sanat Ödülleri Komitesi adına basın açıklamasını okuyan Damla Demir, “Nasıl bir dünya istiyorum? sorusuna hep birlikte cevap arayarak şiirlerimizle, öykülerimizle yan yana geldik. Geçtiğimiz yıl ise yaşam koşullarımızın her geçen gün ağırlaşmasıyla birlikte ‘Özgürlük’ temasını seçmiştik. Ortaya koyulan eserler bize gösterdi ki özgürlüğe duyduğumuz özlemlerimiz, hissettiğimiz ihtiyaç oldukça büyük. Öyle ki yazacağımız, çizeceğimiz ve meramımızı anlatmaya çalışacağımız çok meselemiz var” dedi.

“SAVAŞ HALKLARA YAŞAMA HAKKI BIRAKMIYOR”

Demir, “Sanki asırlar öncesinin olayıymış gibi akıllarımızda olmasına rağmen yeniden yeniden gündemimize giren ‘savaş’ ve bizlerin asıl özlemi olan ‘barış’ bu seneki tema başlıklarımızı oluşturuyor. Ülkemizin dört bir yanında savaş naralarını duymak gençliğin gelecek kaygılarını arttırıyor, ülkenin geleceğine dair umutlarını tırpanlıyor. İsrail’in Filistin’i işgalinde görüyoruz ki savaş çocuklara, gençlere, halklara yaşama hakkı bırakmıyor. Biz her gün anlıyoruz ki savaşlar kilometrelerce uzakta olsalar bile bizlerin hayatına açlık, yoksulluk, yasaklar olarak yansıyor” diye konuştu.

“SAVAŞA KARŞI BARIŞI SAVUNMAYI SANATLA GÖSTERECEĞİZ”

“Her savaş döneminde sanat üstüne düşen görevi yerine getirmeye çalışmıştır” diyen Demir, son olarak şunları söyledi; “Tablolardan şiirlere, romanlardan fotoğraflara bir dünya sanat eseri savaşın gerçek yüzünü ve insanlığın barış haykırışını tüm açıklığıyla göstermiştir. Bizde şimdi savaş naralarının kıskacında bize yansıyanı kalemlerimizle harekete geçireceğiz. Savaşa karşı barışı savunmayı da sanatımızla, yetenek ve yaratıcılıklarımızla göstereceğiz. Tüm bu karanlık tabloların içerisinden çıkışı gösterecek olan bizlerin sözü, yeteneği ve birlikteliği olacaktır. 3. Genç Hayat Kültür Sanat Ödülleri’nin bu birlikteliği güçlendirmesi, savaşa karşı barışı savunmanın yollarını açması umuduyla ve kalemlerimizin gücünün etkisinin farkında olarak tüm İzmir gençliğini kültür sanat ödüllerimize katılmaya çağırıyoruz.”

“EDEBİYATI TESLİM EDEBİLECEĞİMİZ GENÇ NESİL YARATMAMIZ LAZIM”

Jüri üyesi Yazar Neval Savak, “Geçmişten günümüze ara ara da olsa devam eden bitmeyen savaşlar hâlâ günümüzde egemen. Gençlerin bu anlamda bu işe yüklenmeleri, özellikle edebiyat alanında gençler konusunda bir boşluk var. Bu anlamda yüklendiğiniz bu görev çok önemli. Çünkü bizim edebiyatı teslim edebileceğimiz genç nesil yaratmamız lazım. Şu an Filistin’de, Ukrayna’da yaşanan aktif bir savaş var. Bu anlamda gençlerin duyarlığı olduğunu gördüğüme çok mutluyum” dedi.

“ÜLKENİN VE DÜNYANIN EN ÇOK İHTİYACI OLDUĞU ŞEY BARIŞ”

Jüri üyesi Fotoğrafçı Serkan Çolak ise, “Çok önemli bir mücadele. Bir arada olmak, birlikte olmak içinden geçtiğimiz bu zor zamanlarda hepimizin ihtiyacı olan bir şey. Özellikle gençlerin bir arada olması çok önemli. Geçtiğimiz yıldan bu yana özgürlük alanlarımız ne kadar daraltılmış olsa da mücadele asla bitmedi, devam ediyor. Bu sene ise tema ‘Savaş ve Barış’. Ülkenin ve dünyanın en çok ihtiyacı olduğu şey barış. Umuyorum ki barışın gelmesi açısından kültür sanat ödülleri mücadeleyi yükseltecek, güç verecektir” diye konuştu.  

“GENÇLERİN ÇABASINI TÜM KALBİMLE ALKIŞLIYORUM”

Jüri üyesi Şair-yazar Tuğrul Keskin de “Gençlerin şiir içinde olması, düşünce içinde olması kuşkusuz çok değerli. Bu bağlamda da gençlerin çabasını tüm kalbimle alkışlıyorum. Dünya bu kötülük çağında öyle bir noktaya geldi ki artık ya topluca yok olacağız ya da savaşarak birlikte var olacağız noktasındayız. Gençlerin bunu anlamış olması tam da buradan bunu edebiyata taşıma istekleri çok değerli. Bu yıl da çok başarılı işler çıkacağına inanıyorum” dedi.

“GENÇLİĞİN İTİRAZINI YÜKSELMESİ ÇOK ÖNEMLİ”

Jüri üyesi Yazar Özgür Zeyrek, “Gençlerin bu konudaki çabası çok kıymetli. Bir arada olma isteği ve bunun sürdürülebilir olması bu konudaki dirençleri ve çabaları da çok kıymetli. Bende bu yarışmasının içerisinde yer almaktan mutluluk ve onur duyuyorum” diye konuştu.

Jüri üyesi Yazar Yusuf Nazım ise, “Gençliğin, tüm toplumu saran sınırları, duvarları, karanlığı yırtmak üzerine kültüre, sanata ve edebiyata olan bir tutunmayla itirazlarını yükseltmeleri çok önemli. Hayatı değiştireceksek eğer biraz kelimelerin gücünden, biraz müziğin tınısından, biraz çizgilerin büyüsünden güç alarak beslenerek bunu yapabileceğiz. Sanattan, kültürden, edebiyattan biraz güç alarak itirazımızı daha çok yükseltebiliriz” dedi.

“GENÇLER FİKRİNİ SÖYLEYEME ÇALIŞIYOR”

Gençlerin kolektif şekilde iş yapmalarının değer olduğunu söyleyen Jüri üyesi Ressam Ayça Konçina, “Gençlerin aralarına katıldığımdan beri hayranlıkla izliyorum ve yardımcı olmaya çalışıyorum. İki senedir resim jürisindeydim bu yıl da öyleyim. Ülkemizdeki ve dünyadaki durum belli. Bu bağlamda gençler çok değerli bir şey yapıyorlar ve ses çıkarmaya çalışıyorlar. Hiç kimse onların fikrini sormazken onlar bir şey söylemeye çalışıyorlar, sanata tutunmaya çalışıyorlar” diye konuştu.  

Şair Vecdin Çiçek, “Şu an yaşadığımız cehennemi ancak çocuklar aydınlatabilir. Bu yüzden çocuklar bu tür etkinliklere katılmalıdır. Katılmadığı sürece savaş döngüsü içinde hep beraber yok olup gideceğiz. Çünkü geleceğimiz çocuklarımız. Onlardan ricam okuyun. Okuyunca yazmak gelir. Barış çocukların gözlerindedir, savaşsa biz büyüklerin işidir. Çocuklar son derece masumdur” dedi.

“BARIŞA AÇ BİR COĞRAFYADA YAŞIYORUZ”

TGS İzmir Şube Başkanı Nil Kahramanoğlu da “Ekonomik krizin gençleri bu kadar vurduğu, ümitsizliğe, geleceksizliğe bu kadar sürüklediği bu süreçte genç arkadaşların barışın, yaşamın ne kadar kıymetli olduğunu ve bunun önemini ortaya koyacağı eserleri bizlere sunmak için çabalıyor olmasının kıymetini yansıtıyor bu yarışma. Barışa aç bir coğrafyada yaşıyoruz ne yazık ki. Her kadın, genç ölümlerin olduğunu bir coğrafyada yaşıyoruz. Ölümün bu kadar yoğun olduğu bir süreçte yaşamın kıymetinin vurgulanması açısından bu tarz etkinlikler çok kıymetli” diye konuştu. (İzmir/EVRENSEL)