Başka bir sanat için daha fazla bir arada olacağız!

Sanat Fabrika

Şişli/ İstanbul

Bugün bu bültene baktığımızda görüyoruz ki, iktidarın uyguladığı sanat ve sanatçılar üzerindeki baskı politikalarının karşısında olarak sanatçıların bir arada hareket edeceği, mücadele edeceği alanların artması gerekiyor. Sanatçılara karşı olan bu şiddet sarmalı daha da büyümeden tüm sanat emekçileri, tüm konservatuvar ve güzel sanatlar fakültesi öğrencilerinin bir araya gelebileceği alanları oluşturmalı ve bu mücadeleyi büyütmeli! Sanat Fabrika’nın yeni yıla girerken hedefleri, özlemleri ve talepleri var. Birbirinden farklı atölyeler, konserler film gösterimleri planladığımız yeni sezonda yenilikçi ve dünyayı takip eden bir sanat anlayışı istiyoruz. Dilediğimiz temsile gidebilmek için okuldaki tost paramızdan kısmak istemiyoruz. Kültür sanat alanında çalışan emekçiler için, sanat öğrencileri için, güvenli bir çalışma ortamı ve iş güvenliği istiyoruz. Sahnelerde sokaklarda, stüdyolarda, sınıflarda kulislerde tacize mobinge şiddete uğramak istemiyoruz. Sanat kurslarının ve kurslarda gereken ekipmanların fahiş fiyatlarının düzelmesini istiyoruz.

Sanat Fabrika olarak yan yana gelip sanatı hepimiz ve herkes için ulaşılabilir kılmak adına birbirimizden öğrenmek ve birbirimizi geliştirmek üzerine yola çıkmıştık. Yıl boyunca temas ettiğimiz sanatçılarla ve atölye katılımcılarıyla sanata dair, hayata dair pek çok şey ürettik pek çok şey konuştuk. Sanat Fabrikada birlikte öğrendiklerimizi, sınıflarımıza mahallelerimize, kendi hayatlarımıza taşıdık. Ve gördük ki kendi sözümüzü söylediğimiz, kendimize ait sansürsüz bir sanat alanını yaratabilmek için büyük büyük kurslar, dudak uçurtan ekipmanlara ihtiyacımız yokmuş. İhtiyacımız olan şey bir arada olmakmış. Sıfırdan bir sanat yaratabilmekmiş. Sahneler kapandığında sokaklarımız olduğunu, enstrümanımız alındığında sesimiz olduğunu, müzik kesildiğinde dans edecek bir bedenimiz olduğunu görmüş olduk. Birbirimizden aldığımız güçle hayattaki her şeye rağmen hissedebiliyor, duygularımızı kâğıda ve notalara dökebiliyoruz. Yaşadıklarımız sahnede bedenimize, oyunculuğumuza yansırken hayatın her alanında ses çıkartabileceğimizi biliyoruz. Kimi zaman şarkılarımızla, kimi zaman birliğimizle yeter ki ses çıkmak istesin, yeter ki ses çıkartmak isteyelim.

21 MADDEDE SANATIN 2023’Ü

1)Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı çalışan figüran sözleşmeli sanatçılar kadro kapsamı dışında kaldı.

2) Mahir Akkoyun, iktidarı eleştiren tasarımları dolayısıyla hedef gösterilerek gözaltına alındı.

3)Yaşanılan tüm “milli yas” süreçlerinin faturası sanatçılara kesilirken, sanatçılar “Her fırsatta işimizi yapmamızı engelleyemezsiniz, ödememiz gereken kiramız, bakmamız gereken ailemiz var” dedi.

4)Amed Şehir Tiyatrosu oyuncuları hukuksuzca gözaltına alındı.

5 )İstek parçayı çalmadığı gerekçesiyle müzisyen Onur Şener öldürüldü.

6) Derince Belediyesi hiçbir sebep sunmadan Aynur Doğan’ın sahnesini iptal etti.

7 )Mersin Valiliği daha önce onay verdiği “Tartuffe” adlı Kürtçe oyunu gösteriye 20 saat kala iptal etti.

8) Şarkıcı Gülşen’e “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlamasıyla dava açıldı. Bu süreçte konserleri yasaklandı ve kıyafetleri, yaşam tarzı üzerinden hedef gösterildi.

9)Kadıköy’de istek parçayı çalmadığı gerekçesiyle Kürt sokak sanatçısı Cihan Aymaz öldürüldü.

10) Şarkıcı Melek Mosso’nun “halkın inanç ve gelenekleriyle uyuşmayan” ve “ahlaksızlığa özendirdiği” iddiası ile konserleri iptal edildi.

11) Oyuncu Merve Dizdar, “Kuru Otlar Üstüne” filmindeki performansı ile 46. Cannes Film Festivali En İyi Kadın Oyuncu ödülünü aldı. Ödülünü Türkiye’de hak ettiği güzel günleri yaşayamayan kız kardeşlerine ve tüm mücadeleci ruhlara armağan ettiğini söyledi

12) İBB’nin Eyüp Feshane’de açtığı Artİstanbul sergisi “LGBTİ propagandası” yapıldığı iddiasıyla saldırı girişiminde bulunuldu. Saldırı girişimi sebebiyle sergi bir süreliğine ziyarete kapandı.

13) 60. Altın Portakal Film Festivali’nde Nejla Demirci’nin “Kanun Hükmü” belgeseli sansür ve baskı yoluyla seçkiden çıkarıldı. Bunun üzerine jüri üyeleri görevden çekilirken yönetmenler de filmlerini yarışmadan çekerek dayanışma gösterdi, belgesel seçkiye geri alındı. Kültür ve Turizm bakanlığı “terör örgütü propagandası” söylemiyle sanatçıları ve festivali hedef göstererek belgeseli tekrar seçkiden çıkarttığını duyurdu.

14)BEKSAV vakfı tarafından düzenlenen “Pride” filminin gösterimi yasaklandı. Gösterime gelen LGBTİ aktivistleri ve vakıf üyeleri gözaltına alındı.

15) Dolu Kadehi Ters Tut konserinde LGBTİ bayrağı açan seyirciye güvenlik güçlerinin saldırmasının ardından grubun solisti Mehmet Uğurhan Özay güvenliklerden bayrağı alıp şarkısını bayrak eşliğinde söyledi.

16) İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı Şehir Tiyatroları'nın oyuncusu Seda Fettahoğlu Beyoğlu'nda bir parkta ölü bulundu. 2023 yılı boyunca pek çok sanat emekçisi ve konservatuvar öğrencisi sektördeki baskı ve işsizlik sebebi ile intihar etti.

17) Kürt soprano Pervin Chakar, 19 Kasım’da İstanbul Kadıköy’de Süreyya Opera Sahnesinde dinleyicilerle buluştu. Daha önce pek çok kez konser anadilde şarkı söylemesi engellenen Chakar gelen yorum ve ırkçı söylemlere “Irkçı sözlere sanatımla cevap vermeyi yeğliyorum” dedi.

18)Azeri asıllı rap sanatçısı Asya Alizade yaşam tarzı, şarkı ve kliplerinde “uyuşturucuya özendirme” sebebi ile gözaltına alınırken sınır dışı edilme ihtimali ile gündemdeydi.

19) Erdoğan’ın gece yarısı atamaları sonucu oyuncu Tamer Karadağlı Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğüne atandı.

20) Aleyna Tilki pek çok konserinin iptal edildiğini ve kültür sanat alanında yaratılan baskıya çok üzüldüğünü anlattığı bir video yayınladı.

21) Boğaziçi Üniversitesi Sinema Kulübünün gösterimini yapmayı planladığı, yönetmenliğini ders vermesi hukuksuzca engellenen Can Candan’a ait olan LGBTİ bireylerin ve ailelerin deneyimlerinin işlendiği “Benim Çocuğum” belgeseli okul yönetimi tarafından sansürlendi.