11 Ocak 2024 10:58

Epstein davasındaki Türkiye iddiaları Meclis gündemine taşındı

Jeffrey Epstein'in davasında Türkiye’den çocukların da kaçırıldığı iddiaları Meclis gündemine taşındı.

Jeffrey Epstein | Fotoğraf: Wikipedia Commons

Paylaş

CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, ABD'de kız çocuklara yönelik cinsel istismar, pedofili ve fuhuş ağı oluşturmak suçlamasıyla yargılanırken cezaevinde şüpheli şekilde ölü bulunan ABD'li milyarder Jeffrey Epstein davasında, Türkiye’den çocukların da kaçırıldığı iddialarını Meclis gündemine taşıdı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ve Aile Bakanı Mahinur Göktaş’a kaçırılan çocukların durumunu soran Kılıç,  İçişleri Bakanını göreve çağırdı. 

CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, Epstein davası kapsamında ortaya çıkan Türkiye iddiaları ile ilgili İçişleri, Adalet ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na soru önergeleri verdi. Kılıç, "Kamuoyunda Epstein davası olarak bilinen dava dosyalarından, 1328 No’lu dosya içinde yer alan, 407-6, 407-8, 407-9 numaralı ek belgelerinde, kaçırılan çocuklarının avukatlığını üstlenen Avukat Katherine W. Ezell’in, Epstein’in Türkiye’den çocukları kaçırdığı tespitleri yer almaktadır. Bu tespitlerden haberiniz var mı?" sorusunu yöneltti.

DÜNYA AYAKTA, TÜRKİYE’DEKİ YETKİLİLER SESSİZ

Sevda Erdan Kılıç, yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Tüm dünyanın gözü kulağı Epstein davasında. Bu dava küresel bir fuhuş şebekesi davası. Şebeke’nin, çocukları dünyanın çeşitli ülkelerinden kaçırıp, fuhuşa sürüklediği ortaya çıktı. Dava dosyaları gün gün kamuoyuna açıklanıyor. Çocukların başına gelenler akıl alır gibi değil. Fuhuşa zorlama, tecavüz, işkence ve kötü muamele. Milyonların vicdanını sızlatan iddiaların bulunduğu dosyada Türkiye’nin de adı geçiyor. Davada mağdur çocukların avukatı, Epstein’in Türkiye’den de çocuk kaçırdığını tespit etti. Dünyanın gözü kulağı bu davada ama hala Türkiye’deki yetkililerden tek bir açıklama yok.

Adalet Bakanı’nın Epstein dava dosyalarını Amerika’dan talep ettiğini, Aile Bakanı’nın da mağdur çocukların avukatı ile iletişime geçerek, Türkiye’den çocukların kaçırıldığı tespitlerine ilişkin bilgileri aldığını umuyoruz."

"TÜRKİYE’DE GÜNDE 32 ÇOCUK KAÇIRILIYOR"

TÜİK verilerine göre Türkiye’de her gün ortalama 32 çocuk kaçırıldığını belirten Kılıç, "Verilerin çok yüksek olması nedeniyle TÜİK artık kayıp çocuk istatistiklerini açıklamıyor olsa da bu gerçeği gizlemeye yetmiyor. Çok uzağa gitmeye gerek yok, yaşadığımız deprem felaketinin ardından hala kayıp çocuklarını arayan aileler var. Ama yetkililer sessiz! İçişleri Bakanlığı derhal ülke genelinde çocuk kaçırma olayları ile ilgili geniş çaplı operasyon başlatmalıdır. Aksi halde, bizim de kaçırılan çocuklarımızın ailelerinin de iki eli yakanızda olacak." dedi.

"GIUFFRE'YLE BİRLİKTE SEYAHAT ETTİ" İDDİASI

Reşit olmayan çocuklara cinsel istismarla suçlanan Epstein’in özel uçağıyla çocukları kendisine ait adaya taşıdığı iddia edilmişti. Mahkeme belgelerinde, iki Türkiye vatandaşının da ismi geçiyor. Belgelere göre bu kişilerin isimleri Refia Banu Küçükköylü ve Turabi Fırat.

Amerika'nın Sesi (VOA) Türkçenin haberine göre, Refia Banu Küçükköylü’nün o tarihlerde ABD'de emlak danışmanlığı yaptığı biliniyor. Küçükköylü’nün ismi daha önce İngiltere medyasında Prens Andrew’la Epstein arasındaki ilişkiye dair haberlerde de yer almıştı. Küçükköylü’nün, Epstein’in uçağında, Andrew ve Epstein tarafından tacize uğradığı gerekçesiyle dava açan Virginia Giuffre’yle birlikte seyahat ettiği öne sürülmüştü. Turabi Fırat’ın ise o tarihlerde ABD’de beş yıldızlı bir otelde yiyecek içecek müdürü olarak görev yaptığı iddia ediliyor.Bu kişinin iş amaçlı olarak Epstein’in uçağına bindiği tahmin ediliyor.

İddianameye göre, Epstein’in pilotu Nadya Marçinko yargıcın kendisine yönelttiği başka ülkelerden ve Türkiye’den de kız çocukların ABD’ye getirilip getirilmediği konusundaki soruyu konuşmama hakkını kullandığını söyleyerek yanıtsız bırakmıştı. 

NE OLMUŞTU?

Epstein davasındaki belgeleri kamuoyunun erişimine açılmaya başlanmıştı.

Şu ana kadar açıklanan dava dosyalarında, aralarında Prens Andrew, eski ABD başkanları Bill Clinton ve Donald Trump, eski İsrail Başbakanı Ehud Barak, eski ABD Başkan Yardımcısı Al Gore, aktör Kevin Spacey, şarkıcı Michael Jackson, illüzyonist David Copperfield, avukat Alan Dershowitz ve eski New Mexico Valisi Bill Richardson gibi ünlü isimler yer almıştı.

Dosyalarda, Clinton ve Trump'ın isimlerinin yer almasına rağmen eski başkanlara yönelik herhangi bir suçlama yöneltilmemişti.

Epstein'ın New Jersey'deki mekanlarına gitmeden önce Trump'la iletişime geçtiği öne sürülmüştü.

Dosyalardaki ifadelerden birinde, Epstein'e karşı ana davacı olan Virginia Giuffre'ye atıfla, Bill Clinton'ın Vanıty Fair dergisini "Epstein'ın fuhuş ağı oluşturduğuna yönelik bir yazının yayımlanmaması konusunda tehdit ettiği" iddiası yer almıştı.

Aynı dosyada davacı Giuffre, Clinton'ın Epstein'ın yürüttüğü fuhuş ağından detaylı olarak haberdar olduğunu ve bu isimle birçok kez seyahat ettiğini de öne sürmüştü.

Bill Clinton'ın temsilcileri de eski Başkan'ın, Epstein'ın suçları hakkında bilgi sahibi olmadığını savunmuştu.

Belgelerde Epstein'ın mesaj defterinden yaklaşık 50 sayfalık el yazısıyla yazılmış telefon mesajları ve davayla ilgili keşif ve diğer süreç aşamaları hakkında mahkeme kayıtları yer almıştı.

Epstein'a ait adada çocukların yanı sıra o dönemde adada olduğunu reddeden Epstein'ın eski kız arkadaşı Ghislaine Maxwell'in de aralarında bulunduğu 2006'da çekilmiş birçok fotoğraf ortaya çıkmıştı. Fotoğraflar, mağdurlardan Sarah Ransome hakkındaki dosya aracılığıyla açıklanmıştı.

En küçüğü 14 olmak üzere 18 yaş altındaki onlarca kız çocuğuna cinsel istismarda bulunmak ve fuhuş ağı oluşturmak suçlamasıyla yargılanan Jeffrey Epstein, tutuklu bulunduğu New York Manhattan Metropolitan Merkez Hapishanesi'ndeki hücresinde 10 Ağustos 2019'da şüpheli şekilde ölü bulunmuştu.

Epstein'ın kız arkadaşı Ghislaine Maxwell, bazı zenginler, ünlüler ve devlet görevlileri için reşit olmayan çocukların fuhuş tuzağına çekilmesi organizasyonunda Epstein'ın yasa dışı faaliyetlerine yardımcı olduğu iddiasıyla yargılandığı davada suçlu bulunmuştu.

Virginia Giuffre, Prens Andrew'un New York ve Londra'da kendisini 17 yaşındayken cinsel istismarda bulunduğunu belirterek, 2021'de New York'ta dava açmıştı. (HABER MERKEZİ)

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Sultangazi'de sağlık görevlisi kadınlara aynı sokakta birer gün arayla taciz

SONRAKİ HABER

Cezaevinden mektup: Kürt sorununda denenmiş yöntemlerde ısrardan vazgeçin

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa