12 Ocak 2024 11:51
Son Güncellenme Tarihi: 12 Ocak 2024 15:38

ABD ve İngiltere, Yemen'e hava saldırısı düzenledi

İsrail’in Gazze’de 24 bin Filistinliyi öldürmesini destekleyen ABD ve İngiltere, Kızıldeniz’de 26 ticari gemiye müdahale edildiği bahanesiyle Yemen’e hava saldırısı düzenledi. 

Fotoğraf: 

U.S. Central Command (CENTCOM)/AA

Paylaş

ABD ve İngiltere kuvvetleri, Gazze’deki katliamları nedeniyle Kızıldeniz’de İsrail bağlantılı gemilere saldırması gerekçesiyle Yemen’deki Husi hedeflerini vurdu. Yemen’in başkenti Sana, liman kenti Hudeyde, Dhamar ve kuzeybatıda Husilerin kalesi Saada kentlerinde hedeflerin vurulduğu bildirildi. Husiler 5 savaşçılarının öldüğünü açıkladı. İngiltere, saldırının devam etmeyeceğini ileri sürdü. Rusya Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ni acil toplantıya çağırırken İran da tepki gösterdi. 

BIDEN: TİCARET TEHLİKEYE ATILDI

ABD Başkanı Joe Biden, “Bugün, talimatımla, ABD ordu güçleri İngiltere ile birlikte ve Avustralya, Bahreyn, Kanada ve Hollanda’nın da desteğiyle Yemen’de Husi isyancıları tarafından kullanılan bazı hedeflere hava saldırısı düzenledi” ifadesini kullandı. Saldırıların, Husilerin Kızıldeniz’deki eylemlerine doğrudan misilleme olduğunu belirten Biden, “Yemen’deki bu saldırılar, ABD ve müttefiklerinin dünyanın en kritik ticari rotalarından birindeki seyrüsefer özgürlüğünün tehlikeye atılmasını ve personelimizin hedef alınmasını tolere etmeyeceğimizin açık mesajıdır” dedi. Biden, “gerekmesi halinde bundan sonra da ileri tedbirleri almakta tereddüt etmeyeceğini” de ekledi.

Husiler 19 Kasım’dan bu yana Kızıldeniz’de 26 ticari gemiye, İsrail ile bağlantılı oldukları gerekçesiyle saldırı ve müdahalede bulunmuşlardı. 

ABD ve İngiltere ordu kuvvetlerinin en az 12 Husi hedefini vurduğu, saldırıların savaş uçakları ve Tomahawk füzeleriyle yapıldığını bildirdi.

HUSİLER: 73 SALDIRI DÜZENLENDİ, 5 KİŞİ ÖLDÜ

Yemen’in önemli bir bölümünü kontrol eden Husilerin Askeri Sözcüsü Yahya Saree, ABD ve İngiltere’nin toplam 73 saldırı gerçekleştirdiğini söyledi. Bu saldırılarda 5 Husi savaşçısının öldü, 6’sının da yaralandığı duyuruldu. 

Husilerin Sözcüsü Muhammed Abdusselam da, X/Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Kızıldeniz ve Umman Denizi’nde uluslararası seyrüsefere yönelik herhangi bir tehdit bulunmuyor. Bu nedenle Yemen’e yönelik bu saldırının kesinlikle hiçbir haklı gerekçesi yok. İsrail gemileri veya işgal altındaki Filistin limanlarına giden gemiler hedef alınıyordu. Bu durum sürecek” dedi. 

Abdusselam açıklamasında ayrıca “Eğer ABD ve İngiltere, saldırıların Yemen’i Filistin’e ve Gazze’ye destekten alıkoyacağını düşünüyorsa, yanlış yapıyor” ifadelerini kullandı.

İNGİLTERE: BAŞKA SALDIRI PLANLANMIYOR

İngiltere, Londra’nın Yemen’de Husilere yönelik şu an için başka saldırı planlamadığını açıkladı. İngiltere Silahlı Kuvvetlerden Sorumlu Devlet Bakanı James Heappey, hava ve denizden gerçekleşen saldırıların “orantılı” olduğunu ve hükümetin bölgede gerilimi tırmandırmaktan kaçınmaya çalıştığını söyledi. BBC’nin saldırıların sürüp sürmeyeceğine ilişkin sorusuna verdiği yanıtta, “Şu anda planlanmış bir şey yok ve bu önemli bir nokta. Dün geceki sınırlı, orantılı ve gerekli bir tepkiydi” dedi.

PETROL FİYATLARI YÜKSELDİ

ABD ve İngiltere’nin Yemen’e saldırısının ardından petrol fiyatları yükseldi. Dünya çapında kullanılan petrolün üçte ikisi için kıstas kabul edilen Brent petrolün fiyatı, çatışmaların genişlemesi endişesiyle, yüzde 2.5’tan fazla arttı ve 80 dolara yaklaştı.

AB, KIZILDENİZ’E SAVAŞ GEMİLERİ GÖNDERECEK

ABD merkezli yayın kuruluşu Politico’ya göre Avrupa Birliği (AB), Husi saldırılarıyla mücadele için Kızıldeniz’e en az 3 savaş gemisi göndermeyi planlıyor. Habere göre şubat sonu başlayacağı tahmin edilen operasyon kapsamında “en az bir yıl süreyle çoklu görev kabiliyetine sahip en az 3 savaş gemisinin” bölgeye gönderilecek. 

Fransa liderliğinde Körfez Bölgesi, Hürmüz Boğazı ve Umman Denizi’ni kapsayan bölgede yapılan ortak gözetleme operasyonu Agenor’u temel alacak operasyona AB ülkelerinden Belçika, Danimarka, Fransa, Almanya, Yunanistan, İtalya, Hollanda, Norveç ve Portekiz’in de katılacağı bildirildi.

Fransa ise Husileri kınayan bir açıklama yayımladı. Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Husilerin bu silahlı eylemleriyle bölgedeki gerginliğin artmasında ciddi sorumluluk taşıdıkları belirtilerek, “Fransa’nın sorumluluklarını yerine getirmeye ve ortaklarıyla Kızıldeniz’deki deniz güvenliğine katkı sağlamaya devam edeceği” kaydedildi.

ERDOĞAN: ORANTISIZ GÜÇ KULLANILDI

Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD ve İngiltere’nin Husi hedeflerini vurmasıyla ilgili bir soruya şöyle yanıt verdi: “Bir defa orantılı bir eylem söz konusu değil, yapılanların hepsi orantısız güç kullanımıdır. Bunu şu anda ABD aynı şekilde İsrail ile Filistin’de de bunu yapmakta. İngiltere zaten ABD ile birlikte bu süreçte adım atmıştır ve atmaya devam ediyor. Kızıldenizi adeta kan gölüne çevirme hevesi içindeler. Yemen Husilerle bütün güçlerini kullanarak ister ABD ister İngiltere olsun gereken cevabı vereceğini söylüyor.” 

İRAN: YEMEN’İN EGEMENLİĞİNİN İHLALİ

İran Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, saldırılarla, “Yemen’in egemenliğinin ve toprak bütünlüğünün açıkça ihlal edildiği” belirtildi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasser Kanani, bakanlığın Telegram hesabından yaptığı açıklamada, “Saldırıların, bölgede istikrarsızlığı körüklemekten başka bir sonucu olmayacak” dedi.

Lübnan’daki Hizbullah örgütünden açıklamada, “Amerikan saldırganlığı, ABD’nin Gazze’de ve bölge genelinde Siyonist düşmanın neden olduğu trajedilerin ve katliamların tam ortağı olduğunu bir kez daha teyit etmektedir” denildi.

RUSYA: SALDIRILAR GAYRİMEŞRU

ABD ve İngiltere’nin Yemen’de Husilere yönelik hava saldırıları sonrası Rusya, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’ni olağanüstü toplantıya çağırdı.  Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov da saldırıları kınadıklarını belirterek "Uluslararası hukuka göre bunlar gayrimeşru. Bizim duruşumuz bu şekilde” dedi.

ÜRDÜN VE SUUDİ ARABİSTAN "ENDİŞEYLE TAKİP EDİYOR"

Ürdün, Kızıldeniz’de gerçekleştirilen askeri operasyonların ve Yemen’deki noktalara düzenlenen hava saldırılarının büyük endişeyle takip edildiğini bildirdi. Dışişleri Bakanı Eymen es-Safedi’nin açıklamasında, İsrail’in bölge güvenliğini tehdit eden en büyük unsur olduğu vurgulanarak, “İsrail, Gazze’ye yönelik vahşi saldırılarını sürdürerek ve yeni cepheler açarak Batı’yı kendi içlerine çekmeye çalışıyor ve tüm bölgeyi daha fazla çatışmaya, gerginliğe ve savaşa doğru itiyor” denildi. 

Bir başka “endişe” açıklaması Suudi Arabistan’dan geldi. Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığının ülkenin resmi haber ajansı SPA'da yer verilen açıklamasında, “Kızıldeniz’de gerçekleştirilen askeri operasyonları ve Yemen’deki noktalara düzenlenen hava saldırılarını büyük endişeyle takip ediyoruz” denildi. Tüm dünyanın çıkarlarına zarar vermesi nedeniyle seyrüsefer özgürlüğünün uluslararası bir talep olduğu Kızıldeniz bölgesinin güvenlik ve istikrarının korunmasının önemi vurgulanan açıklamada, yaşanan olaylar ışığında itidal ve gerilimin tırmanmasından kaçınılması çağrısında bulunuldu.

HUSİLER KİMDİR?

Gazze Şeridi’nde İsrail kuşatması altındaki Filistinlileri desteklediklerini söyleyen Husiler, hayati önem taşıyan nakliye hatlarındaki gemilere saldırarak ve hatta Yemen’in başkenti Sana’dan 1600 km’den daha uzakta olan İsrail’e insansız hava araçları ve füzeler ateşleyerek İsrail saldırılarını engellemeye çalışıyorlar.

1990’larda Zeydi Şii hareketi olan İnanan Gençlik’ten ortaya çıkan Husi ya da Ensarullah hareketi 2004 yılında İnanan Gençlik’in kurucusu Hüseyin el-Husi’nin Yemen güvenlik güçleri tarafından öldürülmesi ile hareketlendi. 2011 yılında Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da diktatörleri deviren halk ayaklanmaları sırasında barışçıl hükümet karşıtı gösterilere katıldılar. Sonunda Devlet Başkanı Ali Abdullah Salih’in otuz yılı aşkın iktidarına son verildi.

2014 yılında ise dönemin Yemen hükümetine karşı silahlı ayaklanma başlatarak üç büyük vilayeti ele geçirdiler. Bugün başkent Sanaa dahil Yemen’in önemli bir bölümünü yönetiyorlar. Mart 2015’te ise Suudi Arabistan devreye girerek devrik Yemen hükümetini desteklemek üzere Husilere karşı savaş açtı. Suudiler ABD ve Birleşik Krallık’tan askeri destek alarak Yemen’e şiddetli hava bombardımanlarına başladı. Binlerce Yemenli sivil öldürüldü, göç etti, aç bırakıldı. Bu arada Husiler de İran’dan siyasi ve maddi destek gördü. İran liderliğindeki “Direniş Ekseni”nin kilit bir üyesi haline geldi.

Husiler ile Suudi Arabistan arasında çeşitli müzakerelerle Yemen savaşında durulma yaşanırken, Husiler, kasım ayında İsrail’in Gazze saldırılarına karşı Kızıldeniz’de İsrail’e giden gemileri engelleyeceklerini ilan etti.

"Gazze savaşı" gerekçesiyle halihazırda Ortadoğu sularına savaş gemisi olan ABD, Yemen’deki Husi hareketini ve İran’ı gerekçe göstererek Kızıldeniz’de kendi öncülüğünde uluslararası askeri güç oluşturma planını hızlandırdı. Pentagon, 6 Aralık 2023'te uluslararası "Deniz Görev Gücü" kurulması için görüşmeler yaptıklarını bildirmiş, 18 Aralık'ta da "Refah Muhafızı Operasyonu" adında çok uluslu misyon oluşturulduğunu duyurmuştu.

Yemen’in İsrail’le savaşa verdiği tepkinin tüm bölgesel aktörler arasında en etkili tepki oldu. (DIŞ HABERLER)

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Hakkari'de, 284 yerleşim yerinin yolu kardan kapandı

SONRAKİ HABER

Van-Bahçesaray kara yolu çığ riski nedeniyle 22 gündür kapalı, Bahçesaray’da eğitime ara verildi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa