13 Ocak 2024 14:10

6 soruda Tayvan’da başkanlık ve parlamento seçimleri

Tayvan halkı ABD-Çin rekabeti gölgesinde seçimlere gitti. Seçimlere dair detayları 6 soruda derledik.

Fotoğraf: Man Hei Leung/AA

Paylaş

Çin’in kendine ait bir eyalet olarak kabul ettiği ve sık sık “birleşme” çağrısı yaptığı ada ülkesi Tayvan’da bugün başkanlık ve parlamento seçimleri gerçekleştirildi. Oy sayma işlemleri devam ediyor.

ABD, Çin ile ekonomik ve siyasi rekabetinde Tayvan’ı önemli bir araç olarak gördüğü için bu ülkedeki Çin ile birleşme karşıtı siyasi yönetimi destekliyor. ABD, adanın başlıca uluslararası destekçisi ve silah tedarikçisi. Ada çevresinde sık sık savaş uçakları uçuran Çin ise seçimleri “savaş ve barış arasında seçim” olarak nitelendiriyor. 

HANGİ PARTİLER KATILIYOR?

Tayvan’da seçime katılan üç ana parti ise iktidardaki ABD yanlısı Demokratik İlerleme Partisi (DPP), Çin iç savaşından kaçıp sürgünde Çin Cumhuriyeti hükümetini kurduktan sonra Tayvan’ı 1987’ye kadar diktatörlükle yöneten ve bugün ana muhalefette olan Kuomintang (KMT) ve henüz 2019 yılında kurulan Tayvan Halk Partisi (TPP).

DPP şu anda 63 sandalye ile parlamentoda çoğunluğa sahip. KMT’nin 38, TPP’nin ise beş sandalyesi bulunuyor.

DPP ve KMT de Çin’in ilhakına karşı çıkıyor ancak KMT’nin Adayı Hou, kendisini Pekin ile Lai’nin beceremediği diyaloğu kurabilecek aday olarak tanıtıyor. 1949’da komünistlerle girdiği iç savaşı kaybederek Tayvan’a kaçmadan önce Çin’i yöneten KMT, Çin ile yakın ekonomik ilişkilerden yana. TPP de Çin ile yeniden ilişki kurmak istiyor.

BAŞKAN ADAYLARI KİMLER?

Başkanlık için üç kişi yarışıyor. DPP’den mevcut Başkan Yardımcısı Lai Ching-te ya da yaygın olarak bilinen İngilizce adıyla William, KMT’den Eski Polis Şefi ve Yeni Taipei Belediye Başkanı Hou Yu-ih ve TPP’den Eski Taipei Belediye Başkanı Ko Wen-je.Lai.

DPP adayı Lai Ching-te “statükoyu” koruma sözü verdi ve Pekin ile “eşitlik ve haysiyet ilkeleri çerçevesinde” görüşmeyi teklif etti. Pekin ise onu “savaş yaratıcısı” ve “boğazlar arası barışın yıkıcısı” olarak nitelendiriyor. Lai’nin başkan yardımcısı Hsiao Bi-khim ise Tayvan’ın elçisi olarak görev yaptığı Washington’da tanınan bir isim. Çin, Hsiao’ya iki kez yaptırım uyguladı.

Bu arada Tayvanlı milyarder ve dünyanın en büyük fason elektronik üreticisi olan Foxconn’un kurucusu olan Terry Gou da bağımsız aday olarak başkanlık yarışına girmiş ancak kasım ayında yarıştan çekildiğini duyurmuştu. 1.2 milyon işçi çalıştıran Foxconn, Çin ana karasındaki en büyük özel şirket ve sık sık çalıma koşullarının kötülüğü ve işçi intiharlarıyla gündeme geliyor.

Seçim yasası uyarınca 3 Ocak’tan itibaren yeni anketlerin yayımlanmasına izin verilmediği için kamuoyu yoklamalarındaki son durum bilinmiyor.

Seçilecek yeni başkan 20 Mayıs’ta iki dönem başkanlık yaptığı için üçüncü kez aday olamayan mevcut Başkan Tsai Ing-wen’in yerine geçecek. Tsai, Tayvan’ın ilk kadın başkanıydı. Ülkede başkanlık süresi dört yıl ve bir başkan üst üste en fazla iki dönem görev yapabiliyor. Başkanlık seçimlerinde salt çoğunluk yeterli. İkinci tur seçimler yapılmıyor.

Tayvan 1987’ye kadar sıkıyönetim altındaydı ve 1996’ya kadar seçim yapmamıştı. 1996’dan bu yana sadece iki büyük partinin -KMT ve DPP- adayları başkanlık yaptı.  

Ülkede daha önce hiçbir siyasi parti üç kez üst üste iktidara gelemedi. DPP bir dönem daha kazanırsa, bu, adanın 27 yıllık demokrasi tarihinde bir ilk olacak.

PARLAMENTO SEÇİMLERİ NASIL YAPILACAK?

Resmi olarak “Yasama Yuanı” olarak adlandırılan parlamento için ise her seçmenin biri kendi yerel bölge adayı, diğeri de bir parti için olmak üzere iki oy pusulası var. Yasama Yuanı’nda toplam 113 sandalye bulunuyor ve bunların 73’ü tanımlanmış seçim bölgelerinde basit çoğunlukla seçiliyor. Tayvan’ın yerli nüfusu için ise mecliste altı sandalye ayrılıyor. Seçim barajı ise yüzde 5.

13 Ocak’ta seçilecek yeni milletvekilleri 1 Şubat’ta göreve başlayacak ve mayıs 2028’e kadar görev yapacaklar. Tayvan’ın 23 milyon nüfusunun 19.5 milyonu seçmen. Oy kullanma yaşı ise 20. Yaklaşık 1 milyon kişi ilk defa oy kullanacak.

Tayvan’da 2020’deki son cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerinde katılım oranı ise yaklaşık yüzde 75 olarak kaydedildi.

SİYASİ ÇİZGİLERİ NASIL AYRIŞIYOR?

Taipei merkezli araştırmacı ve adil ücret savunucusu Roy Ngerng’e göre adaylar savunma reformları, sosyal refah, kamu hizmetleri ve ABD-Tayvan ilişkileri konularında genel olarak benzer manifestolara sahip: “Ancak hiçbiri Tayvan’ın hayat pahalılığı ve konut krizini ele alacak kadar ileri gitmiyor. Tayvan’ın genel çalışma ve sosyal koşulları diğer gelişmiş ülkelere göre daha kötü durumda ve arayı kapatmak için büyük reformlar gerekiyor” dedi. 

Öte yandan KMT’nin Adayı Hou ve TPP’nin Adayı Ko, DPP’li Lai’nin karşı çıktığı ve artık terkedilmiş olan ticaret anlaşması konusunda Çin ile görüşmelere yeniden başlama sözü verdi.

Tayvan Ulusal Dong Hwa Üniversitesinden Zsuzsa Anna Ferenczy’ye göre ise “Tayvan’ın zaten Çin pazarına olan önemli bağımlılığına ek olarak Çin ile ticareti arttırmak Tayvan’ın ekonomik güvenliğini zayıflatacak ve Pekin’in baskısını güçlendirecektir.”

TAYVAN HALKI HANGİ SORUNLARA ÇÖZÜM İSTİYOR?

ABD-Çin rekabeti seçimlere damgasını vururken, Tayvan halkının birçok sosyal gündemi de mevcut.

Seçimlerde “kimlik” sorunu kutuplaşmanın merkezinde yer alsa da anketlere göre Tayvan’da da seçmenlerin bir numaralı endişesi ekonomi. Reel ücretlerin son on yılda ortalama sadece yüzde 1 oranında arttığı ülkede uygun fiyatlı konutlar pek çok genç için ulaşılmaz durumda. Muhalefet partileri DPP’yi ekonomiyi iyi yönetememekle suçluyor ve partiyi son yıllarda adayı vuran yumurta kıtlığı ve elektrik kesintilerinden sorumlu tutuyor.

ÇİN SEÇİMLER İÇİN NE DİYOR?

Çin, Tayvan başkanlık yarışını defalarca “savaş ve barış arasında bir seçim” olarak çerçeveledi.

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, yeni yıl arifesinde yaptığı konuşmada “Anavatanın yeniden birleşmesi tarihi bir kaçınılmazlıktır” ifadesini kullandı.

Çin’in resmi yayın organlarından Global Times’ta 11 Ocak’ta DPP’ni Başkan Adayı Lai hakkında yayımlanan bir makalede Lai’nin seçilmesinin “ayrılıkçı fikirleri” nedeniyle, “Tayvan’ın güvenliğine, Tayvan halkının çıkarlarına ve bölgesel istikrara yönelik en büyük tehdit” olduğu ileri sürüldü.

Bu arada kamuoyu yoklamalarına göre Tayvan’daki insanların yüzde 3’ünden daha azı artık kendisini Çinli olarak tanımlıyor yüzde 10’undan daha azı bir birleşmeyi destekliyor. (DIŞ HABERLER)

 

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Çöp kamyonundan düşen temizlik işçisi ağır yaralandı

SONRAKİ HABER

IPI, Gazze’deki gazeteciler için çağrı yaptı: Gazetecilerin ve sivillerin hedef alınması savaş suçudur

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa