16 Ocak 2024 10:49
Son Güncellenme Tarihi: 16 Ocak 2024 11:33

Bahçeli AYM'yi hedef aldı: Can Atalay kararının TBMM'de derhal okunmasını istiyoruz

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında Anayasa Mahkemesi'ni hedef aldı, "Can Atalay kararı TBMM'de okunsun" dedi.

Fotoğraf: MHP Basın

Paylaş

Devlet Bahçeli, grup toplantısında yaptığı açıklamada AYM'yi hedef almayı sürdürdü, AYM'nin hakkında iki kez hak ihlali kararı verdiği tutuklu milletvekili Can Atalay hakkındaki kararının TBMM'de okunmasını istedi.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Meclis'teki grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Bahçeli, bu haftaki grup toplantısında DEM Parti, CHP, AYM, Can Atalay ve sanatçı Zülfü Livaneli’yi hedef aldı.

"Terör ve bölücülük mağduru milletimizin güçlü iradesi demlenmiş CHP'den hesap sormaya yeterlidir" sözleriyle asker ölümleri üzerinden CHP'yi hedef alan Bahçeli, çocuklarını kaybetmiş ailelerin yaşadıkları bölgelerden 31 Mart yerel seçimlerinde daha fazla oy çıkmasını istedi: "Bedel ödemiş, acı çekmiş, gözyaşlarını içine akıtmış, şehit tabutu kaldırmış şehit yakınlarının mecmuuyla, demlenmiş CHP'nin oyları arasında büyük bir fark ortaya çıkmalıdır. Eğer bu fark oluşmuyorsa son 40 yıla damga vuran terör zulmü nereye konulacak? Bölücü ihanetin milli iradenin önüne geçmesi nasıl hazmedilecektir. Kendi içinde kavgalı ve kutuplaşmış üst bir siyasi partinin yerel yönetimlerden ayıklanması, hali hazırda idaresi altında bulunan belediylereden atılıp uzaklaştırılması geldiğimiz bu aşamada bir demokrasi namusudur."

İMAMOĞLU VE ZÜLFÜ LİVANELİ'Yİ HEDEF GÖSTERDİ

Bahçeli, "Mevsimlik belediye başkanı" diyerek nitelemeyi sürdürdüğü İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında ise "Politikada ayak oyunları ile meşgul şahsa İstanbullu kardeşlerimin son yapacağı, tezkeresini ellerine tutuşturup Saraçhane'den yollamaktır. Sonrasında nereye gidiyorsa gitmeli. Bir daha da İstanbullunun yıllarını çalmaya cesaret etmemelidir. Diğer şehirlerin de makus tarihi Cumhur ile değişecektir. Vatanımızın her köşesinde milletimiz ile buluşacağız. Yerel yönetimlerdeki ölü toprağını kaldırıp fetret devrine son vereceğiz" dedi.

Bahçeli, sanatçı Zülfü Livaneli'yi de bir programda yaptığı "31 Mart, tarih kaydığı için aynı gün değil gerçi ama yine de sembolik 31 Mart… Yerel seçimlerde ya gerici ordular, avcı taburları ya da hareket ordusu kazanacak" açıklaması üzerinden hedef aldı. "Neymiş 31 Mart seçimlerinde ya gerici ordular, avcı taburları ya da hareket ordusu kazanacakmış. Bildiğimiz kadarıyla Türkiye'de gerici ordu değil, kahraman TSK vardır ve düşman çatlatmaktadır" diyen Bahçeli devamında "Bunlar Türkiye karşıtlığında buluşan, millete en ağır hakaretleri reva gören, sandığı küçümseyen yeni yetme yobaz zihniyetlerdir. Millete gerici demek küfürdür. Millete gerici demek, Türkiye'ye geriden bakmaktır" ifadelerini kullandı.

"ABD SÖZDE MÜTTEFİK BİR ÜLKEDİR"

Bahçeli'nin gündeminde ABD ve İsrail de yer aldı: "İnancım odur ki İsrail ve ABD günü geldiğinde damla damla akıttıkları kanların hesabını mutlaka vereceklerdir. Bilhassa Amerikalılar, ABD'ye sahip çıkmalı. Tarihin hiçbir döneminde zulüm ayakta kalmış, kan dökerek, sömürerek, yağmalayarak varlığını sürdürebilmiş bir devlete tesadüf edilememiştir. ABD, sözde müttefik bir ülkedir ancak Türkiye'ye karşı yapmadığı kötülük, oynamadığı oyun, tezgahlamadığı saldırı, saçmadığı nifak neredeyse kalmamıştır. Bugün ABD'yi sorgulamak demek terörizmi sorgulamak demektir. Bugün ABD'yi sorgulamak demek darbeler tarihiyle yüzleşmek demektir. Ekonomik krizlerin altına bakınız, terör saldırılarının , bölgesel gerilimlerin arkasına bakınız, yine aynı mihrak çıkacaktır. FETÖ'nün, DEAŞ'ın, PKK'nın, YPG'nin, kimliksiz STK'ların sahipleri açık açık söylüyorum; Brüksel-Washington hattındadır. Artık yeter diyoruz. gözümüzün içine baka baka sırtımıza hançer yemeye sabır ve tahammülümüzün kalmadığını cümle aleme haykırıyoruz. Türk Milleti ve Türkiye diriliş ve yükselişe geçtikçe ya bir terör saldırısı ya da bir yaptırım tehdidi ortaya çıkmaktadır."

"HATAY'A HUZUR HATTI ÇEKİLSİN"

"Irak'tan Hatay'a huzur hattı çekilmesini" isteyen Bahçeli, "Sayın Cumhurbaşkanımız başkanlığında toplanan güvenlik toplantısında alınan kararları desteklemekle birlikte Irak'ın kuzeyindeki dağlık bölgesi içine alacak şekilde bu ülke ile koordineli ve karşı uzlaşmayla süresi belirlenmiş ve derinliği 60 km'ye kadar inan buradan Hatay'a kadar uzanacak Türkiye'nin güvenlik ve geleceği için huzur hattı kurulmalı bu hattın içine sinek bile sokulmamalıdır." ifadelerini kullandı.

"CAN ATALAY KARARININ TBMM'DE DERHAL OKUNMASINI İSTİYORUZ"

Bahçeli, tutuklu TİP milletvekili Can Atalay hakkında verilen hak ihlali kararının Yargıtay 3. Ceza Dairesi tarafından uygulanmamasına tepki gösteren Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan'ı hedef aldı, "AYM kararlarını uygulamamanın gerekçesi olmaz diyen Bay Zühtü'ye sormak isterim ki acaba şehitlerimizin dökülen kanlarının gerekçesini feryat figan eden analarımızın gözyaşlarını izah edecek yürek sende ve senin gibi düşünen diğer mahkeme üyelerinde var mıdır? Sen yanlış mahkeme kararının derdindesin biz aziz vatanın derdindeyiz. Sen ve senin gibiler PKK hukukunun kafesindesiniz biz Türkiye Cumhuriyeti'nin varoluş ve istiklal hukuku peşindeyiz. Anlayacağınız gece ile gündüz gibi ayrıyız. Can Atalay kararının TBMM'de derhal okunmasını istiyoruz." sözlerini sarfetti. 

DEM PARTİ YİNE HEDEFİNDEYDİ 

Bahçeli milyonlarca oyla seçilen DEM Parti milletvekillerinin Meclis'te olmaması gerektiğini savundu: "Bilinmelidir ki, dağda, bayırda, sınır hattında mücadele ettiğimiz hainlerin siyasi cephesi olan DEM’cilerin Türkiye Büyük Millet Meclis’inde bulunmaları adalet ve hukuk garabeti, siyaset ve demokrasi ayıbıdır. Karamanoğlu Mehmet Bey 747 yıl önce, 'Bugünden sonra hiç kimse divanda, dergahta, bargahta, mecliste ve meydandan Türkçe’den başka dil konuşmayacak' fermanı nasıl ki tutacağımız bir buyruk ise, Aynı şekilde hiçbir terörist veya yandaşı, dağda, bayırda, ovada, belediyede, şehirde ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde barınamamalı, tutunamamalıdır. Hepinizin bildiği gibi, terörle mücadele, aslında bölücülükle mücadelenin sadece bir bölümüdür. Eli silah tutan bölücüyü zararlı, buna karşılık silahsız bölücüyü meşru ve zararsız kabul etmek, bölücülük ve terörle mücadeleyi sekteye uğratacak en büyük gaflettir." (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

EMEP Ordu İl Örgütü: Asgari ücrete, kamu emekçilerine yapılan zamlar erimeye başladı, ek zam zorunlu

SONRAKİ HABER

EGM'de 127 personel, 1. Sınıf Emniyet Müdürlüğü rütbesine terfi etti

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa