18 Ocak 2024 05:02

Musk’ın roketiyle ‘milli’ yolculuk

TUA milli uzay programı kapsamında uzaya Türkiye’den yolcu gönderiyor. 55 milyon dolar karşılığı planlanan yolculuğun reklamı iktidar ve medyası tarafından ‘ay yıldızımız uzayda’ şeklinde yapılıyor.

Fotoğraf: Pixabay

Paylaş

Nisa Sude DEMİREL
İstanbul

Türkiye Uzay Ajansının (TUA) yürüttüğü milli uzay programı kapsamında uzaya Türkiye’den bir yolcu gönderiliyor. Başvuran yurttaşlar arasından seçilen Alper Gezeravcı’nın, ABD ve İspanya’yı temsilen Misyon Lideri Michael Lopez-Alegria, İtalyan Hava Kuvvetlerinden Pilot Walter Villadei ve Avrupa Uzay Ajansı adına katılan İsveçli Marcus Wandt ile uzay yolculuğuna başlaması planlanlandı.

SpaceX Falcon 9 roketinin, Ax-3 mürettebatını SpaceX Dragon uzay aracıyla NASA’nın Florida’daki Kennedy Uzay Merkezindeki fırlatma kompleksi 39A’dan Uluslararası Uzay İstasyonu'na (ISS) fırlatılması hedefleniyor. Mürettebat 14 gün boyunca ISS'de 13 deney gerçekleştirecek.

Normal şartlarda 17 Ocak’ı 18 Ocak’a bağlayan gece başlaması gereken uçuş son anda yapılan bir duyuru ile bir gün sonraya (19 Ocak 2024 00:49) ertelendi.

Proje “Al yıldızımız çok yakında uzayda” şeklinde duyurulur, iktidar medyası Gezeravcı’nın “ilk Türk astronot” olduğunu iddia ederken; ne roketin ne istasyonun ne de eğitim merkezinin ‘yerli ve milli’ olduğu bu proje için Axiom Space’e 55 milyon dolar ödendi. Bir süredir ortaya çıkan uzay turizmiyle bilet karşılığı yapılan bu seyahate parayı veren herkes uzayı gezebiliyor.

"PARTİ PROPAGANDASI"

Bu projeye dair Evrensel’e konuşan Emekli Kaptan Pilot Engin Aksüt ise, söz konusu olanın astronot değil uzay yolcusu olduğu üzerinde duruyor, proje hakkında verilen bilgilerin dezenformasyon olduğunu ifade ediyor. Aksüt’ün dikkat çektiği temel noktalardan biri Alper Gezeravcı’nın TÜA’nın hedefleri arasında yer alan ‘Türk astronot’ değil, uzay yolcusu olduğu. İkisi arasındaki farkı “Kendi imkanlarınla yetiştirdiğin, hazırladığın ve uzaya gönderdiğin bir vatandaş astronot olur, ancak para ödeyerek kısa bir eğitimle uzaya gönderiyorsak eğer buna uzay yolcusu denmeli” diye anlatıyor. Yurt dışında çeşitli sosyal medya fenomenlerinin belli bir miktar para karşılığında SpaceX aracılığıyla uzay yolcusu olduğunu, bir saate yakın süre uzayda kaldığını hatırlatan Aksüt, “Örneğin bu insanlar astronot mu oldu? Bunu küçümsememek gerek elbette ama para karşılığında yapılabilen bir durumu ulusa atfetmenin bir anlamı yok” diyor.

Yine milli uzay programı kapsamında gerçekleşmeyen 2023’te Ay’a inileceği vaadini hatırlatan Aksüt, “Keşke bu konuda ileride olsa ülkemiz ancak maalesef mevcut durum hem dezenformasyon hem de propaganda. Vatandaşlara gaz veriliyor” ifadelerini kullanıyor. 2024 bütçesi 1 milyar 702 milyon TL olarak belirlenen Türkiye Uzay Ajansının vaatlerine kıyasla bütçesinin de yetersiz olduğunun altını çizen Aksüt, “Ülkeler bu tür projelere milyarlar ayırıyor. Bu bütçeyle bu vaatler göz boyama, parti propagandası kalıyor” diyor.

ROKET FLORİDA’DA, EĞİTİM TEKSAS’TA

Mayıs 2022’de “Türk uzay yolcusu ve bilim misyonu” isimli görevi için 2 vatandaşın seçileceği bildirilerek TUA’nın internet sitesinde şartlar yayımlandı. AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan milli uzay programının tanıtımı sırasında başvuracak adaylar hakkında “Hatta belki bayanlardan bile ben adayım diyenler vardır. Gerekli niteliklere sahip gönüllüler arasından seçerek gerekli eğitimleri almasını sağlayacak ve uzaya göndereceğiz. Artık astronot ya da kozmonot kelimelerine bir Türkçe karşılık bulmamız gerekiyor” demişti. Erdoğan’ın astronot kelimesine Türkçe karşılık bulma çağrılarına karşı ise milli uzay programının tanıtımıyla beraber 2005 yılında TDK’nin “gökmen” ve “uçman” önerileri yeniden gündeme geldi.

Başvuran 36 bin adaydan 30’u Ankara’ya çağrıldı. Gerekli şartları sağlayan adaylar Ankara’da tıbbi ve psikolojik testlerden geçirildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Atatürk Havalimanında gerçekleştirilen TEKNOFEST’te yaptığı konuşmada 29 Nisan’da Alper Gezeravcı’nın asil, Tuva Cihangir Atasever’in yedek uzay yolcuları olarak belirlendiğini duyurdu. Gezeravcı’nın eğitim ve uçuş hizmeti için ABD’deki Axiom Space ile iş birliğine gidildi. Astronotların eğitimi ABD’nin Teksas eyaletinin Houston kentinde yürütüldü.

"AY"A SERT İNİŞ’TEN SONRA SIRADA NE VAR?

TUA’nın strateji planlarında açıkladığı 10 hedef var. Yerli uydu üretimi, bölgesel konumlanma, uzay limanı işletmesi kurma, uzay sanayisi kurma, uzay farkındalığı oluşturma, uzaya Türk astronot gönderme gibi hedeflerden biri de cumhuriyetin 100’ncü yılında uluslararası iş birliği ile yakın Dünya yörüngesinde ateşlenecek ‘milli ve özgün hibrit roketle Ay’a sert iniş’ gerçekleştirmekti. erdoğan milli uzay programının tanıtım toplantısında bu hedefi “En önemli hedefimiz 100’üncü yılda Ay’a ilk teması gerçekleştirmek. Gökyüzüne bak, Ay’ı gör... İnşallah Ay’a gidiyoruz. İlk aşamada 2023 yılı sonunda yakın Dünya yörüngesinde ateşleyeceğimiz kendi milli ve özgün hibrit roketimizle Ay’a ulaşarak sert iniş gerçekleştireceğiz” diye anlatmıştı. Ancak 2023’te ‘Ay’a sert iniş’ yapılmadı.

SAYILAN HEDEFLERE AYRILAN BÜTÇE 56 MİLYON DOLAR

Türkiye Uzay Ajansı (TUA) 2018’de 23 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile kuruldu. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığına bağlı çalışan TUA’nın yönetim kurulu başkanlığını Eski Türk Telekom Genel Başkanı Yusuf Kıraç yapıyor. Türkiye Uzay Ajansının yürüttüğü Milli Uzay Programının amacı internet sitesinde şu şekilde yer alıyor: “Dünyadaki gelişmeleri dikkate alarak, ülkemizdeki mevcut potansiyeli değerlendirmek üzere ülkemizin uzay politikaları alanındaki vizyonunun, stratejilerinin, hedeflerinin ve projelerinin, koordineli ve entegre olarak yürütülmesine yönelik hazırlanmıştır”

Bu cümlelerle ifade edilen ‘vizyon ve misyon’ları gerçekleştirmek üzere ayrılan bütçe ise her sene yurttaşların tepkisini çekiyor. 2022’de TUA’ya ayrılan bütçe 61 milyon TL iken bu miktar 2023’te 1.6 milyar, 2024 için ise 1 milyar 702 milyon TL (56 milyon 474 bin dolar) oldu. 2025 ve 2026 yılları için öngörülen ödenek ise 2 milyar 95 milyon, 2 milyar 375 milyon TL.

Bu bütçeye ilişkin TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Üüyesi Hakkâri Milletvekili Öznur Bartın Evrensel’e konuştu. Bilimsel çalışmalar yürütmenin önemli olduğunu ve bunun için bütçe ayrılması gerektiğini ifade eden Bartın, “Ancak iktidar bu konuya ciddi yaklaşmıyor, bu konuda da kendi hesabına göre çalışıyor” dedi. Bütçenin bilim ve eğitime değil savaş teknolojilerine, Diyanet İşleri Başkanlığına ayrıldığını ifade eden Bartın, “Biz muhalefet olarak itirazlarımızı belirtiyoruz ancak maalesef etkisi olmuyor. Bütçe halkın talepleri gözetilerek, bilim desteklenecek biçimde ayrılmalı” diye konuştu.

ÖNCEKİ HABER

TBMM Anayasa ve Adalet Karma Komisyonu HSK üyeliği için toplandı

SONRAKİ HABER

Metal işçileri: Onayımız alınmadan sözleşme imzalanmasın

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa