18 Ocak 2024 15:56
Son Güncellenme Tarihi: 18 Ocak 2024 18:18

Gazeteci Dicle Müftüoğlu tahliye edilmedi: "Gerçekleri yazdığım için yargılanıyorum"

Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eş Başkanı ve MA editörü Dicle Müftüoğlu’nun tutukluluğunun devamına karar verildi. 

Dicle Müftüoğlu | Fotoğraf: MA

Paylaş

Sincan Kadın Kapalı Cezaevinde tutuklu bulunan Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eş Başkanı ve Mezopotamya Ajansı (MA) editörü Dicle Müftüoğlu’nun mesleki faaliyetleri gerekçe gösterilerek, “örgüt üyesi olmak” ve “örgüt kurmak ve yönetmek” iddialarıyla yargılandığı davanın ikinci duruşması bugün görüldü. Mahkeme heyeti Müftüoğlu’nun tutukluluğuna devam kararı verirken, duruşma 29 Şubat tarihine ertelendi.

“GERÇEKLERİN AÇIĞA ÇIKMASI İÇİN MÜCADELE EDİYORUM”

Duruşmaya pek çok basın meslek örgütü ve gazeteciler katıldı. Duruşmada bir önceki savunmasını tekrar eden Müftüoğlu, “9 aydır tutukluyum, bu tutukluluk basın ve ifade özgürlüğü açısından olanı gösteriyor. 3 Mayıs’tan beri tutukluyum. Biz gazetecilerin görevi halka gerçekleri anlatmak, gerçekleri duyurmak, bu kadar kadın katliamının, hak gasbının olduğu bir ülkede hem gerçeklere ihtiyaç var hem de gerçekler birilerini rahatsız ediyor. Özellikle Kürt gazeteciler gerçekleri yazdığı için baskı yaşıyor, bu baskılar tüm gazetecileri etkiliyor” dedi. Tanıkların iddialarına da cevap veren Müftüoğlu, tüm iddiaların da tamamen gerçek dışı olduğunu söyledi. Editörlüğü, haber önerileri, haber kaynaklarıyla yaptığı görüşmelerin örgütsel görüşmeler olduğu iddialarına da yanıt veren Müftüoğlu şöyle devam etti: “Gazeteci olmam nedeniyle tüm bunlar zaten mesleğimin bir parçası. Ben gerçeklerin açığa çıkması için mücadele ediyorum, 15 yıldır pek çok kentte gazetecilik yaptım, Dicle Fırat Gazeteciler Derneğin kuruluşunda yer aldım. Gazetecilik suç değildir, eğer bir gazeteci haberlerinden dolayı yargılanıyorsa tüm gazeteciler için ifade özgürlüğü açısından endişe verici bir durum vardır. Tüm bunların örgütsel faaliyete gerekçe gösterilmesi doğru değil ve gerçek dışıdır. Gazetecilik faaliyetlerim yargılanıyor tahliyemi talep ediyorum.”

Müftüoğlu sonrası dinlenen tanık Kerem Gökalp, bir basın meslek eğitiminde Müftüoğlu ile karşılaştığını, 2014 yılında gerçekleşen eğitimin KCK Basın Konseyi tarafından düzenlendiğini iddia etti. Tanık sonrası avukatlar Resul Temur ve Veysel Ok beyanda bulundu. Savunmalar sonrası kararını açıklayan mahkeme heyeti Müftüoğlu’nun tutukluluğunun devamına karar verdi, duruşmayı 29 Şubat tarihine erteledi.

DFG EŞ BAŞKANI SERDAR ALTAN: GAZETECİLİK SUÇ DEĞİLDİR

Basın meslek örgütleri ve avukatlar duruşma sonrası açıklama yaptı. Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eş Başkanı Serdar Altan, “Dicle’nin aramızda olması, en azından tutuksuz olması gerekiyordu. Bugün burada gerçekten de kızgınız, öfkeliyiz. Gazetecilerin yeri zindanlar, hapishane değil, haber sahasıdır, bulundukları bilgisayarın başıdır, adliyelerde haber takip etmektir. Ama maalesef Dicle şu an Sincan Cezaevinde halen tutuklu. Biz tekrardan dile getirmek istiyoruz gazetecilik suç değildir, özgür basını bu şekilde susturamazsınız. Dicle mahkemede iddialara tek tek cevap verdi, savunmalarını yaptı, gazeteciliği savundu. Bu hukuksuzluğun son bulmasını Dicle’nin bir an önce tahliye edilmesini istiyoruz” dedi.

“3. DURUŞMADA DAHA KALABALIK OLMALIYIZ”

Avukat Veysel Ok: Dicle’nin değil tutuklanması gözaltına alınmaması lazımdı. Bugün hem Dicle hem avukatları bütün iddiaları çürüttüler ve mahkeme bunu dikkate almadı Aslında bu Dicle’nin davası değil gazetecilerin davası. Orada hapsedilen gazetecilik. Türkiye’nin anayasal bir hukuk devleti olmaktan iyice uzaklaştığını bu duruşmada bir kez daha gördük. Diğer celsede daha kalabalık olmamız lazım ki Dicle’nin bu zulümden çıkarılması lazım.

“DİCLE MESLEĞİNİ YAPMAKTAN ALIKONULUYOR”

TGS Genel Sekreteri Banu Tuna: Açıkçası şaşkınım, üzgünüm ve öfkeliyim. Bir insanın hayatı söz konusu ve duruşma 29 Şubat’a ertelendi duruşma. Dicle’nin ömründen neredeyse bir yıl geçmiş olacak. Mesleğini yapmaktan alıkonuluyor. 29 Şubat’ta burada daha çok kalabalık olmamız ve dayanışma içinde olmamız lazım.

"DİCLE GAZETECİDİR"

DİSK Basın-İş Genel Başkanı Turgut Dedeoğlu: Mahkemede gördük ki bu ülkede anayasa uygulanmıyor, hukuk yok, adalet yok. Mahkeme salonunda keyfi bir karar alındı, biz bu kararı tanımıyoruz. Dicle gazetecidir, Dicle’nin gazeteciliğine kefiliz. Burada yargılanan sadece Dicle değil, burada bizim mesleğimiz yargılanıyor, gazetecilik mesleği yargılanıyor. Artık gazeteciler kendi meslekleri üzerinden yargılanmaya başlandı, ama şuna inanıyorum ki Dicle çıkacak ve doğruları, gerçekleri yazmaya gerçekleri halka duyurmaya devam edecek. Özgür basın susturulamaz.

"29 ŞUBAT’TA DİCLE’Yİ ALACAĞIZ"

Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği Yöneticisi Aysel Işık: Gerçekten bir hukuk garabeti yaşındı içeride. Arkadaşımız Dicle ona yönelik yapılan bütün iddiaları yalanladı, hepimiz de buna şahit olduk. Bizler diyoruz ki burada gazetecilik yapmanın bedelleri vardır, Dicle Müftüoğlu’da özgür bir basın faaliyeti yürütmenin bedelini ödüyor, ödetiyorlar. Onun için biz diyoruz ki 29 Şubat’ta Dicle’yi alacağız, bu kararı tanımıyoruz.

(Diyarbakır/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

CHP’li Karasu: Esenboğa Havalimanı’na ulaşımı sağlayan firmanın sözleşmesi ihalesiz uzatıldı

SONRAKİ HABER

Demiryol-İş üyesi işçiler: Emeğimizin karşılığını verin

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa