21 Ocak 2024 17:05

Göç Araştırmaları Derneği: Deprem bölgesinde mültecilere insani yardım ayrım gözetmeden yapılmalı

Göç Araştırmaları Derneği “Durum tespit raporu: Göç ve deprem” başlıklı raporunu politika önerileriyle birlikte paylaştı.

Evrensel

Paylaş

Göç Araştırmaları Derneği (GAR) saha gözlemi ve uzman görüşlerine dayanan “Durum tespit raporu: Göç ve deprem” başlıklı raporu kamuoyu ile paylaştı. Kahramanmaraş, Gaziantep, Hatay, Adana ve Mersin olmak üzere 5 şehir ve Göksun, Pazarcık, Nurdağı, İslahiye, Defne, Antakya, Samandağ ve Kırıkhan ilçelerinde gerçekleştirilen saha ziyaretlerine dayandırılan raporda deprem bölgesinde ikamet eden Suriyeli göçmen nüfusunun 1 milyon 738 bin olduğu bilgisi paylaşıldı.

Deprem sonrası Zafer Partisinin öncülük ettiği nefret söylemi ve saldırı girişimlerinin mevcut gerilimleri artırarak mülteciler için daha da güvensiz bir afet sonrası ortamı yarattığına dikkat çekilen raporda, deprem bölgesinde kalmaya devam eden Suriyelilerin ciddi hak ihlalleriyle karşılaştığı ve birçok kez yerinden edilme yaşadıkları aktarıldı.

DEPREM SONRASI GÖRÜNMEZLEŞTİLER

Deprem sonrası barınma sorunlarına bulunan çözümlerin sınıfsal olduğuna dikkat çekilen raporda, tek katlı bağ evleri veya yazlıklara sığınan üst gelir gruplarına karşın sera çadırlarında kalmak zorunda kalan tarım işçilerine de dikkat çekildi. Göçmenlerin deprem sonrası ayrımcılık ve nefret söyleminden korunabilmek için "görünmezleşme"ye gayret ettikleri de ifade edilerek “Örneğin tarım işçiliği yapan bir grup Suriyeli ailenin, depremden sonra çalıştıkları seralardaki naylon çadırların altında kaldıkları kaydediliyor” denildi.

Afet sonrası zorunlu göçün en büyük iki nedeninin barınma ve geçim kaynaklarının kaybı olduğu ifade edilen raporda, bu göçün ciddi bir emek kaybına neden olduğu ifade edildi.

Deprem öncesinde mültecilerin yerleştirildiği geçici barınma merkezlerinin (GBM) deprem sonrasında Türkiye vatandaşlarına da açıldığı hatırlatılarak, “Örneğin, Kahramanmaraş’taki GBM’de depremden önce 10 bin geçici koruma statüsü sahibi Suriyeli yaşarken deprem sonrası Türkiye vatandaşlarıyla beraber kamp nüfusunun 16 bin 500’e çıktığı kaydediliyor” denildi.

KİMLİK TESPİTLERİNE ÜÇÜNCÜ HAFTA BAŞLANDI

Raporda deprem sonrası göçmenlerin durumuna ilişkin şu bilgiler paylaşıldı:

  • Depremden etkilenen her 10 kişiden biri Suriyeli. Geçici koruma statüsü olan Suriyelilerin bölge nüfusuna oranı yüzde 12.4.
  • Göçmenlere ait kimlik tespit süreçlerine depremin ancak üçüncü haftasında başlanabildiği belirtiliyor.
  • Zafer Partisinin öncülük ettiği nefret söylemi ve saldırı girişimlerinin, mevcut gerilimleri artırarak daha da güvensiz bir afet sonrası ortam yarattığı vurgulanıyor.
  • Mülteciler arasında hem arama kurtarma sırasında hem de sonrasındaki insani yardım faaliyetleri sırasında sessiz kalmayı tercih edenlerin olduğu kaydediliyor.

“ÇALIŞMALARA YARDIM ETTİK AMA…”

Deprem sonrası Suriyeli mülteciler arasında Suriye’ye geri dönüşler başladığına değinilen açıklamada, 28 Şubat 2023 itibarıyla Suriye’ye geri dönen kişi sayısının 40 bini aştığı ifade edildi. Deprem bölgesinde kalmaya devam eden Suriyelilerin ise ciddi hak ihlalleriyle karşılaştığı ve birçok kez yerinden edilme yaşadıkları aktarıldı.

Raporda deprem sonrası bir mültecinin yaşadıklarına ise şöyle yer verildi: “Katılımcılar arasından üniversite öğrencisi bir genç, 3 gün boyunca yolda yattıklarını, sonrasında pazarda kurdukları tentelerden kendilerine bir çadır yaptıklarını anlatıyor. Muhtara ulaşan 20 kadar çadırın indirilmesine ve taşınmasına yardım ettiklerini, ancak kendileri de çadır istediğinde ‘Bu çadırlar Türk vatandaşları için, yabancılara verilmeyecek’ cevabını aldıklarını ifade ediyor.”

“YARDIM VE HİZMETLERDE AYRIM YAPILMAMALI”

Raporda GAR’ın politika önerileri de sıralandı. Önerilerden bazıları şöyle:

  • İnsani yardım ayrım gözetmeden ve tarafsız bir şekilde yapılmalı.
  • Geçici koruma statüsü ve uluslararası koruma statüsü bulunan kişiler tüm depremzedelere sağlanan yardım ve hizmetlerden faydalanabilmeli.
  • Deprem bölgesine geri dönmek istemeyen mültecilere gittikleri şehirlerde “yeniden kayıt hakkı” tanınmalı.
  • Deprem bölgesinde mülteci ve göçmenlerin maruz kaldığı ayrımcılığın engellenmesi için yasal süreçler başlatılmalı.

(HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Adaların şahıslara, vakıflara peşkeş çekilmesine karşı yürüdüler: Kıyılar halkındır!

SONRAKİ HABER

Binlerce emekçi Kartal Meydanı'ndan seslendi: Bir günle yıllarımız gasbedildi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...