03 Şubat 2024 03:00

Van’daki üniversite öğrencileri: Ana dilimizle yaşamak istiyoruz

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesinde öğrencisi Rojhat ve Hacer ana dilinde eğitimin hak olduğunu söyledi, Kürtçe seçmeli derse talebin ayrımcılık nedeniyle azaldığına dikkat çekti.

Görsel: Google Street View

Paylaş

Azad OGUN 
Kaya MEMİŞ 
Van

Ana dilinde eğitim hakkının göz ardı edildiği, eğitimde fırsat eşitliğinin derin bir uçuruma dönüştürüldüğü ve ana dilinde eğitim alamadıkları için oluşan pedagojik sorunlar Kürt öğrencilerin eğitime aktif bir şekilde katılmalarına engel oluyor. Bu sorunları yaşayan Van’daki üniversite öğrencileriyle sohbet ettik.  

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Öğrencisi Rojhat “Ana dilinde eğitim Kürt halkının uzun zamandır acil bir talebi ve ihtiyacı ama bu ihtiyaç birkaç soruyu da beraberinde getiriyor. Bunların en başında ana dilinde eğitimde yöntem ne olmalı? Yarın ana dilinde eğitim yapacağız deseler nasıl bir yol izleyecekler? Kürt halkının dili yok olmak üzere, nesilden nesile sözlü bir aktarım dışında Kürtçenin eğitimi söz konusu değil. Bu bir halkın dilinin yok olmasına yol açıyor” dedi. Yöntem üzerinde düşünülmesi gerektiğine dikkat çeken Rojhat, “Ana dilinde eğitim konusunda kendimi yetersiz görüyorum, tabii burada Kürtçeyi baz alarak konuşuyorum, başka birçok dil de var. Ana dilinde eğitim alma şansım olsaydı kesinlikle alırdım, ama daha önce de bahsettiğim gibi yöntem sorusu çok fazla kafamı karıştırıyor. Evet eğitim almak istiyoruz ama milli eğitime bağlı kurumlarda mı özel kurumlar da mı bunlar çok önemli” dedi.

"TALEBİN AZALMASI ASİMİLASYON POLİTİKALARININ SONUCU"

Ana dilinin yok olmakla karşı karşıya kaldığını belirten Rojhat “Kürdoloji bölümlerine gerekli önem verilmiyor. Bu dil nasıl korunacak? Irkçı bir yaklaşım olduğunu düşünüyorum. Kendi dilimi koruma imkanı verilmediği sürece bundan yıllar sonra nasıl konuşacağım benden sonra gelecek Kürt nesil nasıl konuşacak bu dili” dedi.

Kürtçe seçmeli derslere olan talebin azalmasının, asimilasyon politikasının doğurduğu bir sonuç olduğunu ifade eden Rojhat şöyle devam etti: “Görüyorum ki, Kürt halkı asimile olup kendi benliklerinden uzaklaşıyor. Burada herhangi bir etnik kimliği suçlamıyorum, genel anlamda Kürt halkının dili ve kültürü asimilasyon politikaları sonucu yok olmaya doğru ilerliyor.”

"AYRIMCILIĞA MARUZ KALIYORDUK"

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Öğrencisi Hacer ise ana dilinde eğitim hakkının olmamasının azınlık olan ulusların yaşam alanlarını kısıtladığına dikkat çekti. Ana dilinde eğitimin söylenenin aksine devletin yapısını bozmadığını belirten Hacer, “Bence her insan kendi ana dilini bilmeli ve ana dilini bilerek yaşamına devam etmeli. Ana dilinde eğitim alma şansım olsaydı alırdım çünkü benim de ana dilimde eksiklerim var. Akademik olarak ana dilimi bilmiyorum, her bölgede farklı şekilde konuşuluyor, hepimizin ortak bir şekilde ana dilini konuşması daha sağlıklı olurdu” dedi.

Kürtçe seçmeli derslerin az talep edilmesinin sebeplerine de değinen Hacer, “İlkokulda okuduğum dönem seçmeli Kürtçe dersleri vardı ama o zaman da çoğu kişi istemezdi, isteyen kişiler seçili kişilerdi ve genel olarak okulda ayrımcılığa maruz kalırlardı, ‘Zaten evde Kürtçe konuşuyorsun ne gerek var!’ gibi söylemler ve yargılar oluyordu. Bu yüzden öğrenciler kendi dilini öğrenmekten korkuyor ve kaçıyor” dedi.

ÖNCEKİ HABER

Adıyaman’da ücretleri verilmeyen işçiler inşaatın en üst katına çıktı

SONRAKİ HABER

Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan istifa etti: Affımı talep ettim

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa