Evrensel için yeni bir dönem
Evrensel için yeni bir dönem
Reklamları Kapat
5 Şubat 2024 04:56
/
Güncelleme: 09:26

21 metrekareye ev olur mu?

Malatya Yeni Hayat Geçici Konaklama Merkezinde 10 bin konteynerde yaklaşık 20 bin kişi yaşıyor. 21 metrekarelik konteynerde yaşam kurmaya çalışan depremzedelerin tek derdi bu da değil

21 metrekareye ev olur mu?

Fotoğraf: Elif Ekin Saltık/ Evrensel

Elif Ekin SALTIK
Malatya

6 Şubat depremlerinin üzerinden geçen 1 yıla rağmen Malatya’da yüz binlerce kişi konteynerlerde yaşam savaşı veriyor. Ara ara depremlerle sarsılmaya devam eden kent korkuyu atlatabilmiş değil. Konteynerlerdeki ağır yaşam koşulları nedeniyle deprem korkusuna rağmen az riskli raporu verilen evlerine dönmek zorunda kalanlar da var. Depremde dükkanı yıkılan çok sayıda esnaf da konteyner dükkanlarda çalışıyor.

“Geçici konaklama merkezi” adı verilen konteyner kentlerden biri Yeşilyurt Samanköy Mahallesi’nde. Merkeze oldukça uzak olan Yeni Hayat Geçici Konaklama Merkezinde 20 bin kişi yaşıyor. Konteyner kent tabelalarda yazan cadde, sokak numaralarıyla bölünmüş. Bu numaralandırmaların bile yeni yapıldığını depremzedelerle sohbetimiz sırasında öğreniyoruz.

Sohbet ettiğimiz depremzedelerden biri 2 kız çocuğu annesi Hatice. Yıllar yılı hayatını işçilik yaparak sürdüren Hatice şu an çalışmıyor. Ataması yapılmayan eşi öğretmen, ancak o da işçilik yapıyor. Depremde evleri yıkılmış, uzun süre çadırda kalmışlar. Daha sonra bu konteyner kente geçmişler. Buraya geldiklerinde ilk işi konteynere ev düzeni verme çabası olmuş. Bir ranza, mutfak dolabı, plastik giysi dolapları… Konteynerdeki eşyaların çoğunu enkazdan çıkarmış.

Kaldıkları 21 metrekarelik konteynerin her yanında ıslak çamaşırlar var. Kış günü çamaşır kurutmak da büyük mesele. Yazın dışarı taşıdıkları ocağı kışın tekrar içeri almak zorunda kalmış. İçeride yapılan yemek de hem rutubet hem koku yapıyor.

"ELEKTRİK KESİLİNCE HAYAT DURUYOR"

Bu konteyner kentte kalan ve arabası olmayan depremzedeler için hastaneye ya da işe gitmek eziyet. İşçi servisleri kısa bir süre önce gelmeye başlamış. Hastanede işi olan ya hastaneye gidecek birini ya da arabası olan bir yakınını aramaya girişiyor. Ekmek almaya bile gidemediğini anlatıyor Hatice: “Aylarca ekmek alacak yer yoktu, neyse ki sonra fırınlar arabayla ekmek getirmeye başladı.” Konteyner kentte her şeyin elektriğe bağlı olduğunu anlatan Hatice, sık sık elektrik kesintileri de yaşandığını ifade ederek “Elektrik kesilince her şey gidiyor. En basiti ısınman gerekiyor. Elektrik tesisatı kaldırmıyor, yangın çıktı. Her evde öğrenci var, internet yok mesela. Telefon çekmemesi de ciddi sorun” diyor.

OKULA YÜRÜYEREK GİDİP GELEN ÇOCUKLAR VAR

Konteyner kentte kalan çocukların eğitime erişimde ciddi problemler yaşadığını da anlatan Hatice, “Çocuğu her gün arabayla okula götürüp getiriyorum. Yorucu oluyor ama eğitimi önemli benim için, fakat gücü olmayan insanlar çok. Çocuklarının cebine harçlık koyamıyorlar, dolmuş paraları yok. Okula yürüyerek gidip gelen çocuklar var” diyor.

Konteyner kentteki pek çok depremzede ise yardımlarla hayatta kalmaya çalışıyor. Karşı konteynerde kalan 3 çocuklu kadını örnek veren Hatice, “Eşi yok, iki çocuğu öğrenci, yardımlarla geçinebiliyor. Yemeği biz veriyoruz. 3-4 konteyner kadına destek olmaya çalışıyoruz” diye anlatıyor.

konteyner kent

Fotoğraf: Elif Ekin Saltık/Evrensel

"PSİKOLOJİMİZ BİTİK, HALAY ÇEKEREK RAHATLIYORUZ"

Kadınların ruh halini sorunca “Psikolojimiz bitik durumda. Bazen kadınlarla kendi aramızda eğlenmeye çalışıyoruz. Mesela çocuklarla yakan top oynadık. Halay çekiyoruz, müzik açıp oynuyoruz…”

Konteyner alanında çocuklar için okul ve kreş kurulmasını isteyen Hatice, “Hayat Holding getirmiş bir konteyner alanı kurmuş; önce ‘Okul yapacağız’ dediler. Sonra tuttular cami gibi bir şey yaptılar. Ben de inançlıyım ama namaz her yerde kılınır, çocuklar ne yapsın? Niye okul, kreş, gündüz bakımevi yapılmıyor? Seçim süreci yaklaştı diye şimdi buralarda dolanmaya başladılar. ‘Dikiş kursuna gelir misin?​’ diye soruyorlar. Ancak ‘Çocuklar için alan yok, çocukları getirme’ diyorlar” diyor.

"FAY HATTINA TOKİ EV YAPACAKMIŞ"

1 yıl içerisinde tamamlanacağı vadedilen evleri sorunca net şekilde “En az 5 yıl buradayız” yanıtını veriyor: “Elâzığ depreminden sonra bazı evler yıkılmıştı. TOKİ Gelinciktepe’de konut yapımına başladı sonra. Ev sahipleri kurayla belirlendi. 6 Şubat’tan sonra video yayımladılar, konutların yapımına başlandı diye. Zaten Elâzığ depremi sonrası başlamıştı. Ayrıca o evlerin sahiplerini de mağdur ettiler şimdi; onlardan aldılar, ev sahiplerine verdiler. Merkezde yıkılan evlerin yerlerine ne olacağı da belli değil; oraları kimlere bıraktınız? Kim gelecek mesela oraya? Bir rant oluşturmaya çalışıyorlar. Bütün bunların halkla da konuşulması gerekiyor. Ben nereye gideceğim mesela? Fay hattının üzerinde olan İkizce’ye TOKİ ev yapacak deniliyor, niye oraya gideyim?​” diye soruyor.

Evrensel'i Takip Et