5 Şubat 2024 12:56
/
Güncelleme: 15:21

“Nergisler geri döneceğimiz günleri, umudu temsil ediyor”

Ellerinde nergislerle Hatay Uzun Çarşı'da karşılaştığımız Begüm ve Deniz, "Burada tüm bu yıkıntıların arasında bile bu çiçeği görüyorsunuz. Bu bizim için geri döneceğimizin göstergesi" diyor.

Volkan PEKAL
Hatay

Nergis, uzun yıllardır Hatay ve Adana gibi güney illerinde şubat ayının gelmesi ile birlikte kısa bir süre sokaklarda görülmeye başlar. Nergisler kış günü baharı müjdelercesine gelecek güzel günlere inancın simgesi gibi depremle yıkılan Hatay’da bu yıl da her köşe başında, çadırlarda, evlerde güzel kokusu ile yerini aldı. Begüm ve Deniz’le ellerinde nergislerle Uzun Çarşı’da dolaşırken karşılaşıyoruz.

Deniz, depremden sonra Ailesi ile birlikte Ankara’ya yerleşmiş; Begüm hâlâ Antakya’da yaşıyor. İki arkadaş depremin yıkıntıları arasında geçmişe dair anıların peşine düştükleri günde nergis kokusunu peşlerinde götürmeyi ihmal etmemişler. Ellerindeki nergisin kendileri için ne ifade ettiğini sorduğumuzda duygular taşıyor, gözler doluyor. Begüm, şunları söylüyor: “Nergis annemin bana Köprübaşı’ndan getirdiği, Antakya’yı terk ettiğimizden beri özlediğim bir çiçek. Benim için annemi temsil ediyor.”

“GÜZEL GÜNLERİMİZİ, UMUDU TEMSİL EDİYOR”

Çocukluklarını hatırlarken eskiden çektikleri fotoğrafları enkazların arasında yeniden çektiklerini anlatan Deniz, “Bu koku bizim için buraya ait olan her şeyi temsil ediyor. Kaybettiğimiz yakınlarımızı, onlarla yaşadığımız anıları, aynı zamanda umudu da temsil ettiği için bizim için çok önemli. Şehrin bir simgesi haline geldi” diyor.

Şehir dışında karşılaştıklarında her ne kadar aynı kokuyu vermeseler de Hatay’ı hatırladıklarını dile getiren Deniz, “Ama bizim için evimizi ve güzel anılarımızı hatırlatan bir şey oldu. Malatya’da okurken depremden sonra buraya geldim. Çünkü depremden sonra aile çok daha önemli olmaya başladı. Hâlâ burada bütün bu yıkıntıların arasında bile bu çiçeği görüyorsunuz. Bu bizim için geri döneceğimizin ve bir arada olduğumuzun  göstergesi oluyor."

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Çocukları öğüten çark

Çocukları öğüten çark

Yoksulluğun pençesindeki ailelerin çocukları tüm dünyada acımasızca emek piyasasına çekilirken, Türkiye kapitalizmi bu konuda en önde koşuyor. Çarklar köle koşullarında dönsün diye devlet gücünü seferber etmekten geri durmayan iktidar, milyon milyon işçileştirdiği çocukların da uzun ve ağır çalıştırılmasına, onlarcasının ölüme sürüklenmesine göz yumuyor.

2.3 milyon çocuk MESEM kapsamında günde 8-10 saat çalışıp ustalık belgesi aldı

15-17 yaş grubundaki neredeyse her 4 çocuktan biri çalışma hayatında

71 çocuk 2024'te çalışırken hayatını kaybetti

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
16 Şubat 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et