DEÜ Hastanesinden Sağlık-İş üyesi işçi: Benim dinlenme hakkım yok mu?
"Toplu iş sözleşmesinde senelik izin hakkımız nettir. Senelik izin hakkımızın gasbedilmesine izin vermeyeceğiz."
Fotoğraf: Eda Aktaş/Evrensel
DEÜ Hastanesinden Sağlık-İş üyesi işçi
İzmir
Geçmişte taşeron işçi olup bugün adı 4D sürekli işçi olarak anılan 9 Eylül Üniversitesi Hastanesi işçilerinin yeni sorunu yıllık izinleri.
Yıllardır yıllık izinlerimizi sürekli işçi olmamızdan dolayı ‘her yıl yenilenerek’ kullanırdık.
Toplu iş sözleşmesinde vardiya kurulu, yıllık izin kurulu gibi komisyonların olmasına rağmen; yine hastane yönetimi toplu sözleşme ile alınan komisyon kararlarının uygulanmasını umursamadan işçilerin kurum aidiyetlerini göz ardı ederek bir anda komisyon kararları dışında karar aldı. 10 yıllık, 20 yıllık işçilerin yıllık izinlerini “Yasa böyle diyor, yasayı çiğneyemeyiz, yasaya aykırı” diyerek işe girdikleri ayda başlatma kararı aldı.
Biz de diyoruz ki “Madem yasalara göre hareket edeceksiniz toplu iş sözleşmesi ve sendikalar kanununda kurulan komisyonlarda alınan ortak kararlar uygulanır diyen madde neden yok sayılıyor?”
Sendikamızdan talebimiz bu konuda ısrarcı ve etkili mücadele yürütmesidir.
Yıllık izin komisyonu toplu iş sözleşmesinde olduğu halde neden komisyon dışı karar alınıyor? Bu toplantılar neden olmuş olsun diye uygulanıyor? Hastane yönetimi neden artık işçisine bu kadar çok baskı yapıyor?
Bütün bunların cevaplarını kendi kendimize veremez olduk. İşe gelmek için yaptığımız tüm motivasyon düşünceleri çaresiz kalmamıza neden oluyor. Yeterince dinlenemeden devam ediyoruz çalışmaya. Her gün yeni bir uygulama getirildikçe bizler mutsuz bir şekilde işe gelmeye devam ediyoruz. Tükendik.
“Dinlenme hakkı” Anayasa ile güvence altına alınmış haklardandır. Anayasa’mızın 50. maddesi “Dinlenmek çalışanların hakkıdır” ifadesine yer vermiştir.
İşçinin izin süresi, iznini hak ettiği tarihteki hizmet süresine ve 4857 sayılı Kanun’un 55’inci maddesine göre belirlenmiştir.
Toplu iş sözleşmesinde senelik izin hakkımız nettir. Senelik izin hakkımızın gasbedilmesine izin vermeyeceğiz.
Erol kardeşe
‘Yeni Nesil’ esneklik, eski usul sömürü
Ateş düştüğü yeri mi yakar gerçekten?
Talep siyaseti çıkmazında barınma sorunu: Antakya
Faciayı salt sorumsuzluk olarak görmek yetersizdir
Yangının içindeki yangın, yargı paketi, felaket perdesi
Yaşamak arzusu
Tek gerçek
Stargate, OpenAI’ı kurtarabilir mi?
