10 Şubat 2024 09:25

EMEP İstanbul Tuzla adayını açıkladı: Halktan, emekten yana belediyecilik için mücadeleyi büyütelim

EMEP İstanbul’da ilk adayını açıkladı. EMEP’in Tuzla Belediye Başkan Adayı Deri işçisi Salih Akça oldu. Açıklamada “Halktan, emekten yana belediyecilik için mücadeleyi büyütelim” çağrısı yapıldı.

Fotoğraf: Şerif Karataş/Evrensel

Paylaş

Emek Partisi (EMEP) İstanbul’da ilk adayını açıkladı. EMEP’in Tuzla Belediye Başkan Adayı Deri işçisi Salih Akça olacak. Aday tanıtımında konuşan EMEP İstanbul İl Başkanı Sema Barbaros, İstanbul’u emekçilerin çıkarına, emekçilerin katılımıyla yönetilmesi gerektiğini söyledi. İstanbullu işçi ve emekçilere de çağrıda bulanan Barbaros, “Demokratik, halkçı ve emekten yana bir belediyecilik için birleşelim, mücadeleyi büyütelim!” dedi. EMEP Tuzla Belediye Başkan Adayı Deri işçisi Salih Akça, örgütlü mücadelenin önemine işaret ederek, işçilerin istemeleri durumunda ülkeyi de yönetebileceğine vurgu yaptı.

Emek Partisi (EMEP) İstanbul’da ilk belediye başkan adayını Tuzla’da açıkladı. Tuzla ilçede EMEP İl Başkanı Sema Barbaros’un katılımıyla, deri işçisi Salih Akça Tuzla’da belediye başkan adayı olarak gösterildi. DERİTEKS Tuzla Şube Başkanı Hikmet Numanoğlu, Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Adile Doğan, tersane işçileri, kadınlar da aday tanıtımına katıldı,

EMEP İlçe Başkanı Çilem Tekalmaz’ın açılış konuşmasıyla aday tanıtıma geçildi. EMEP İl Başkanı Sema Barbaros, partisinin İstanbul’daki taktiği hakkında da konuştu.  İstanbul’un iktidar açısından taşıdığı önem her gün yeniden iktidar tarafından ifade edildiğine vurgu yapan Barbaros, Eski Bakan Murat Kurum’un aday gösterilmesini hatırlatarak “İBB’nin AKP’nin elinde olduğu 18 sene boyunca İstanbul’a kalan tek miras imar vurgunları ile zenginleşen sermaye grupları ve İstanbul’un her geçen gün yaşanmaz bir kente dönüştürülmesidir. Bugün ise tek adam yönetimi, sanki İstanbul’da iktidara ilk defa adaymış gibi vaatler veriyor” dedi. İktidarın “hizmet belediyeciliği” söylemini işaret eden Barbaros, israf ve rant ağını yeniden kurmak için Murat Kurum’u aday olarak çıkardıklarını söyledi.

İstanbul seçimleri Büyükşehir Belediye Başkanı’nın seçimiyle, yerel seçimler de yerellerin kimler tarafından yönetileceğiyle sınırlı olmadığını söyleyen Barbaros şunları söyledi: “Merkezi iktidar ile sefalete sürüklenen emekçilerin “yerel yönetimlerde” de aynı anlayış tarafından yönetilip yönetilmeyeceğinin de seçimidir. İktidarın sermaye lehine uyguladığı ekonomi politikalarının sonuçlarının, tekellerin son yıllardaki büyük servet transferinden, bölüşüm şokundan elde ettiği yüksek karları uğruna oluşan ekonomik faturanın işçi ve emekçi halk kesimlerine yıkılmasına karşı mücadelenin alanıdır. İktidarın memleketin her yerinde estirdiği baskı, yasak ve sindirme politikalarını yerel yönetimlerde de güçlendirme olanağını yaratmasına engel olma mücadelesidir. İstanbul seçimleri, gerekçesiz, hukuksuz bir biçimde seçimlerin iptal edildiği, seçilmiş belediye başkanlarının görevden alındığı, tutuklandığı, seçilmiş vekillerin vekilliklerinin düşürüldüğü bir ülkede demokratik hak ve özgürlükler sorunudur.” İstanbul emekçileri için kritik olanın, iktidar güçlerinin, iktidar anlayışının, İstanbul’a yeni felaket senaryoları yazanların yenilmesi olduğunu belirten Barbaros, “İstanbul emekçilerinin karşısına İstanbul patronlarıyla hizalanarak çıkan iktidarın ve Murat Kurum’un kaybetmesi, emekçilerin kentinin öncelikli sorunudur” dedi ..

“TEK ADAM REJİMİNE KARŞI EN GENİŞ BİRLİKTELİK”

EMEP’in İstanbul seçimlerinde önceliği, İstanbul emekçilerinin iktidarın rant ve talan düzenine mahkum edilmemesi, tek adam rejiminin yenilmesi ve adayı Murat Kurum’un kaybetmesi olduğuna vurgu yapan EMEP İl Başkanı Barbaros, “Ancak bu ihtiyacın hayat bulması, en geniş demokrasi güçlerinin Murat Kurum karşısında ortak hareket etmesine bağlıdır. İstanbul emekçilerine karşı sorumluluk hisseden bütün kurumlara çağrımız; tek adam yönetiminin yenilmesi için en geniş demokrasi güçlerinin ortak adayıyla hareket etmesi, sorumlu davranmasıdır. Bu sebeple tek adam rejimine karşı gerçek bir birlik bugünün sorumluluğudur. Böyle hareket edilmelidir. Partimizin de bu süreçte bu çağrıyı yapmaya devam edecektir” ifadelerini kullandı.

“EMEKÇİLERİN DEPREM GİBİ GERÇEK SORUNLARI DURUYOR”

İstanbul'un yönetildiği son 5 yıl için de söyleyecek çok sözlerinin olduğunu söyleyen Barbaros, “Ulaşımdan, barınmaya, bütün yerel hizmetlere kadar iktidara alternatif olan ve bütün kısıtlamalara rağmen yerel hizmetlerde iktidar olan belediyecilik anlayışının da yetersiz olduğu ortadadır. İstanbullu emekçilerin işsizlik, ulaşım, barınma ve deprem gibi gerçek ve yakıcı sorunlarını gündemine almayan hiçbir anlayış çözüm değildir, olmayacaktır. 31 Mart İstanbul seçimleri, emekçilerin çalışma ve yaşam koşullarına dair söz hakkının olduğu, karar ve denetleme mekanizmalarında bulunduğu, yerel inisiyatiflerin güçlendiği bir kent yönetiminin yeniden tartışılmasının alanıdır” diye konuştu.  

“HALKÇI, EMEKTEN YANA BELEDİYECİLİK”

“Demokratik, halkçı ve emekten yana bir belediyecilik” anlayışını hayata geçirmek istediklerine vurgu yapan Barbaros, “İstanbul’un bütün ilçelerinde belediye meclisi seçimlerine meclis üyesi adaylarımızla katılacağız” dedi. Başta sanayi ve işçilerin olduğu ilçeler olmak üzere belediye başkan adaylarıyla katılacaklarını söyleyen Barbaros, “Bazı ilçelerde birlikte yol yürüdüğümüz ve yerel demokrasi güçlerinin desteklediği adayları destekleyeceğiz. Bazı emekçi mahallelerinde ise muhtarlık seçimlerine yerel güçlerin desteğiyle, muhtar adaylarımızla katılacağız” diye konuştu.  Seçimlerin işçilerin ve emekçilerin örgütlenmesinin aracı olarak gördüklerini söyleyen Barbaros işçilere ve emekçilere de çağrı yaparak, “Yerel seçimlerde esas kazanım; en geniş yerel birliklerin, emekçilerin kalıcı birliklerinin kurulması, mevcut yerel yönetimlerin emekçilerin çıkarlarını gözeterek çalışması, emekçilerin kendi sorunlarıyla ve kendi birlikleriyle yerel yönetimlere katılması olacaktır. Emekçilerin İstanbul’u emekçilerin çıkarına, emekçilerin katılımıyla yönetilmelidir. Demokratik, halkçı ve emekten yana bir belediyecilik için birleşelim, mücadeleyi büyütelim!” dedi. Tuzla’nın işçi ve emekçilerin yaşadığı bir ilçe olduğunu belirten Barbaros, Tuzla adaylarının deri işçisi Salih Akça olduğunu söyledi.

“BİZ İSTER İSEK ÜLKEYİ DE YÖNETİRİZ”

Deri işçisi Salih Akça, Ordu doğumlu olduğunu belirterek, 1984’te İstanbul Kazlıçeşme’de  işçilik hayatına başladığını söyledi. Kazlıçeşme’de başlattıkları mücadeleyi deri sanayinin Tuzla’ya taşınmasıyla mücadeleyi burada da sürdüklerini belirten Akça, verdikleri mücadeleden söz ederek, “Mücadele yanındaki fabrikayı örgütlersen yaşarsın” dedi. Deri-İş Sendikasında Şube Sekreterliği de yaptığını hatırlatan Akça, “EMEP’te iki dönem ilçe başkanlığı yaptım. 2009’da da işçi sınıfının belediye başkan adayı olarak Tuzla’da aday oldum. Bu gururu bana tekrar verdiniz” dedi.

Tuzla’da neden aday olduğunu da Akça şöyle açıkladı: “Yukarıda organize sanayi bölgesi işçiler var, aşağısında tersane işçileri var. Kadınlar var gençler var. Yıllardır sömürüyorlar, sömürmeye devam ediyorlar. Sömürülmeye mahkum oluyoruz. Seçimler de hep şunu söylüyorlar: ‘Siz küçüksünüz.’ Arkadaşlar yarın sandığa gittiğiniz de sandıkların hiçbirisi dolu değil. Kime oy verirsen o kazanacak. ‘Yok hayırlısı, gelsin.’ Hayır, hayırda şer de senin elinde. Çünkü biz kendi kendimizi kandırıyoruz. Ben işçiyim. İşçi olmaktan da gurur duyuyorum. En fazla ezilen işçiler. Ama biz bu işi daha iyi yapacağımız düşünüyoruz. Tersanelerde işçiler kocaman gemileri yürütüyor. Ama iş bu ülkede yönetime geldiği zaman, ‘aman biz yönetemeyiz’ diye kaygı var. Hayır! Biz ister isek bu ülkeyi yönetiriz. Bu ülkeyi yönetemezsek gelecekte durum belli.” İşçilerin mücadele etmesinin önemine vurgu yapan Akça, “Eğer birlikte mücadele edersek, kazanırız. Biz rant için değil, halk için belediyecilik yapacağız. Mücadele edersek her zaman kazanacağız” diye konuştu.

“EMEP’TEN ADAY OLMASI SEVİNDİRİCİ”

DERİTEKS Tuzla Şube Başkanı Hikmet Numanoğlu, deri işçinin belediye başkan adayı olarak gösterildiği için gururlu olduğunu belirtti. EMEP’in mücadelesini işaret eden Numanoğlu, Akça’nın EMEP’den aday olmasının kendisini sevindirdiğini söyledi. Akça’nın işçilerin adayı olduğunu belirten Numanoğlu, işçilerin örgütlü hareket etmesi durumunda Akça’nın belediye başkanı olabileceğini söyledi. Diğer partilerin adayları arasında müteahhit, patronların da olduğunu hatırlatan Numanoğlu, “Onlar yönetiyorsa, işçi de yönetir. Kimse kusura bakmasın” dedi. Numanoğlu, Akça’ya başarılar diledi.

Esenyalı Kadın Derneği Başkanı Adile Doğan’da örgütlü mücadelenin önemine değinerek, bunun seçim döneminde de sürmesi gerektiğini ifade etti. Yapılan konuşmaların ardından belediye meclis adaylarıyla birlikte fotoğraf çekildi. (İstanbul/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

İsrail'in Gazze'nin güneyine düzenlediği saldırılarda en az 14 kişi hayatını kaybetti

SONRAKİ HABER

Ereğli Bahri Dağdaş Şeker Fabrikasında tankerin kabininden düşen sürücü öldü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa