EMEP ve Emek Gençliği MEB önünden seslendi: MESEM projesi iptal edilsin

Emek Partisi ve Emek Gençliği, Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) projesinin iptali talebiyle Milli Eğitim Bakanlığı önündeydi. Yapılan açıklamada konuşan EMEP Genel Başkanı Seyit Aslan, iktidarın, çocukların canı ve kanı pahasına sermayeyi kollayarak açıkça suç işlediğini belirterek, “Bu açık sömürü çarkını kırmadan tüm işçi emekçi örgütlerinin ortak mücadelesi olmadan nitelikli bir eğitim sağlanamaz. MESEM projesi iptal edilsin” dedi.

Milli Eğitim Bakanlığı önünde yapılan açıklamaya EMEP Antep Milletvekili Sevda Karaca ile KESK'e bağlı sendikaların MYK üyeleri katıldı. Emek Gençliği MYK üyesi Bilgesu Kiper, gençlerin uzun saatler ve yoğun çalışma koşulları altında iş güvenliği önlemlerinden yoksun iş kollarında ölüme itildiğini vurgulayarak, “Yüzyılın projesi diye açıklanan ve 1,4 milyon çocuğun ‘mesleki eğitim’ adı altında işçileştirildiği MESEM projesinin 1 yıllık çıktısı patronlara yüksek kâr oranları, her koşulda çalıştırılacak genç, vasıfsız eleman deposu oldu. İşçi aileleri ve çocuklarının payına da sefalet, sömürü ve iş cinayetleriyle kaybettiğimiz canlar düştü. Milli Eğitim Bakanı ise iş cinayetinde yaşamını yitiren hiçbir gencin adını ağzına almadan bu projeyi büyüteceğini, patronlar nasıl istiyorsa ona göre düzenleneceğini duyurdu. Patronlara daha çok sömürünün, ‘ölümüne’ çalıştırılabilecek çocukların, gençlerin müjdesini verdi” dedi.

‘ÖLÜME SÜRÜKLENDİĞİMİZ BU DÜZENE KARŞI ÇIKALIM’

Gençleri, hayatlarını karartan sömürü cehennemine dur demeye çağıran Kiper şöyle devam etti: “Sömürüye, ucuz iş gücüne, kuralsız ve iş güvenliğinden yoksun çalışma koşullarına,alınmayan önlemler nedeniyle ölüme sürüklendiğimiz bu düzene karşı çıkalım. İstiyorlar ki iş cinayetleri Türkiye gençliğinin normali haline gelsin, izin vermeyelim. İş cinayetlerinin cezasız kalmaması, sorumluluğu olan resmi-özel tüm görevlilerin yargılanması için mücadele edelim. Mesleki eğitimin değil aşırı sömürü ve ucuz işçiliğinin merkezleri olan MESEM projesi iptal edilsin. Mesleki eğitim gören, ihtiyacı olan her öğrenciye burs verilsin. İlgi ve yeteneklerimize göre düzenlenecek, nitelikli, bilimsel mesleki eğitim için birleşelim.”

"İKTİDAR ÖĞRENCİYİ PATRONLARIN ÖNÜNE ATIYOR, 'ETİ DE KEMİĞİ DE SİZİN' DİYOR"

EMEP Genel Başkanı Seyit Aslan, AKP’nin iktidara geldiği  tarihinden bugüne iş cinayetlerinde en az 32 bin 180 işçinin hayatını kaybettiğini hatırlattı. Yaşamını yitirenlerin en az 907’sinin ise çocuk olduğunu belirten Aslan, “Bunun en acı göstergelerinden biri de MESEM programıyla çocuk emeği sömürüsünün meşrulaştırılması ve yaygınlaştırılması olmuştur. Tek adam iktidarı, ağır sömürü ve kuralsızlık koşullarında çalışmak zorunda kalan her yaştan öğrenciyi patronların kâr ve rant hırsının önüne atıyor. ‘Eti de kemiği de sizin’ diyor. Sağlıklarını, çocukluğunu ve gençliğini atölye tezgahlarında bırakarak sömürü çarklarının altında ezilen binlerce çocuktan bahsediyoruz” dedi.

İktidarın, çocukların canı ve kanı pahasına sermayeyi kollayarak açıkça suç işlediğini vurgulayarak, “MESEM programının kaldırılmasını savunanları ise vatana ihanetle ve yerli milli değerlerin/ sanayinin gelişmesini engellemekle suçluyorlar. AKP eliyle 2021-2022 eğitim öğretim yılının ikinci yarısından itibaren ülke genelinde çok sayıda MESEM açıldı. 81 Organize Sanayi Bölgesinin (OSB) tamamında açılan MESEM’ler aracılığıyla kayıtlar yapıldı. Patronlar kendi işçisini yasanın boşluklarından faydalanarak bu merkezlere kaydettirdi. Öğrenciye ödediği asgari ücretin bir kısmını  her ay tıkır tıkır teşvik olarak geri aldı. Bu sistemle patronlara milyonlarca lira teşvik ödendi. Meslek liselerinden MESEM’e yönlendirilen ve bedava işçi olarak gördükleri küçük yaştaki çocuklar irili ufaklı atölyeler ve fabrikalarda ağır koşularda çalıştırıldı, çalıştırılmaya devam ediyor” diye konuştu.

Aslan şöyle devam etti: “Sermayeye hizmette sınır tanımayan, çocuk işçiliği meşrulaştıranlara soruyoruz: Öğrencilerin ‘staj’ adı altında haftada 4 gün kölece çalıştırıldığını ya da çalıştırılan çocukların çok azının nitelikli mesleki eğitim aldığını bilmiyor musunuz? Yapılan sigortaların emekliliklerine sayılmadığını, yatan sağlık sigortalarının patronlar değil de emekçilerin vergilerinden biriken İşsizlik Sigortası Fonu’ndan ödendiğini bilmiyor musunuz? Gayet iyi biliyorsunuz. Bu çocuklar bile isteye ve kasten sermayeyi ihya etmek uğruna tezgahlara, atölyelere ve sömürü çarklarına bizzat sizin iktidarınız tarafından mecbur bırakılmaktadır. Bakın, patronlar her durumda kazanıyor. İktidara sesleniyoruz: Yoksulluğu artırdınız. Çocuk işçilikten ve bizden alıp patronlara verdiğiniz teşviklerden vazgeçin.”

’İSİG DERSLERİ VEREREK SORUMLULUKTAN KURTULAMAZSINIZ’

MEB'in son günlerde ölen MESEM’li öğrencilerin kamuoyunda tartışılması üzerine apar topar suçu örtbas etmeye çalıştığını belirten Aslan, “Bakanlık Müfettişleri bu günlerde il il gezip bu iş cinayetlerinin sorumluluğunu teknik öğretmenlerin sırtına yıkmak istiyor.İşçi sağlığı ve iş güvenliği dersleri vererek bu sorumluluktan kurtulamazsınız. Bu sorumluluktan kaçamazsınız. Bu sorumluluğun baş aktörü olan tüm yetkililer istifa etmelidir. Yaşanan çocuk ölümlerinin sorumlusu bu sermaye düzeni ve sizsiniz.MESEM projesiyle 300 bini çocuk olmak üzere, 1 buçuk milyonun üzerinde insanın emeğini patronların hizmetine sunuyor. Bu açık sömürü çarkını kırmadan tüm işçi emekçi örgütlerinin ortak mücadelesi olmadan nitelikli bir eğitim sağlanamaz.MESEM projesi iptal edilsin. Mesleki eğitim bilimsel ve nitelikli hale getirilsin. Mesleki eğitim gören, ihtiyacı olan her öğrenciye burs verilsin. 18 yaşının altındaki hiçbir çocuk ücretli emek olarak çalıştırılmasın” diye konuştu. Aslan, MESEM projesinin iptaline yönelik sendika, emek meslek örgütlerine çağrıda bulunarak birleşik mücadele yürütülmesi gerektiğini vurguladı. (Ankara/EVRENSEL)

ÇOCUKLAR MESEM ÇARKLARINDA CAN VERİYOR

Çocukların ucuz iş gücü olarak kullanılarak kamu kaynaklarının sermayedarlara aktarılmasının bir yolu şeklinde tasarlanan MESEM’ler uygulamanın başladığı günden bu yana çocukları çarklarında öğüten bir sistem halinde devam ediyor. MESEM'in çarkları, çocukların bir gün okula gittiği diğer günler belirlenen sanayi işletmesinde staj adı altında çalıştırılması şeklinde işliyor. Uygulama kapsamında çocuklara çok düşük bir staj ücreti kamu kaynaklarından ödeniyor. Yani çocukların emeği, patronlara bizzat devlet tarafından peşkeş çekiliyor.

Denetimsizliğin ve ihmalin kol gezdiği işletmelerde devam eden MESEM kabusu, çok sayıda çocuğun canına da mal oldu. Sadece geçtiğimiz yılın aralık ayında iki çocuk çalıştığı iş yerlerinde yüksekten düşerek yaşamını yitirdi. EMEP milletvekileri İskender Bayhan ve Sevda Karaca geçtiğimiz günlerde verdikleri soru önergesi ile MESEM çarklarında kaç çocuğun yaşamını yitirdiğini ve uygulamadaki sorunların boyutlarını Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'e sormuştu.

Bu önergeden birkaç gün sonra, 9 Ocak'ta İstanbul Büyükçekmece’deki Özkanlar Metal’de çalışan 14 yaşındaki Arda Tonbul'un kafası makineye sıkıştı. Makine başında tek başına bırakılan çocuk, yaşadığı kazanın ardından 16 dakika boyunca fark edilmedi. Arda Tonbul, 5 gün yaşam savaşı vererek hayata tutunmaya çalıştı. Ancak beşinci gün, beyin kanaması durmadı ve hayatını kaybetti.

4 Şubat'ta MESEM projesinde ölen çocukların sayısı 8'e çıktı. Kilis’te inşaatın 8'inci katından düşen 17 yaşındaki Murat Can Eryılmaz, 72 gün süren yaşam mücadelesini kaybetti. (HABER MERKEZİ)